İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “yolsuzluk” ve “terör” suçlarından başlattığı iki ayrı soruşturma kapsamında 19 Mart sabahı CHP’li belediye başkanları ile İBB üst yönetimindeki isimlerin de aralarında bulunduğu 87 kişiyle birlikte gözaltına alınmıştı.
İmamoğlu’nun, CHP’nin 23 Mart’ta cumhurbaşkanlığı adaylığı için yapacağı önseçimden 4 gün önce gözaltına alındığı günden beri, iktidar ile muhalefet arasında yaşanan “darbe” polemiği bitmiyor. Darbe polemiği üzerinden her gün karşı karşıya gelen iktidar ve muhalefet cephesinde İmamoğlu’nun tutuklanıp tutuklanmayacağı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanıp atanmayacağıyla başlayan soru zincirinde yapılan değerlendirmeler dikkat çekiyor.
Ankara’da siyaset kulislerinde, hem iktidar hem de muhalefet cephesinde İmamoğlu’nun tutuklanacağı öngörüsü hakim. İktidar cephesi yargıya ulaşan iddialara CHP’nin tutarlı yanıtlar veremediğinde ısrar ederken, CHP cephesi iktidarın yargıyı kullanarak İmamoğlu’nu cumhurbaşkanlığı yarışından elemeyi çok önceden planladığını savunuyor. Bu yüzden 23 Mart’taki önseçimden geri adım atmayacaklarını, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla birlikte önseçim sandıklarının yanına bir de dayanışma sandığı koyma kararı aldıklarını hatırlatan CHP’li yetkililer, normalde 1 milyon 750 bin parti üyesiyle yapılacak seçimine şimdi milyonların katılacağını öngörüyor.
“Yolsuzluktan tutuklanır, İstanbul’a kayyum atanmaz”
İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla siyaset kulislerinde İmamoğlu’nun tutuklanıp, tutuklanmayacağıyla başlayan sorular CHP’ye kayyum atanıp atanmayacağı sorusuna kadar uzuyor.
Ama siyaset kulisleri CHP’ye kayyum atanıp atanmayacağı sorusundan önce İBB’ye kayyum atanıp atanmayacağı sorusuyla meşgul.
Siyaset kulislerindeki İmamoğlu’nun yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanacağına dair hakim öngörü, şu değerlendirmeyle devam ediyor:
“Yolsuzluktan bir tutuklama söz konusu olduğunda belediyeye kayyum atanmıyor, belediye meclisinden bir üye belediye başkanı oluyor. Ülkede -herkesin terörist ilan edildiği ya da edileceği- gibi tuhaf ve kabul görmeyen bir algı var. Yolsuzluk, yüz kızartıcı suçlar kategorisinde görülüyor ve üzerinde daha çok düşünülecek bir süreci beraberinde getiriyor. Büyük ihtimalle İstanbul büyükşehirde böyle olacak.”
Kulislerin hâkim öngörüsü bu olsa da “İmamoğlu’nu gözaltına alanlar, İBB’ye kayyum atamaktan da geri durmazlar. Tutuklama, terör soruşturması kapsamında olur” diyenleri de hesaba katmak gerekiyor.
Kayyum Şişli’ye mi?
İmamoğlu’nun da dahil edildiği “terör soruşturması” 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde CHP ile DEM’in işbirliği yapmasını temel alıyor.
DEM Parti yerel seçimdeki stratejisini “kent uzlaşısı” kavramıyla duyurmuş, bu kavramı da kentin tüm temsilcilerinin uzlaştığı adaylarla seçime girmek olarak açıklamıştı. DEM Parti kent uzlaşısı stratejisi kapsamında Batı illerindeki kimi seçim bölgelerinde aday çıkarmayıp, CHP adaylarını desteklemişti.
Mersin’de Akdeniz ve büyükşehir belediyeleri, İstanbul’da da Esenyurt ile Sancaktepe belediyeleri CHP-DEM işbirliğiyle kazanıldı.
İstanbul Esenyurt belediye başkanı Ahmet Özer, “PKK üyesi olmak” suçlamasıyla 30 Ekim 2024’te tutuklandı, yerine kayyum atandı. Özer’le ilgili iddianamede “Kent Uzlaşısı”na dikkat çekildi, kent uzlaşısının “PKK-KCK’nın metropol illerdeki etkinliğini artırma” amacını taşıdığı belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “Kent Uzlaşısı”nı gerekçe göstererek başlattığı soruşturma kapsamında 11 Şubat’ta İstanbul’da CHP’li 9 ilçe belediyesine operasyon düzenlendi. Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür, Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel bu operasyon kapsamında tutuklandı.
19 Mart’ta İmamoğlu’nun da dahil edildiği “terör soruşturması” kapsamında 7 isim hakkında gözaltı kararı çıktı: İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan, Reform Enstitüsü Başkanı Mehmet Ali Çalışkan, Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Ebru Özdemir, Spectrum House şirketi çalışanı H.A ve firari şüpheli A.B.
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı “CHP kontenjanından seçilen bazı belediye meclis üyeleriyle, atanan belediye başkan yardımcılarının terörle bağlantılı olduğunu, İBB iştiraki olan İPA ve BİMTAŞ bünyesinde terör örgütü mensupları ve sempatizanlarının işe alındığını” duyurmuştu.
Savcılık, “İmamoğlu’nun diğer şüphelilerle birlikte yerel seçimlerde belediye meclis üyesi listelerini şahsen onayladığı, şüphelilerin PKK-KCK’ya yardım etme suçunu işlediklerini” de açıklamıştı.
Siyaset kulislerinde, savcılığın iddiası doğrultusunda kayyum atanacak belediyenin Şişli olacağı öngörüsü yüksek.