Gezi Parkı olaylarında göstericilere palayla saldıran Sabri Çelebi’nin, kurduğu suç örgütüyle yabancı uyruklu kadınları fuhşa zorladığı iddiasıyla 248 yıla kadar hapsi talep edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameye göre, ‘Palalı Sabri’ lakaplı Sabri Çelebi’nin liderliğindeki suç örgütü, Beşiktaş ve Beyoğlu’ndaki gece kulüplerinde genellikle Fas uyruklu kadınları zorla çalıştırdı. Pasaportlarına el konulan kadınlar sadece Sabri Çelebi’nin sahibi olduğu kuaföre, yine Çelebi’nin sahibi olduğu turizm şirketinin araçlarıyla gidebiliyordu. Apart otel şeklinde düzenlenen binalarda kalan kadınların tüm giriş çıkışları kontrol altında tutuluyordu.
Yabancılara özel
İddianameye göre, Çelebi’ye ait gece kulüplerine sadece yabancı uyruklu müşterilerin girmesine izin veriliyordu. Yabancı müşterilerin masalarına fuhşa zorlanan kadınlar gönderiliyor ve konsomatrislik yaptırılıyordu. Masaya söylenen alkollü içecekler “vol” diye tabir edilen sistem ile fahiş fiyat olarak hesaba yazılıyordu. İddianamede mağdur kadınların ifadelerine de yer verildi. Mağdurlardan Fas uyruklu Soukaına Bouyakhf ifadesinde, suç örgütünün elinden kurtulmak için sol bileğini 3 farklı yerinden keserek intihara teşebbüs ettiğini ve hastaneye gitmesine müsaade edilmediğini söyledi. Mağdur Salma Errayah ise kadınların kulüpte müşteri masalarına gönderildiğini, masalarda günlük 5 bin TL ile 5 bin dolar arasında değişen hesap çıkartıldığını, gün bitiminde zorla müşterilere gönderilerek fuhuş yaptıklarını, bu paradan da günlük en fazla 10 veya 20 dolar para verildiğini anlattı.
3 farklı suçtan ceza
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Sabri Çelebi’nin “suç örgütü kurmak ve yönetmek”, “insan ticareti yapmak”, “bir kimseyi fuhşa teşvik etmek” suçlarından 140 yıldan 248 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Çelebi’nin iki kardeşinin de arasında bulunduğu, biri kadın 9 şüphelinin ise 138 yıl ile 248 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılmasını talep etti. İddianamede Fas uyruklu 8 kadın mağdur olarak yer aldı.