Devam eden duruşmaya öğle yemeği için iki saatlik ara verilirken, kararın bu aradan sonra açıklanması bekleniyor.
Kremlin Sözcüsü Peskov, Başkan Putin’in davayla ilgili gelişmeleri izlemediğini söylerken, Viyana Sözleşmesi uyarınca diplomatların duruşmayı izlemeye hakları olduğunu, ancak Rusya’nın iç işlerine karışma hakları olmadığını vurguladı.
Dışişleri Sözcüsü Zaharova ise duruşma binasına bazı yabancı diplomatların gözlemci olarak gelmesini “Rusya’nın iç işlerine müdahale” olarak niteledi ve eleştirdi.
Bunun üzerine Moskova’daki İngiliz Büyükelçiliği, diplomatların duruşmayı izlemesini “olağan bir durum” olduğu açıklaması yaptı.
Duruşmada savcının Moskova Simonovskiy Bölge Mahkemesi’nden talebi, Navalnıy’ın ‘Yves Rocher davası’ ie ilgili daha önce verilen 3,5 yıllık şartlı hapis cezasının gerçek cezaya dönüştürülmesi. Ayrıca yasayı ihlal ettiği için 500 bin ruble de idari ceza isteniyor.
Savcı ve Federal İnfaz Kurumu temsilcisi, Navalnıy’ın şartlı hapis cezası gereği sorumluluklarını yerine getirmediğini savunuyor.
Navalnıy ise, zehrilendiği için komada olduğunu, daha sonra Almanya’daki klinikte tedavi gördüğünü, bunun herkes tarafından bilindiğini, bu nedenle bazı bildirimlerde bulunamadığını savunuyor.
Bu arada Kommersant gazetesi duruşma yargıcının değiştirildiğini yazdı. Buna göre Navalnıy duruşmasına Yuliya Okuneva’nın bakacağı duyurulmuşken daha sonra Natalya Repnikova atandı. Okuneva “yardımcı yargıç” olarak görevlendirildi.
Savcı, 23 Eylül-15 Ocak tarihleri arasında, şartlı hapis cezasının gereği olarak polise bildirimde bulunma mecburiyetinin yerine getirilmediği ve bunu haklı çıkaracak sağlık raporunun verilmediğini savundu.
İnfaz Kurumu yetkilisi ise, Navalnıy’ın taburcu edildiği 23 Eylül’den sonraki döneme ilişkin sağlık raporu yollamadığını ve bunun ihlal nedeni olduğunu söyşedi.
Navalnıy 20 Ağustos’ta zehirlenme şüphesiyle Novosibirsk’ten kalkan yolcu uçağının acil iniş yaptığı Tomsk’da hastaneye kaldırılmış, uzun süre komada kalmış, daha sonra tedavi için Almanya’ya gönderilmişti.
Navalnıy mahkemeye geniş güvenlik önlemleri altında, elleri kelepçeli olarak getirildi.
Az sayıda gazetecinin kabul edildiği ve fotoğraf-video çekimine izin verilmeyen mahkeme salonunda Navalnıy’ın eşi Yuliya Navalnıy da bulunuyor.
Navalnıy Moskova’ya dönüşünde 15 Şubat’a kadar hapis cezası almış ve cezaevine konulmuştu.
Bu arada OVD-Info adlı insan hakları grubu, mahkeme çevresinde Navalnıy’ı desteklemek için toplananlardan 237 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.
Aleksey Navalnıy ve kardeşi Oleg’in 2008 yılında kozmetik ürünler satan Yves Rocher’e ait bir mağazadan toplam 600 bin euroyu zimmetlerine geçirdikleri gerekçesiyle 2014’te hapis cezasına çarptırılmıştı. Navalnıy kardeşlerin bir başka şirkete ait 4 milyon euroyu da zimmetlerine geçirdikleri, ayrıca 480 bin Euro kara parayı akladıkları iddia edilmişti. Yves Rocher şirketi ise herhangi bir kayba uğramadığını duyurmuştu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ise 2017’de Rus mahkemesinin kararını Avrupa İnsan Hakları Konvanisyonu’nun 6 ve 7. maddelerine dayanarak haksız bulmuştu.
Zaharova’dan tepki
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rus muhalif aktivist Aleksey Navalnıy’in hapse girip girmeyeceği kararının verileceği duruşmada yabancı diplomatların bulunuşunun Batı’nın Rusya’nın iç işlerine karışma girişimlerinin delili olduğunu söyledi.
Sputnik’in haberine göre Zaharova, Navalniy’in hapse girip girmeyeceğinin belli olacağı duruşma sırasında mahkeme salonunda, 20’ye yakın yabancı diplomatik temsilcinin bulunuyor olmasına ilişkin şunları söyledi:
“Hatırlatmak isterim ki diplomatlar yabancı mahkemelerde genelde kendi vatandaşlarını desteklerler. Batılılar Navalnıy’i kendilerinden biri olarak görüyor olsa da o bir Rusya Federasyonu vatandaşı.”
Facebook açıklamasında Zaharova, “Durum artık bağımsız bir ülkenin iç işlerine karışmanın da ilerisinde. Batı, kolektif bir biçimde Rusya’yı çevrelemeye çalışırken oynadığı çirkin ve yasadışı rolü kendi kendine ifşa ediyor” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, mahkeme salonunda bulunan yabancı diplomatların, Navalnıy’in hapse girip girmeyeceği kararını verecek yargıca psikolojik baskı uygulamayı amaçlıyor olabileceklerini de dışlamadığını kaydetti.