Ana SayfaHaberlerRTÜK’e ifade hürriyeti saydığı hakaretleri hatırlattı, 380 gün hapis cezası aldı

RTÜK’e ifade hürriyeti saydığı hakaretleri hatırlattı, 380 gün hapis cezası aldı

Gazeteci Memduh Bayraktaroğlu, TGRT ekranlarında yayımlanan Medya Kritik programının sunucuları Cem Küçük ve Fuat Uğur’un Sözcü gazetesi için kullandığı “İt, köpek, morfinlenmiş, haysiyetsiz, ahlaksız, foseptik çukuru, bidon kafa” sözlerini RTÜK’ün ifade hürriyeti sayarak kanala ceza vermemesini, 230 bin abonesinin olduğu Youtube kanalında eleştirerek “Madem ‘it, köpek, morfinlenmiş, haysiyetsiz, ahlaksız, foseptik çukuru, bidon kafa’ demek ifade özgürlüğü, ben de size aynı kelimelerle hitap edebilir miyim?” diye sordu. RTÜK, hakkında hakaret davası açtı. Mahkeme 380 gün hapis cezası verdi.

Bayraktaroğlu kararı Sözcü medya grubuna ait olan Korkusuz gazetesindeki köşesinde kaleme aldı.

Yazısı şöyle:

“TGRT’de sunucular, SÖZCÜ Gazetesi ve okurları için “İt, köpek, morfinlenmiş, haysiyetsiz, ahlaksız, foseptik çukuru, bidon kafa” dediler… Kanal yönetimi ve sunucular RTÜK’e şikayet edildi…RTÜK: “Bu kelimeler, ifade özgürlüğü çerçevesinde kabul edilmeli” dedi.

YouTube kanalımda RTÜK yönetimine:

“Madem ‘it, köpek, morfinlenmiş, haysiyetsiz, ahlaksız, foseptik çukuru, bidon kafa’ demek ifade özgürlüğü çerçevesinde kabul edilmeli, ben de size aynı kelimelerle hitap edebilir miyim?” diye sordum?..

Lütfen dikkat… “Bu sıfatları size aynen iade ediyorum” demedim…“Sizler öylesiniz” demedim…

Sadece…“Ben de size aynı kelimelerle hitap edebilir miyim?” diye sordum?..

Sen misin bu soruyu soran? SÖZCÜ’ye “İt, köpek, morfinlenmiş, haysiyetsiz, ahlaksız, foseptik çukuru, bidon kafa” demenin ifade özgürlüğü olduğunu savunan RTÜK…

“Ben de size aynı kelimelerle hitap edebilir miyim?” diye sorduğum ve…

Bu kelimeler kendisine söylenirse “hakaret” edilmiş olacağını kabul ettiği için…

Doğru savcılığa koştu…

Kurum olarak benden şikayetçi oldu…

Oysa:

“Hayır, bize o kelimelerle hitap edemezsiniz çünkü onlar birer hakaret sıfatıdır” diye cevap gönderebilirdi…

Ve ben de yayınlardım…

Ama…

O zaman da…

SÖZCÜ’nün şikayeti üzerine, iktidar borazanlığı yapan o kanala da kapatma cezası vereceklerdi…

RTÜK, iktidar borazanı kanala kapatma cezası vermek yerine…

SÖZCÜ’ye yapıldığında hakaret değil de “ifade özgürlüğü” olarak tanımladığı sıfatları…

Kendisine “soru olarak bile sorulsa” hakaret kabul etti ve…

Savcıya şikayet etti…

Savcı kovuşturma açtı… Hem de Ankara’da…

Oysa bana atılı suçu(!) ben Muğla/Akyaka’da işlemiştim…

Usul hukukuna göre yargılamanın suç mahallinde yapılması gerekirdi…

Tabii ki pandemi dönemine rastladığı için hiçbir duruşmaya katılamadım…

Savunacak avukatım da yoktu…

Ve… Yargıç da…SÖZCÜ’ye yapıldığında RTÜK tarafından hakaret olarak tanımlanmayan sıfatları…

RTÜK’e “Ben de size aynı kelimelerle hitap edebilir miyim?” diye soruşumu, “hakaret” olarak kabul etti…

Bana 380 gün hapis cezası verdi…Yatarım çıkarım bir şey değil…Bu cezaya hükmeden yargıcın…Bu vicdansızlığının cezasını mutlaka çekeceğinden emin olduğum için… Vicdanımın rahat olduğunu da bilirim…

Adaletin nefrete dönüştürüldüğü bir yargı cehennemindeyiz…Savcıların yargıç…Yargıçların savcı olduğu bir süreç yaşıyoruz ulusça…Pek çok mahkemede fiiller değil failler mahkum ediliyor…Adaletin yerini nefret…Liyakatin yerini sadakat almış…Örtünme özgürlüğü isteyerek iktidara gelenler…Sürtünme ve burun sürtme vicdansızlığının aktör ve aktrisleri olarak duruşma salonlarında arzı endam ediyorlar…

- Advertisment -