Ana SayfaÖZEL HABERÖZEL HABER | İtfaiye’den rapor alamayan Grand Kartal’ın yangın raporu aldığı iddia...

ÖZEL HABER | İtfaiye’den rapor alamayan Grand Kartal’ın yangın raporu aldığı iddia edilen şirket: Biz sürdürülebilirlik belgesi veriyoruz, yangınla ilgili yetkimiz yok

Kartalkaya’da 78 kişinin hayatına neden olan yangınla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bolu Belediyesi birbirini suçlamaya devam ediyor. Bolu Belediyesi’nin geçen ay otelde yangınla ilgili tüm ihmalleri tespit ettiği ancak otelin dilekçesini çekip bir özel şirketten yangın uygunluk raporu aldığı iddia edilmişti. Serbestiyet’in ulaştığı FQC Global Sertifikasyon şirketi iddiayı yalanladı: “Biz otele sadece sürdürülebilir turizm açısından rapor verdik. İtfaiye denetimindeki önlemleri almayla ilgili bir yetkimiz de yok. Bu yönde bir rapor da vermedik. Medyadaki iddialar tamamen yanlış bilgiye dayanıyor.”

Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Oteli’nde 78 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan yangın faciasında sorumluluğun kimde olduğuyla ilgili kurumlar arasında tartışma var.

Bakan Ersoy: “İtfaiye’nin düzenli kontrolleri yapması gerekiyor”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yangından saatler sonra yaptığı açıklamada şunları söylemişti:

“Otelin 2021 ve 2024 yıllarında tür ve sınıflandırma denetimleri yapılmış. Bu denetimler sırasında işyeri açma, çalışma ruhsatları ve yangın yeterlilik ruhsatları talep edilmiş. Otelin, İtfaiye tarafından verilmiş yangın yeterlilik belgesi mevcut.

Zaten bu yetki, İtfaiye’de olan bir yetki. Düzenli kontrolleri ve yeterlilik incelemelerinin de İtfaiye tarafından yapılması gerekiyor. Bugüne kadar İtfaiye yangın yeterliliğiyle ilgili tarafımıza olumsuz bir bildirimde bulunmamış. Şu anda soruşturma süreci de devam ediyor.”

Özcan: “Sorumluluğu atmak için belediyemizi suçlama cüreti”

CHP’li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ise Ersoy’un açıklamalarına tepki göstererek şunları söyledi:

“Ersoy, kameraların önünde açık seçik yalan söyleyerek Bolu İtfaiye Müdürlüğü’nü suçlama cüretinde bulundu. Sayın Bakan ne dedi? ‘2021 ve 2024 yılında bu oteli denetledik.’ Bu denetleme bakanlığa ait.

Sayın Bakan bu olayın bizatihi sorumlusudur. Ve sorumluluğu atmak için alçak bir şekilde belediyemizi suçlama cüretine girmiştir. Burası Bolu Belediyesi sınırları içinde değil, burada yetkili olan Turizm Bakanlığı’dır.”

Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü geçen ay denetleme yapmış

Denetim yetkisinin kimde olduğuyla ilgili tartışmalar sürerken Bolu Belediyesi’nin geçen ay Grand Kartal Otel’de yangın yeterliliği yönünden denetim yaptığının ve otelin içindeki restorana da uygunluk raporu verilmesinin ortaya çıkmasıyla tartışma karmaşıklaştı.

AK Parti’ye yakın medya: “Özcan’ın yalanı çürüdü”

İlk olarak AK Parti’ye yakın medyada, Bolu Belediyesi’nin oteldeki restoranı yangın yeterliliği yönünden denetlediğini ve uygunluk raporu verdiğini gösteren belge yayımlandı.

AK Parti’ye yakın medya, yayımlanan belgenin Tanju Özcan’ın “yetki alanımızda değil” açıklamasını çürüttüğü şeklinde işleyen yayınlar yaptı.

Bugün gözaltına alınan, İtfaiye Müdürlüğü’nün bağlı olduğu Bolu Belediye Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Tanju Özcan’ın da dayısının oğlu olan Sedat Gülener’in imzası bulunan 2 Ocak 2025 tarihli belgeye göre, Grand Kartal Otel’in içinde açılmak istenen 70 metrekarelik restoranın “Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmeliği’ne uygun” olduğu belirtiliyor.

