Ana SayfaHaberlerÇevirilerÇEVİRİ | Türkiye genelinde muhalefetin zaferi, genç ve yeni yüzlere çok şey...

ÇEVİRİ | Türkiye genelinde muhalefetin zaferi, genç ve yeni yüzlere çok şey borçlu

Guardian: Muhalefetin belediye seçimindeki yeni yüzleri ve genç adayları, seçmenlere sunacak çok bir şeyi kalmamış gibi görünen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a benzeri görülmemiş bir yenilgi yaşattı.

Türk siyasetinde yeni bir çehre olan rakibinin, Türk demokrasisi için yeni bir şafağı selamladığı sırada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinin önündeki mağlup olmuş kalabalığı teselli ediyordu: “Maalesef istediğimiz neticeyi alamadık. Her olanda bir hayır vardır…”

Ekrem İmamoğlu’nun ikinci dönem için de seçilmesinin ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının destekçileri gece boyunca kutlama yaparken ana muhalefet partisi yerel seçimlerde ülke çapında bir zafer elde etti.

Cumhuriyet Halk Partisi, beklentilerin çok ötesinde bir başarı kazanarak muhaliflerin geleceğe dair ümitlerini yeşertti. Sosyal medya sevinç mesajlarıyla doldu, insanlar İstanbul’un dört bir yanında sokaklara döküldü; arabalara doluşup müzik eşliğinde galibiyeti kutladı. Hatta bazı durumlarda Ak Parti adayının sokak ve billboard’lardaki posterlerini söktü. Bir muhalif, arkadaşına şöyle bir mesaj attı: “Şoktayım! Şu an olanlar hakikaten yaşanıyor mu?”

Çoğu kişi için muhalefetin başarısı, aynı zamanda CHP’nin geçen yılki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İmamoğlu’nu aday göstermesi durumunda neler olabileceğine ışık tutuyor. Muhalefet genel seçimde, oylamayı ikinci tura bırakabilmişti fakat ekonomik sarsıntıların üstüne gelen ve 50.000’den fazla insanın ölümüne yol açan çifte deprem felaketine rağmen, ikinci turda yarışı kaybetti. Sonuçta Erdoğan, cumhurbaşkanlığını ve parlamentoda çoğunluğu elde ederek bir sonraki dönemi için yetki aldı.

Pazar günkü yerel seçim sonuçları, Türkiye’nin en büyük şehirlerinin yanı sıra geleneksel olarak güçlü olduğu kıyı şeridini, buralardan uzakta bulunan merkezi küçük illeri ve kırsaldaki birçok belediyeyi de kazanan muhalefet açısından on yıllardır alınan en iyi netice. Muhalefetin oyuna dahil olamayacağı kadar muhafazakar olduğu düşünülen Erdoğan’ın evinin bulunduğu zengin İstanbul ilçesi Üsküdar, doğudaki Adıyaman ve Karadeniz’e yakın birçok bölge CHP’ye gitti.

Oylama tamamlanmadan önce “Muhalif seçmenin ilgisizliğinden bahsediyorduk ama öyle görünüyor ki, hükümet taraftarları da hayal kırıklığına uğramış ve Türk siyasetine karşı öfkeli. Sandığa gitmek yerine evde kalmayı tercih etmiş gibi görünüyorlar” diyen İstanbul Özyeğin Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Evren Balta, seçimin ardından “Böylesine büyük bir başarıyı kimse beklemiyordu” sözlerini kullandı.

