Olay, Çarşamba günü (25 Ekim) bir grup işçinin Gelişmiş Sıvı İşleme Sistemi (ALPS) olarak bilinen filtreleme borularını temizlerken meydana geldi. Santrali işleten Tokyo Electric Power (TEPCO), radyoaktif suyun boşaltılmasını ulusal standartlara uygun hale getirmek amacıyla Gelişmiş Sıvı İşleme Sistemi (ALPS) adlı filtrasyon yöntemini kullanıyor.
Haberlere göre, dört işçi boruları temizlerken drenaj hortumunun aniden kopması, kirli sıvının çalışanların üzerine sıçramasına neden oldu. Santral operatörü Tokyo Electric Power Company Holdings, olay sırasında dört çalışanın yüz maskesi taktığını ve radyoaktif parçacıkların yutulmadığını belirtti. Kazanın ardından dört işçiden ikisi, kirliliği minimuma indirmeyi başardı ve tesis dışına çıkabildi. Ancak TEPCO, sıvı giysilere bulaşmış ve radyasyon seviyeleri yeterince düşmemiş olan diğer iki kişiyi daha fazla gözlem için hastaneye göndermeye karar verdi.
Hastaneye kaldırılan iki işçiden biri yüzünde dışarıdan görülebilen kesiklerle, diğeri ise mide bölgesinde yaralanmış olarak tespit edildi. İlgili doktor, bu iki işçinin radyasyona maruz kalma nedeniyle hastalığa yakalanma risklerinin son derece düşük olduğunu söyledi. TEPCO, atık su tahliyesi planlarına devam edeceğini ve boşaltma planlarını etkilemeyeceğini açıkladı.
2011’deki deprem ve tsunami felaketi sonrasında zarar gören Fukuşima Dai-içi Nükleer Santrali’nde radyoaktif atık suyun okyanusa boşaltılmasına başlandığı bildirilmişti. Japonya, plana göre ilk aşamada 7 bin 800 ton atık suyu 7 gün içinde okyanusa boşaltacak. Toplamda 31 bin 200 ton radyoaktif atık suyun tahliyesi Mart 2024’e kadar planlanıyor. Ancak bu plan, balıkçılar, çevre koruma aktivistleri ve komşu ülkeler başta Çin olmak üzere birçok kişinin tepkisine neden oluyor. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, güvenlik standartlarına uygun olduğu ve insanlara ve çevreye verebileceği zararın “ihmal edilebilir düzeyde” olduğu sonucuna varmıştı.
2011’deki büyük deprem ve tsunami, Fukuşima Dai-içi Nükleer Santrali’ndeki dört nükleer reaktörden üçünde hasara neden olmuş ve radyoaktif sızıntılar nedeniyle santralin çevresi “tahliye bölgesi” ilan edilmişti.