İtfaiye denetimi Otel’in talebi üzerine yapılmış

Halk TV’den İsmail Saymaz ise Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nün geçen ay Grand Kartal Otel’de yangın yeterlilik denetimi yaptığını ve ihmaller tespit ettiğini gösteren belgeler açıkladı.

Saymaz’ın yayımladığı belgelere göre; Grand Kartal Oteli, 12 Aralık 2024’te yangın güvenliği uygunluk raporu almak için Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’ne başvurdu.

Grand Kartal Otel’in 12 Aralık’ta Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’ne yaptığı başvuru.

İtfaiye yangın ihmallerini tespit etti

Başvuru üzerine Grand Kartal Otel’de denetim yapan Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü, 16 Aralık’ta şirkete oteldeki birçok tedbir açısından mevzuata uygun olmadığını belirten bir belge teslim etti ve otele yangın güvenliği uygunluk raporu vermedi.

Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nün Grand Kartal Otel için 16 Aralık’ta verdiği yetersizlik belgesi.

Otel başvuruyu çekti

Bunun üzerine otel yönetimi 24 Aralık’ta başvurunun iptalini talep etti. Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener imzalı 25 Aralık tarihli belgede, Grand Kartal Otel’in talebi üzerine başvurunun iptal edildiği belirtiliyor.

Bolu Belediyesi’nden verilen 25 Aralık tarihli başvurunun iptalini gösteren belge.

“Özel firmadan yeterlilik raporu alındı” iddiası

Saymaz, Halk TV yayınında Tanju Özcan’ın kendisine Grand Kartal Otel’in bunun ardından “Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yetkilendirdiği özel bir denetim firmasından” uygunluk raporu aldığını söylediğini belirtti.

Aynı iddiayı Youtube kanalındaki yayında dillendiren gazeteci Fatih Altaylı, bahsi geçen şirketin yargılanmasını gerektiğini belirtti. CHP Bolu İl Başkanı Tahsin Mert Karagöz de düzenlediği basın toplantısında aynı iddiaya yer verdi.

Paylaşılan belge, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) sitesindeki “Sürdürülebilir Turizm Programı Sertifikalı/Belgeli Konaklama Tesisleri” listesindeki kayıtlara dayanıyor. Belgede, aynı isimli ve kurucuları da aynı olan bir başka Grand Kartal Otel ile onun “sürdürülebilir turizm” denetimini yapan başka bir şirket bulunuyor. Konuyla ilgili konuşan gazeteciler bir hata yaparak yangın çıkan otelin değil aynı isimli diğer otelin sürdürülebilirlik denetimini yapan “Royalcert” isimli şirketin adını verdi.

Ancak aynı listede yangının çıktığı Grand Kartal Otel’le ilgili de kayıt bulunuyor ve Grand Kartal Otel’in sürdürülebilirlik denetimini yapan firmanın “FQC Global Sertifikasyon Anonim Şirketi” olduğu görülüyor.

Yangının çıktığı Grand Kartal Otel’le ilgili kayıt üstte, aynı isimli ve kurucuları da aynı olan diğer otelle ilgili kayıt altta.

Şirket yetkisi: “Biz yalnızca sürdürülebilirlik denetimi yapıyoruz, onunla ilgili belge verdik”

Serbestiyet’in ulaştığı, FQC Global Sertifikasyon şirketinin yetkilisi kendilerinin yangın yeterliliği yönünden bir denetim yetkisinin bulunmadığını yalnızca sürdürülebilirlik yönünden denetimler yaptıklarını belirterek şunları söyledi:

“Biz sadece sürdürülebilir turizm açısından belgelendirme yapabiliyoruz. Sürdürülebilirliğe uygun olup olmadığına bakıyoruz. Çevreye duyarlılıkla ilgili, karbon salınımıyla ilgili vb. sürdürülebilirlik yönünden denetim yapıyoruz. Otelle ilgili de bununla ilgili bir rapor verdik.

Tesisin yangınla ilgili, itfaiye denetimindeki önlemlerini almayla ilgili veya fiziki açıdan herhangi belgelendirme, ruhsatlandırma gibi bir yetkimiz de yok. Bu yönde bir rapor da vermedik.

Medyadaki iddialar tamamen yanlış bilgiye dayanıyor. Bununla ilgili yasal haklarımızı kullanacağız.”

