Türkiye’de 7 Rum, 54 Ermeni, 19 Musevi, 10 Süryani, 3 Keldani, 2 Bulgar ve Gürcü ile Maruni olmak üzere azınlıklara ait 167 vakıf var.
Ancak bu azınlık temsilcilerinin kendi seçimlerini yapabilmelerine olanak tanıyacak mevzuat düzenlemesi tam 9 yıldır yok.
2013’te seçim genelgesinin askıya alınmasından beridir azınlık toplumları vakıf yönetimlerinde sıkıntı yaşıyor.
11 Mart 2019’da geçici bir genelge çıkartılsa da sorunlara çözüm bulunabilmiş değil. Gözler her ne kadar şimdi Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy’un “Nisan’da çıkacağını” söylediği yönetmelikte olsa da umutlar çoktan tükendi.
Ender: Hakların ihlali
Avukat Rita Ender’e göre azınlık vakıflarının seçim yönetmeliğinin iptal edilmesi ve yıllardır yenisinin yürürlüğe girmemesi öncelikle bir Anayasa ihlali.
Ona göre “seçim yönetmeliğinin iptal edilmesi yoluyla aslında; Anayasa’da yer alan temel özgürlükler; din ve vicdan hürriyeti, dernek kurma hürriyeti ve seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları ihlal edilmiş” oluyor.
Sonrasında da bu durumun Lozan Barış Antlaşmasına da aykırı olduğunu söylüyor ve ekliyor:
“Zaten bu durumun hukuka aykırı olduğu yönünde hukuk kararı da mevcuttur. Bildiğim kadarıyla, henüz kesinleşmiş olmamakla birlikte Ankara 7. İdare Mahkemesi’nin azınlık vakıflarının seçim yönetmeliğini iptal eden genelgenin iptali yönünde kararı var.
“Fakat şimdiye kadar ki kararlar, söylemler ve vaatler yaşanan çaresizliği gidermeye veya açıklamaya yetmedi. Yıllardır devam eden soruna bu ay mucizevi bir çözüm geleceğini de pek gerçekçi bulmuyorum.”
İnsan Hakları Eylem Planı’nda da var
Azınlık vakıflarının seçim yönetmeliği Mart 2021’de açıklanan İnsan Hakları Eylem planına dahi girdi. 30 Nisan’da Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla da bir yıl içinde Vakıflar Yönetmeliği’nde düzenleme yapılacağı taahhüt edildi.
Sürenin dolmasına şimdi 18 gün var. Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy’un Aralık’ta Nisan’a yetişme sözü tutulur mu bilinmiyor. Çünkü yönetmeliğin içeriği henüz azınlık vakıflarının yöneticileriyle ya da toplum temsilcileriyle bile paylaşılmamış.
Aslangil: Hazırlanmamasında hiçbir gerekçe yok
Ancak Avukat Sebu Aslangil böylesi bir yönetmeliğin 9 yıl gibi uzun bir sürede hazırlanamamış olmasının hiçbir gerekçesi olamayacağı görüşünde. Çünkü zaten yasal olarak yönetmelik iptal edildikten 6 ay içerisinde yeni yönetmelik yayımlanmalıydı.
Azınlık cemaatlerinin vakıflarda yönetici seçemedikleri için sağlıklı bir şekilde çalışamadığını söyleyen Aslangil’e göre vakıflar seçim yapabiliyorken yapamaz hale getirilmiş durumda.
“Yasa gereği yönetmelik çıkmadan vakıflarda seçim yapılabilmesi ve işlerin yoluna koyulabilmesi mümkün değil” diyen Aslangil şöyle konuşuyor:
“Bu yönetmeliğin çoktan çıkması gerekirdi. Fakat Vakıflar Genel Müdürlüğü 9 yıldır parmağını kıpırdatmıyor. Siyasi iktidar da çeşitli dönemlerde defaten vaatlerde bulunmasına rağmen yönetmeliği bir türlü çıkarmayı beceremedi, ya da çıkarmak istemedi.
“Kaldı ki bunun hukukla tarifi mümkün değil. Bu tamamen siyasi bir tavır. Yoksa bu yönetmeliğin zor bir tarafı yok. İstenilse 100 kere çıkartılabilirdi. Sanıyorum çıkartılmama düşüncesinin arkasında vakıfların zor durumda bırakılması var. Çünkü bu vakıflar yönetici seçemeyince felç olur.
“Vakıf deyince aklınıza sadece bir sivil toplum kuruluşu gelmesin. Hastanelerden tutun ibadethanelere, huzurevlerine, okullara kadar birçok yapıyı kapsıyor. Seçim yapılamaması yönetim süreçlerini tıkıyor. Bunun sonuçları da birçok vakıfta görülüyor. Bu tür şeylerin hukuk devletinde olmaması gerekir ancak maalesef oluyor.
“Şimdiyse cemaatlerin istediği tür bir yönetmelik değil, başka bir tür yönetmelik çıkartılacağına dair duyumlar var. Umarım doğru değildir.”
Soru önergeleri sonuçsuz
2013’ten bu yana çıkmayan yönetmelik için milletvekilleri de birçok kez girişimde bulundu, soru önergesiyle konuyu gündem yaptı. Sadece 27’nci dönemde Garo Paylan ve Tuma Çelik çeşitli dönemlerde ve toplamda beş kez Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün bağlı olduğu Kültür ve Turizm Bakanlığına yönetmeliğin son durumunu sordu.
Garo Paylan’ın Ağustos 2021’de ve Tuma Çelik’in Kasım 2021’de verdiği önergeler Bakan Mehmet Nuri Ersoy tarafından henüz yanıtlanmadı.
Daha eski tarihlerde verilen önergelere gelen cevaplarda ise Bakan Mehmet Nuri Ersoy “Yönetmelik hazırlanması çalışmaları devam etmektedir” demekle yetindi.
Garo Paylan, yine son verdiği önergede (11 Nisan) Mehmet Nuri Ersoy’a yine yönetmeliği ve son iddiaları sordu ve ekledi: Demokratik olmayan yöntemlerle hazırlanan seçim yönetmeliği, azınlık toplumları içinde demokrasiyi sağlayabilir mi?
Bianet / Hikmet Adal