Türk vatandaşları, Türk lirasının değerinin düşmesine neden olan yüksek enflasyon ve ekonomik krizin ağırlığı altında ezilirken Erdoğan, kendisini deprem sonrası bölgenin yeniden inşası da dahil olmak üzere ülkenin sorunlarını çözebilecek tek isim olarak konumlandırarak geçen yılki seçimi kazanmıştı. Ancak Erdoğan’ın seçimlerdeki çekiciliği, yeni kabinenin uygulamaya koyduğu kemer sıkma önlemleri nedeniyle o zamandan bu yana peyderpey azaldı. Sonuç olarak, partisinin İstanbul’u kazanma girişimi üç kez başarısızlığa uğradı. Merkezi hükümet, seçmenlere cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde sunduğu vaatlerin aynısını sunamadı; bunlar arasında, kamu görevlilerine ve emekli maaşlarına zam, tüm ülkeye bir ay boyunca bedava doğal gaz verilmesi ve Türkiye’de geliştirilen devasa savunma sanayii de vardı.

Erdoğan’ın lideri olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kayıpları, birkaç yıldır süren iç krizin sonucu. Cumhurbaşkanı, uzun zamandan beridir partisinden daha popülerdi ancak partinin onun seçmenleri cezbetme becerisine bel bağlaması, partinin ve cumhurbaşkanının kaderlerinin birbiriyle iç içe olması anlamına geliyor. Erdoğan, İstanbul’u İmamoğlu’ndan geri alma kampanyasında kendisini ön sıralara koyarken, parti, kendisini Erdoğan’ın şiddetle ihtiyaç duyduğu potansiyel bir halef olarak sunması pek muhtemel olmayan, bu atamaya çok da istekli görünmeyen bir ismi belediye başkan adayı olarak seçti.

Balta bu konuya ilişkin, “AKP içinde kurumsal bir kriz var. Partiyi iktidarda olduğu ilk on yılda bu kadar başarılı kılan şey, saflarında çok sayıda yetenekli insanın bulunması, teknokratik ve bir dereceye kadar meritokratik sayılabilecek üyelerinin olmasıydı. Artık bu durum sona erdi, iş tamamen patronaja döndü. Bu da AKP’nin problemini büyütüyor yani seçmenlere sunulacak yeterince şey yok” dedi.

Erdoğan’ın, 2028’den sonra ülkeyi yönetmesinin önünü açacak yeni bir anayasa değişikliği arayışına girmesi tehdidiyle başkanlık sarayında yaşanan veraset krizi, muhalefetin yeni lider grubuyla aldığı galibiyetle zirveye ulaştı. Geçen yılki genel seçim yenilgisinin ardından CHP, İmamoğlu’nun uzun süredir müttefiki olarak görülen eski eczacı ve itimat edilen genç bir isim olan Özgür Özel’i, yeni lider olarak seçti. Her ikisi de muhalefet içindeki değişim dalgasının bir parçası oldu ve partinin geleneksel tabanının ötesinde, Türk siyasetinin muhafazakar ve Kürt kesimlerine ulaşma yeteneğine sahipler. Balta, CHP’nin geçen yılki kaybını ve bir yıldan kısa bir süre sonra elde ettiği büyük başarıyı açıklayan “birden fazla faktör” olduğunu söyledi: “Birincisi, adaylar önemli. Türkiye’de yirmi yılın ardından kutuplaşmış yoğun siyasi tartışmalar insanları yordu ve CHP’nin elinde Özel’in görece genç adayları ve potansiyel cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu var. Özel ve İmamoğlu’nun farklı bir iletişim biçimi ve tarzı var.”

Sonuç olarak Balta, muhalefetin Türkiye’nin onlarca yıldır kendisine oy vermeyi aklından dahi geçirmeyen bölgelerinde destek bulduğunu, bunun da artık gelecekte siyasi iktidar basamaklarında olabilecek kendi adaylarını bile şaşırttığını söyledi: “Bu çok büyük bir şey; şu anda bunu ifade etmekte zorlanıyorum. Sadece sayılara bakın. Harita bile meydana gelen değişim dalgasını tam olarak yansıtmıyor.”

Kaynak: https://www.theguardian.com/world/2024/apr/01/opposition-wins-across-turkey-owe-much-to-younger-fresher-candidates

Çeviri: Ahmet Furkan TON

- Advertisment -