Epözdemir: “Somut olay açısından hem belediye görevlileri hem bakanlık görevlileri sorumludur”

Avukat Rezan Epözdemir, X hesabından tartışmalarla ilgili şunları yazdı:

“Halbuki ihtiyacımız olan tek şey objektif ve tarafsız olabilmek ve adalet duygusunu kaybetmemek. Ben bir hukukçu olarak her zamanki gibi bilimsel ve objektif değerlendirme yapacağım.

Öncelikle yangın güvenliğinden sorumlu olan malik veya işletmeciler ile sorumlu müdürün, binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmeliğin 124. maddesi ve ceza hukukunun temel hükümlerine göre fail olarak sorumlu olduğu açıktır. Yangın güvenliği ve denetimi bakımından somut olay açısından sorumluluk ise hem Bolu Belediyesi görevlilerinde hem de Kültür ve Turizm Bakanlığı görevlilerindedir.

2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu’na göre bu otelin turizm işletme belgesi mevcuttur. Turizm tesislerinin niteliklerine ilişkin yönetmelik geçici madde 1/3’e göre 07/12/2004 tarihinden önce inşa edilen turizm işletme belgeli oteller yangın yeterlilik raporu alıp bakanlığa sunmalıdırlar, aksi halde turizm işletme belgeleri iptal edilir. Ha keza, işletme devamı sırasında yangın yeterlilik raporu alamayan otellerin de turizm işletme belgeleri iptal edilir.

Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmeliği’nin 131. maddesine göre 19.12.2007 tarihinden sonra denetim yetkisi ve görevi mahali itfaiye teşkilatınındır. Peki mahalli itfaiye teşkilatı re’sen mi denetim yapacaktır? Belediye İtfaiye Yönetmeliği ek madde 1’e göre, otel sahibinden, ruhsata tabi işyerlerinde belediyeden, turizm işletme belgeli otellerde ise Turizm Bakanlığı’ndan müracaat gelmesi halinde, itfaiye teşkilatı tarafından itfaiye raporu tanzim edilir.

Bu teorik bilgiler ışığında; ilgili otel tarafından 12 Aralık tarihinde Bolu Belediyesi İtfaiyesi’ne müracaat edilmiş, İtfaiye tarafından yapılan tespitlere göre itfaiye raporu olumsuz tanzim edilmiş, bunun üzerine 24 Aralık günü otel denetim talebini geri çekmiş ve Belediye Başkan Yardımcısı’nın imzasıyla Belediye tarafından başvuru iptal edilmiştir.

Halbuki yapılması gereken; Başvuruyu iptal etmemek, bu raporu ilgilisine ve Bakanlığa tebliğ etmek ve savcılığa bildirmektir. Şayet bu yapılsaydı bu otelin turizm işletme belgesi iptal edilirdi ve otel faaliyetten men edilirdi. Bu nedenle Bolu Belediyesi görevlilerinin hukuki ve cezai sorumluluğu söz konusudur. 24 Aralık günü 70 metrekarelik cafe için yapılan başvuru ve 2 Ocak’ta verilen olumlu raporun ise, yangının cafede çıkmaması ve buradan kaynaklanmaması nedeniyle hukuken sonuca etkisi yoktur.

Bununla birlikte; turizm işletme belgeli bir otelin denetim ve kontrol yetkisi bakanlıktadır, belgenin devamı için engel bir durumun olup olmadığını rutin olarak kontrol etmesi gereken bakanlıktır, turizm işletme belgeli bir otelin itfaiye raporunda bir eksiklik var ise bu rapor eksikliğini denetleyecek olan ve bu denetimler kapsamında, müracaat ederek itfaiyeden rapor istemesi gereken bakanlıktır, bu rapor başlangıçta yoksa veya süreç içerisinde yangın güvenliğine ilişkin önlemler yetersiz kalıp raporun güncellenmesi gerekirse, bu rapor güncellenmez ve ibraz edilemezse, turizm işletme belgesini iptal edecek olan da bakanlıktır. İş bu gerekçelerle Kültür Turizm Bakanlığı görevlileri de sorumludur. Bu objektif hukuki duruma uygun bir şekilde esaslı bir soruşturma yürütülürse ancak gerçek sorumlular tespit edilebilir.

Umarım tv kanallarında yorumcular marifetiyle iki taraf da birbirini suçlamaktan vazgeçer ve hukuki sorumluluklarını kabul ederek, henüz cenazelerini bile teslim alamayan ailelerin acısına bir nebze olsun saygı gösterirler.”

- Advertisment -