İzlemek için:
Evvela Orta Doğu’yla başlayalım. Biliyorsunuz, El Fetih ile Hamas arasındaki yakınlaşmayı bir Uzak Doğu ülkesi, Çin sağladı. Çin, dünyaya kendi vizyonunu koymak istiyor. Biz “Orta Doğu bizden sorulur” diyorduk. Herkese soruluyor, bize sorulmuyor gibi bir durum var.
Sayın Cumhurbaşkanı, Abbas’a çok kızmıştı. TBMM’ye davetine cevap vermedi diye. “Yakında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşacağım” dedi. Aslında Erdoğan’ın Abbas’a oradaki çıkışının sebebi, yakınlaşmanın Çin’de sağlanması. Çünkü hakikaten çok saçma. Türkiye Orta Doğu ülkesi, Çin Uzak Doğu ülkesi. Bu, Türkiye bakımından biraz acayip kaçtı.
Bir de Sayın Cumhurbaşkanı’nın bir tehdidi var. “Biz kuvvetli olalım da İsrail bunları yapamasın” diyor. Bunlara bence gerek yok.
Gazze konusunda ilginç bir şey: Kamala Harris eğer seçilirse, gerek Biden’dan -tabii Trump’tan da çok farklı bir Orta Doğu politikası izleyeceği. Netanyahu’nun konuşmasını Kongrede dinlemedi. Sonra görüştü. Görüştükten sonra da çok cesur bir açıklama yaptı. Amerika’daki Musevi oylarının Trump’a gideceği belli. Onun dışında kalan Müslüman oylar, Yahudi karşıtı oylar hiç şüphesiz Harris’e gidecek gibi.
Türkiye ile ilgili bir gelişme var, bizim gazetelerde pek çıkmadı: Cumhuriyet Halk Partisi’nin İstanbul milletvekili, emekli büyükelçi Namık Tan. “Somali’ye asker göndereceğiz. Somali’nin güvenliğini sağlamak, korsanlarla, terörle mücadele etmek için.” dedi. Bunun son derece ucu açık. İnşallah iyi incelenmiştir. Tehlikeli bir görev. Biz Afganistan’a da asker gönderdik. Ama bir NATO gücü için gönderdik. Birleşmiş Milletler kararıyla gönderdik. Şimdi tek başımıza Somali’ye savunma amaçlı asker gönderiyoruz. Bu bence tehlikeli bir şey. İyi düşünülmesi lazım. Çünkü derler ki “Sen kendine yönelik terörü henüz temizleyememişken Somali’de işin ne?”
Gazze konusu Orta Doğu’da genişleme emareleri gösteriyor. Golan Tepeleri ne olacak? Kimin yaptığı belli değil. Hizbullah, “Ben yapmadım” diyor ama bütün gözler Hizbullah’ın üzerinde. Lübnan’a bir İsrail saldırısı olur mu? Olabilir mi? Amerika’nın bunu önleme gücü seçimler dolayısıyla pek yok. Bu, Orta Doğu’da ciddi sıkıntılar olacak. Lübnan’a saldırı Fransa’yla diğer Avrupa ülkelerinde harekete geçilmesine yol açar. Dolayısıyla tehlikeli bir durumla karşı karşıyayız.
Bakıyorum da Orta Doğu’da bizim dışımızda aklı başında, en yumuşak İran görünmeye başladı. İran, bu işin mümkün mertebe dışında kalmaya çalışarak vekalet savaşı yoluyla Hizbullah’ı kullanarak bu işe karışmış durumda. Durum bu. Orta Doğu, bulunduğumuz bölge giderek daha tehlikeli bir hale geliyor. Mümkün mertebe tabii Filistinlilere destek vererek bunun dışında kalmalıyız. Şu veya bu şekilde içine girmemek lazım diye düşünüyorum.