Ana SayfaManşetANALİZ: Libya’da yüksek hararet günü

ANALİZ: Libya’da yüksek hararet günü

aHaber bugün (15 Haziran) çok ilginç bir haberle çıktı izleyicilerinin karşısına: “Akdeniz'de F-16'lara yükledik! Rus uçaklarına karşı...” Bu haberi anlamlandırabilmek için bir güne sığan başdöndürücü gelişmeleri sıralamak gerekir.

Dün (14 Haziran) birbiri ardına gelen haberler, önümüzdeki günlerde Libya’da yaşanacağı artık kesinleşmiş bulunan hararetli sürecin işaret fişekleri gibiydi. Yaşananları, dünkü ve bugünkü haberlerden hatırlayalım:

“Lavrov ve Şoygu’nun pazar günü beklenen Ankara ziyareti ertelendi… İstanbul’da pazar günü yapılması planlanan Türk ve Rus bakanlar toplantısı ileri bir tarihe ertelendi.” (turkrus.com).

Rusya kaynaklarına yakınlığıyla bilinen Aydınlık gazetesine göre, Lavrov ve Şoygu’yu taşıyan uçak, İstanbul’a bir gün önce gelen Rus teknik heyetinden giden haber üzerine Karadeniz üzerindeyken Rusya’ya geri dönmüştü. Aydınlık’a göre, Rus heyeti “Libya’da âcil bir ateşkes” için Türk meslektaşlarını ikna etmeye çalışıyordu.

Moskova-Türkiye-Libya üçgeninde olup bitenlere dair tamamlayıcı bir bilgi de, Rusya’da ikamet eden akademisyen ve yorumcu Kerim Has’tan geldi. Has, bugün (15 Haziran) attığı tweet’te şöyle yazdı:

“Rus medyası ODA TV’den gazeteciler Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’ın tutuklanmasına geniş yer ayırdığı gibi gazeteci Müyesser Yıldız’ın tutuklanması konusuna da yine oldukça ilgili. Belli ki, hukuksuzca tutuklamaların bir önemli nedeni 15 Temmuz ise diğer ana nedeni de Libya.”

Haberlere devam edelim:

“Fransa’dan Libya açıklaması: Türkiye’nin müdahalesi kabul edilemez, NATO ile görüşeceğiz… Fransa Cumhurbaşkanlığı, Türkiye’nin ‘agresif’ bir politika ile Libya’ya müdahale etmesinin ‘kabul edilemez’ olduğunu açıkladı. Elysee Sarayı’ndan yapılan açıklamada, ‘Türkiye, Libya açıklarında 7 gemi konuşlandırdı ve silah ambargosunu ihlal ediyor. Türkiye’nin Libya’ya müdahalesi kabul edilemez, hoş görülemez’ ifadeleri kullanıldı. Türkiye’nin ‘NATO’dan faydalandığını’ belirten Elysee Sarayı, ‘Fransa buna izin veremez. Bu konuda NATO üyeleriyle de görüşmeler yapacağız’ açıklamasını yaptı.” (Euronews, 15 Haziran).

“Papa’dan Libya’da savaşan gruplara ‘barış’ çağrısı… Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis, Libya’daki iç savaşın taraflarına ‘düşmanlıkları sona erdirerek, barış yapmaları’ çağrısında bulundu. Vatikan’daki Aziz Petrus Meydanı’nda yaptığı konuşmada Papa Francis, ‘Uluslararası kuruluşları ve siyasi ve askeri sorumlulukları olanları inanç ve kararlılıkla şiddete son vermeye, barış, istikrar ve birliğe yönelik bir arayış başlatmaya davet ediyorum’ ifadelerini kullandı.” (Euronews, 15 Haziran).

En ilginci de bugünkü aHaber’den geldi:

“Akdeniz’de F-16’lara yükledik! Rus uçaklarına karşı… Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Akdeniz’de gerçekleştirdiği tatbikatta, F-16 savaş uçaklarının havadan havaya atılan füzelerle donatılması dikkati çekti. Rusya’nın, Suriye’den Libya’ya savaş uçakları intikal ettirdiği iddiaları gündemde sıcaklığını korurken, ‘hava-hava’ füzelerinin kullanılmasının buna yönelik bir mesaj olduğu yorumları yapıldı.” (aHaber, 15 Haziran).

Bu tablo, Türkiye’nin Libya’da yalnız Fransa üzerinden Batı ve NATO’yla değil, Rusya ile de karşıt konumlarda pozisyon aldığı yeni bir döneme işaret ediyor. Bu dönemin başladığı gün: 14 Haziran.

Le Monde’da dün (14 Haziran) yayımlanan editoryal makalede “Türkiye ile Rusya’nın anlaşıp Libya’yı paylaştığı” öne sürülmüştü ama, gazetede bu yorumun çıktığı günün akşamında Türkiye-Rusya ilişkileri aHaber’in yazdığı noktaya gelmişti!

ABD’nin tavrı?

Bu durumda ABD’nin tavrı büyük önem arz ediyor.

9 Haziran’da bu sayfalarda okuduğunuz Libya konulu analizin başlığı şöyleydi: “Erdoğan’ın TRT mülakatı: Libya’da Rusya’ya karşı Türkiye-ABD ittifakı mı?”

Bu başlık, Erdoğan’ın, TRT’deki mülakata (8 Haziran) katılmadan birkaç saat önce ABD Başkanı Trump’la yaptığı telefon görüşmesinin Libya bölümüne dair anlattıklarına dayanıyordu. Erdoğan mülakatta Rusya’yı eleştiriyor, ABD ile de “yeni bir dönem” ihtimalinden söz ediyordu:

“Biz, Birleşmiş Milletler’in meşru gördüğü mutabakat hükümetini destekliyoruz. Onun karşısında darbeci Hafter var. Biz bu desteğimizi sürdürüyoruz. Ve darbeci Hafter’e karşı da, Hafter’in yanında kim yer alıyorsa alsın, onların karşısında duruyoruz. (…) Hafter’in bütün gücü Rusya’dan geliyor. (…)  Hafter’in yanında kim yer alıyorsa alsın, onların karşısında duruyoruz.”

Erdoğan’ın “Trump’la yaptığım görüşme Libya ile ilgili olarak Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir dönemi başlatabilir” sözlerinin Rusya’yı uyardığı sözleri izlemesinin ayrı bir önemi vardı.

Libya’da karşı karşıya gelen taraflar, şimdi ABD’nin nasıl bir tavır alacağını bekliyor.

- Advertisment -