Karadeniz bölgesindeki anormal artışın sebebi ne?
Geçen haftalara baktığımızda belirli bir sayının altına düştüğümüzü görüyoruz. Ama daha aşağıya inemedik sayılarda. Belirli alışkanlıklarımızın devam etmesi, kurallara uymamamızın devamı, şehirlerarası hareketlenmenin fazla olması, özellikle hafta sonları köylerde kalabalık kişilerin kalıp bunu şehre yansıtması, geçtiğimiz hafta bu bölgede yapılan parti kongreleri gibi sebepleri var vaka sayısının düşmemesinin. Tabii halkın konuyu ciddiye almaması en önemli sebep.”
Hafta sonları köylere, yaylalara insanların çıkması neden vaka sayısını artırıyor?
Burada kötü olan insanların köy ya da yaylaya çıkmaları değil. Rize, Giresun, Trabzon, Ordu; bu şehirlerimizin hep köy ve yayla bağlantıları var fındık, çay tarımından kaynaklanan. Herkesin yaylalarda, köylerde baba evi, dede evi var. Ama herkesin ayrı evleri yok. Örneğin benim köydeki dede evim benim de evim oluyor, kuzenlerimin de evi oluyor. Hafta sonu olunca o evlerde 3-4 farklı aile bir araya geliyor ve bir evde birlikte kalıyorlar. Bu insanlar hafta sonunu yaylada, köyde geçirdikten sonra şehre döndüklerinde aileler içi ve arasında koronavirüs bağlantısı ortaya çıkıyor. Son zamanlarda buna çok sık rastlamaya başladık. Bu insanlar şehre inince aynı zamanda virüsü şehre de yayıyorlar. Bu noktada, temaslı olan, izolasyonda olması gereken insanların bu izolasyonu çok fazla ciddiye almamaları, pozitif olan kişilerin, temaslı olan kişilerin isimlerini vermemesi gibi durumlar da vaka sayısının artışında etkili oluyor.
Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katıldığı kalabalık parti kongrelerinin salgının artışına etkisi oldu mu? Kongre gerekçesi ile çok fazla kişiye test yapıldığı, bunun da vaka sayısını yüksek gösterdiği iddiası yansıdı kamuoyuna.
Bir dönem Türkiye’de Metro Turizm’in yaptığı kazaları savunma şekline benziyor bu durum. Yani çok kaza oluyor ama çok fazla şehre gittiği için bu iddiaların yanlış olduğunu savunuyordu. Ben buna benzetiyorum. Çünkü burada oran önemli. Yaptığın test ve bulduğun vaka sayısı oranı önemli. Test az da yapılsa çok da yapılsa oran çok değişmiyor. Çok test yapmanın avantajı gizli pozitifleri ortaya çıkartması.
14-21 Şubat arasında Trabzon Türkiye birincisiydi. Daha Rize kongresi olmamıştı. Kongre olmadan önceki hafta da yüksektik. Kongre olduğu haftalarda bunun arttığını tahmin ediyoruz ama tabii üzerinden zaman geçmesi ve kuluçka sürecinin tamamlanması gerekiyor bu verilere ulaşabilmemiz için.
Sırf kongreyi suçlamamak gerek tabii ama bu da etkenlerden biri. Bir de bu olayın şöyle bir yanı var, Trabzon ili ve Karadeniz bölgesi Türkiye’de ilk sıradayken yöneticilerin buralarda kalabalık kongreler yapmamaları lazımdı. Çünkü rol model oluyorlar halka. İnsanların korona diye bir şeyin varlığına bile inanmaması ile karşılaşıyoruz böyle olunca. O yüzden kurallara hep birlikte uymakta fayda var.
Bir de şöyle bir tez var; Karadeniz’de vaka artışının sebebi, geçmişte Çernobil sebebiyle bölgedeki insanların bağışıklık sistemlerinin zayıflaması ve bunun genetik olarak iletilmesi olabilir deniyor. Siz bu konuda düşünüyorsunuz?
Çernobil zamanındaki insanlarımızın çoğu öldü. Bunun bir etkisi olduğunu düşünmüyorum. Baktığımız zaman Trabzon’da koronavirüsten ölüm oranları ile diğer illeri de karşılaştırmamız lazım. Diğer illere göre daha alt sıralardayız. Yani bağışıklık sistemi güçsüz olsa, vaka bu kadar çokken ölümlerin de çok olması gerekir.
Türkiye belirli bir inişe geçtiği zaman Karadeniz belli bir oranın üstünde olursa bu Türkiye’yi riske atabilir. Bu sebeple Karadeniz bölgesi için acilen farklı bir tedbir uygulanması gerektiğine inanıyorum.