Ukrayna’da düzenlenen Avrupa Ritmik Jimnastik Şampiyonası’nda Duygu Doğan, Azra Akıncı, Peri Berker, Nil Karabina ve Eda Asar’dan oluşan Türkiye ritmik jimnastik grup milli takımı, ‘üç çember, iki labut’ aletinde altın madalya kazandı.
Milli sporcular; Ukrayna, Azerbaycan, İsrail gibi rakiplerini geride bırakarak topladığı 31 bin 150 puanla Avrupa şampiyonluğunu göğüslemeyi başardı.
Türkiye, böylece ritmik jimnastikte bu seviyede ilk altın madalyasını da kazanmış oldu.
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, şampiyon olan Milli Takım’ı sosyal medya hesabından yayımladığı bir mesajla tebrik etti. Kasapoğlu Twitter paylaşımında, “Avrupa Ritmik Jimnastik Şampiyonasında ritmik jimnastik grup milli takımımız ‘3 çember 2 labut’ aletinde altın madalya kazandı. Tarihte ilkleri yaşıyoruz. Genç sporcularımızdan gurur veren başarılar gelmeye devam ediyor. Tebrikler” ifadelerini kullandı.
Bir başka tebrik mesajı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan geldi. İmamoğlu, “Ukrayna’da düzenlenen Avrupa Ritmik Jimnastik Şampiyonası’nda şampiyonluk elde eden ve tarihimizde bir ilke imza atan; Duygu Doğan, Azra Akıncı, Peri Berker, Nil Karabina ve Eda Asar’dan oluşan Kadın Ritmik Jimnastik Grup Milli Takımımızı yürekten kutluyorum” ifadeleri ile Milli Takım’ı tebrik etti.
Ritmik jimnastik nedir?
Jimnastik ve balenin bir kombinasyonu olan ritmik jimnastikte yarışmacılar bireysel olarak ya da takımlar halinde, müzik eşliğinde gösterilerini sergiler. Gösteri sırasında labut, çember, top, ip veya kurdele gibi farklı el aletleri kullanılır.
Ritmik jimnastik, 1800’lerde bir grup jimnastikçi tarafından basit koreografi üzerinden icra edildi. Doğu Avrupa’daki ilk deneme yarışlarına kadar (1930’lar) yavaş gelişti, zamanla yapısı karmaşıklaştı ve daha geniş bir kitleye hitap etmeye başladı. İlk yarışmalar 1940’ta Sovyetler Birliği’nde yapıldı; bu ülkeden Ludmila Savinkova ilk dünya şampiyonu oldu. Ritmik jimnastik, 1961’de resmî bir branş olarak tanındı. İlk bireysel dünya şampiyonası 1963’te Budapeşte’de yapıldı. Sporcu sayısı ile beraber bu dala olan ilgi de arttı ve kısa zamanda dünyanın her yerine yayıldı. Ritmik jimnastik 1984’te olimpik programa dahil edildi.