Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun konuşmasından öne çıkan satırlar şu şekilde:
“Şu ana kadar masanın şekli, nasıl oturulacağı hiç konuşulmadı. Ama buradan söylüyorum, eğer bu ülkenin menfaatineyse ben en arka sırada oturmaya razıyım. En kenarda oturmaya da razıyım.”
“Ben ülke zarar görmesin diye başbakanlık koltuğunu bıraktım. Bunlar öyle küçük fedakarlıklar ki. Çocukça bir şey. Müsamere oynamıyoruz biz. Hiçbir lider de böyle düşünmüyor. Ben bu söylediğimi diğer liderlerin de söyleyeceğini düşünüyorum.”
“Bu ülke yanıyor. Bu durumdayken kim kendi nefsini, kendi egosunu, kendi kimliğini, partisini öne çıkartırsa en büyük hatayı yapar. Toplum nezdinde de itibar kaybına uğrar.”
“Benim korktuğum senaryo şu; bir sabah aynı 2002 ve 2018’de olduğu gibi Bahçeli’nin çıkıp ‘hadi seçime gidiyoruz’ demesi. Öyle olduğu an, biz muhalefet partileri için konuları tartışacak vakit bile kalmaz. Herkes kendi derdine düşer.”
“Ben baskın seçim olasılığını her zaman göz önünde bulundurmak gerektiğini düşünüyorum. Siyaset demek tedbir demektir. Tedbir neyi gerektiriyorsa şu anda onu yapmak gerekir.”
“Bir anda ani seçime gidildiğinde oturup milletvekilleri nasıl olacak konuşulur. O yüzden şimdiden ilkeler nedir, ittifakın temel prensipleri nedir? Toplum kesimlerine vereceğimiz taahhütler nedir?”
“Endişe duyan Türkler, Kürtler, Sunniler, Aleviler, muhafazakârlar var. Beklenmedik seçimde telaşla matematiksel hesaba girmemiz demek ihtilaf demektir.”
“Onun için Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmasının seçim ilan edilene kadar masadan kaldırılması kanaatindeyim.”