Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Habertürk TV’de Mehmet Akif Ersoy’un moderatörlüğünü yaptığı programda Eren Eğilmez ve Veyis Ateş’in sorularını yanıtladı.
Uçum, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile Anayasa Mahkemesi kararlarının mahkemeler üzerinde hiyerarşik bir nokta olmadığını söyleyerek, iki organın da yargıya yön verici nitelikte olduğunu savundu.
Türkiye’nin egemenlik hakları söz konusu olduğunda AİHM tarafından siyasi içerikli kararlara uymayacağını kaydeden Uçum, geçmişte Kıbrıs’la ilgili verilen AİHM kararını örnek gösterdi.
“Parlamenter sisteme dönmek siyasi gericiliktir”
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden parlamenter sisteme dönülmesinin mümkün olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, geri dönüşün savunulmasını ‘siyasi gericilik’ olarak niteledi.
“6 milyon seçmen terör siyasetine oy verdi denebilir mi?”
Uçum, HDP’nin kapatılması çağrıları hakkındaki soruya, “Seçmenin seçimlerde önüne konan seçeneklerden birisini tercih etmesi, oy vermesi demokrasinin, siyasi katılım hakkının gereğidir. Ama oy verdiği siyasi partinin bütün pratikleri bakımından sorumluluk hissetmesi. Sonuçta orada bir temsil ilişkisi var. Bugün 6 milyon seçmen üzerinden meseleyi konuştuğunuzda bu seçmen hakikaten terör vesayeti altında siyaset yapılmasını meşru mu kabul ediyor? Demokratik siyaset üzerinden kendini ifade etmek istiyor. 6 milyon seçmen terör siyasetine oy verdi denebilir mi? Tam tersine bu tartışma 6 milyon seçmenin iradesine aykırı bir tartışma. O irade hak ve özgürlük haklarını genişletmeyi emrediyor. Sen kalkıyorsun terör vesayeti ile siyaset yapıyorsun” şeklinde yanıt verdi.
“İletişim Başkanlığı’na hesap sormak devlete hesap sormaktır”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na yönelik eleştirilere de tepki gösteren Mehmet Uçum, “Bugün Fahrettin Bey olur yarın Ahmet Bey olur, başkası olur. Sonuçta devletin ihtiyaçları üzerinden ortaya koyduğu yaklaşıma ‘hesap vereceksiniz’ demek devletten hesap sormak demektir. Yaptığı faaliyetleri eleştirebilirsin. Ama ben bu devlete hesap soracağım demek… Eleştirileri oradaki sorumluluk üstlenmiş aktörler üzerinden yapabilirsiniz, gerekli duyuruları yapabilirsiniz. Ama kurumsal olarak bu yapıları karşınıza alırsanız siz devleti karşınıza almış oluyorsunuz” dedi.
“İletişim Başkanı’nı refere ederek ‘Hesap verecek’ demenin bir anlamı yok”
İletişim Başkanı Fahrettin Altun’a yönelik muhalefetin eleştirileri için, “Bazen roller karıştı diyelim, orada eleştirirsin” diyen Uçum, “Ama kalkıp orada bir steril aktör, steril pratik bekleyemezsin. Aynı şey yargı için söylenebilir. Yargıçlar işlerini yerine getirirken bağımsız ve tarafsızdırlar. Onun dışında bizden uzak bir ortamda yaşamıyor ki. İşini yaparken bağımsız ve tarafsız olmasını beklerim. Sapmalar olunca eleştirilerimi yaparım. Kalkıp İletişim Başkanı diye refere ederek, kurumu da göstererek hesap vereceksin demenin izah edecek bir tarafı yok” diye konuştu.