Gazeteci Murat Sabuncu’ya konuşan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül şunları söyledi:
Kavala ve arkadaşlarıyla ilgili karar kamu vicdanını çok derinden yaraladı. Beni de çok üzdü. Bu dava yargılama süreci açısından da ileride utanılacak bir yargılama süreci olarak anılacaktır.
Osman Kavala gibi servet sahibi bir insan hoş vakit geçirmek yerine insanlık meseleleriyle uğraşmasının bedelini ödüyor, bu çok acı. Yargıtay kararına kadar bu insanların hapiste olması çok çok üzücü, vicdanları yaralayıcı bir durum.
Türkiye için de inanılmaz yük oldu bu karar. İnsan hakları ve hukuk uygulamalarının zaten çok sorgulandığı dönemde, Türkiye’ye kötülük yapmak isteyenler ancak bu kadar zarar verebilirlerdi. Milyonlarca dolarlık Türkiye aleyhtarı bir kampanya yapmak isteseler, zaten imajı bozuk olan Türkiye’yi dünya kamuoyunda ancak bu kadar olumsuz gündeme getirebilirlerdi.
“Türkiye’nin tekrar demokrasiye dönmesi gerekirken bu karar şok edici”
AİHM içtihatlarının yargı sürecinde dikkate alınmamış olması hem kabul edilemez hem de çok üzücü. Parçası olduğumuz modern dünyadan ne kadar kopuk olduğumuzu göstermesi açısından da ayrıca utanç verici.
Türkiye’nin tekrar demokrasiye dönmesi, insan haklarını da güncelleyecek şekilde çaba sarf etmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları yönüne evrilmesi gerekirken bu karar şok edici ve yük oldu.
Kavala’nın ve tutuklanan diğer isimlerin içeride çekeceği eziyet çok acı. En az onun kadar, çelişkili yargılama süreçlerine tanık olmuş bu davanın Türkiye’ye kaybettirdiklerini görmek de acı.
“Daha önce aday olmuş hâkimin kendisinin çekilmesini beklerdim”
Hâkim konusuna gelince. Doğrusu bu davada, daha önce aday olmuş ve seçim kampanyasına katılmış bir hâkimin kendisinin bu davadan gönüllü olarak çekilmesini beklerdim. Mesleğine hâkimlik kariyeriyle başlayıp öyle kıdem alan hâkimlerin bu davada karar verici durumda olması tartışmalara fırsat vermezdi.
“Gezi olayını AK Parti açısından olumlu bir ilerleme olarak görmüştüm”
Ben o gün Gezi olayını AK Parti açısından olumlu bir ilerleme olarak görmüştüm. Faili meçhuller için değil çevre için itiraz eden, Chicago’daki Londra’daki gibi eylemler.
Ortadoğu ülkelerinin problemlerini değil gelişmiş ülkelerin problemlerini yaşıyor olmanın bir göstergesi. Problemlerimiz bile gelişmiş ülkelerin problemlerine benzemeye başlamıştı.
O gün oradaki insanlarla diyalog kurup, anlaşarak çok kolay bir uzlaşmayla çıkmak mümkünken, aşırı müdahaleler neticesinde uzun dönem uykuda olan illegal örgütlerin uyanmasına, harekete geçmesine ve vandallıklarına fırsat verildi.