RÖPORTAJ

ÖZEL RÖPORTAJ | Taha Kılınç, Çin’in Uygur “yasak bölge”sine girip, kitap yazdı: “Çin, diplomatik kanallardan kitabın yayımını engellemeye çalıştı”

Taha Kılınç, Çin’in Uygur Bölgesi’nde geçirdiği 8 günü ve bugüne dek bölgeyle ilgili bilinmeyen uygulamaları anlattığı “Kayıp Coğrafyanın İzinde-Doğu Türkistan Seyahatnamesi” kitabı Serbestiyet’e anlattı: “Çin’in götürdüğü gazetecilerin açık dediği camiler müzeye çevrilmiş; hatta bara, otele çevrilenler var. Çin’in, onları götürmedikleri yerlere girdik. Cami avlusunda Çin’e bağlılık yemini ettirilen yaşlı amcaları, karakolun içinden geçen bir otobanı, Türkiye’den geldiğimizi duyunca sevincini gizlice göstermek zorunda kalan bir insanı gördüm. Sokaklarda ne turist gördüm ne de başörtülü bir kadın. Uygurlar, araçla benzin almak için istasyona girerken, yolcuları indirmek zorunda. Uygurlara çadır, dürbün, teleskop satışı yasak, Uygur evlerindeki kesici aletlerin hepsi QR koduyla nüfus cüzdanlarına işlenmiş. Türkiye’ye dönüşümden sonra Pekin, diplomatik kanallardan kitabın yayımını engellemeye çalıştı.”

ÖZEL RÖPORTAJ  |  Öcalan’ın eski avukatı Mehdi Öztüzün: “Müzakerede ‘Türk’ün kaygısı ile Kürt’ün onuru dengesi’ var”

Abdullah Öcalan’ın eski avukatı, DEM Parti’nin geçen yıl Batman eş belediye başkan adaylığını geri çektiği Mehdi Öztüzün, çözüm süreci hakkında Serbestiyet’e konuştu: “Öcalan’ın çağrısı en başından bu yana Rojava’yı da kapsıyor. Öcalan, SDG’ye, ‘Mevcut devletle demokratik entegrasyonu uygula. Suriye’nin yeniden inşasına katıl’ demiş oldu. Umarım Rojava, Türkiye üzerinden dünyaya açılır.” Müzakere ‘Türk’ün kaygısı ile Kürt’ün onuru dengesi’ni oluşturmaktır. Öcalan’ın geliştirmeye çalıştığı mutualist simbiyotik paradigma, Kürt-Türk ilişkilerini rayına oturtma formudur.”

RÖPORTAJ | Sumud Filosu Türkiye Koordinatörü: “İçimizde ajanlar vardı, uzaklaştırdık”

Global Sumud Filosu Türkiye Koordinatörü Hüseyin Durmaz, Serbestiyet kanalında Bülent Şahin Erdeğer’e konuştu: “İsrail’in planı bu kez karada işi bitirmekti. Gemi sayısını azaltarak karşı karşıya kalacakları baskıyı azaltmak istiyorlardı. Onların planı buydu. Sabotajlar, iç etki ajanları, akreditasyonun fazla sayıda yapılması, yerelin yetersizliği yüzünden bazı gemilerimiz yola çıkamadı. Biz de hazır olan gemilerle yola çıkılması kararını aldık. Bu da birçok katılımcımızın aslında gemiye binememesine yol açtı. Tunus’da süreci yavaşlatmak, manipüle etmek için uğraşan insanlar da vardı. İç etki ajanları diyebiliriz. Onları tespit ettik ve onlardan kurtulduk. Giden arkadaşlar bir risk alarak gittiler. Çoluk çocuğunu, ailesini geride bırakarak sırf insan olmak, vicdan sahibi olmak ve Gazze'nin ablukasını kırmak için o gemilere bindiler. Yani bedel ödendi. Şimdi bir defa, bedel ödemeyi takdir etmek gerekiyor.”

RÖPORTAJ | Şara’nın akıl hocası Zeydan: “SDG’ye tavsiyem; bu dönem milislerin dönemi değil, inşa dönemi. Suriye devletini birlikte kurabiliriz”

Ahmed Şara’yı “Colani”den Şara’ya dönüştüren akıl hocası olarak bilinen ve şimdi Şara’nın siyasi danışmanlığını yapan İslami hareketler uzmanı, gazeteci Ahmed Muvaffak Zeydan, Serbestiyet’e konuştu: SDG milislerine tavsiyem eğer tavsiyemi kabul ederlerse şu: Yeni dönem milislerin devri değil. Yeni dönem devleti inşa etme dönemidir. Kanaatime göre, Suriye devletini beraber kurabiliriz. Bir kesimin yıllardır Suriye'nin petrol ve gaz kaynaklarını çalması düşünülemez bir şey. Suriye nüfusunun yüzde 1'i 10 yıldır tüm Suriyelilerin kaynaklarını çalıyor.
- Advertisement -

RÖPORTAJ | Arjantinli şair Gabriel Impaglione: Gazze’de çocuklar öldürülürken, bir şair şiirlerini “zıpır kedisine” ithaf edemez

“Ölümün suç ortağı olan biri şair değildir. Şiir Hayat’tır. Şair, zamanını ve mekânını cesaret, dürüstlük ve sevgiyle üstlenen kişidir. Gazze’de çocuklar öldürülürken, bir şairin el yazmalarını “zıpır kedisine” ya da “diş ağrısına” ithaf etmesi düşünülemez. Filistinliler bazen şöyle der gibi geliyor bana: “Bugün biziz, yarın siz olabilirsiniz” – ve ekliyorlar – “Ancak biz olarak kalırsak daha fazla zulüm ve yas engellenebilir. Gazze’nin çığlıkları İsrail aşırı sağının barbarlığını, soykırımcıların narsist-hırslı-supremasist hezeyanlarını, onların suç ortaklarını, Batılı sponsorların çıkarlarını halkın acısından daha fazla önemseyen uluslararası basının riyakârlığını ifşa ediyor.”

En Son Çıkanlar