Ana SayfaHaberlerRusya’nın propaganda araçları Türkiye’de ne kadar aktif?

Rusya’nın propaganda araçları Türkiye’de ne kadar aktif?

Vaziyet sitesi, Digital Forensic Research Lab (DFR Lab) adıyla faaliyet gösteren ve Kremlin merkezli dezenformasyon faaliyetlerini gözlemleyen merkezin ilişki ağı Kremlin’e uzanan ve Türkiye’de de faaliyet gösteren United World International (UWI) adlı düşünce kuruluşu ile ilgili raporunu yayınladı.

Son zamanlarda ortaya konulan araştırmalar, Kremlin’in propaganda aracı olarak kullandığı organizasyonların Türkiye’de de yoğun olarak faaliyet gösterdiği; birçok yazarın, düşünürün ve medyatik ismin bu ağın bir parçası olduğu ve gizli ajandalarla ve şeffaf olamayan finansal kaynaklar ile Kremlin lehine çalışmalar yürüttüğü yönünde önemli bulgular ortaya koydu.

Digital Forensic Research Lab (DFR Lab) adıyla faaliyet gösteren ve tüm dünyada Kremlin merkezli yürütülen dezenformasyon ve psikolojik harp faaliyetlerini gözlemleyen kuruluş, Türkiye merkezli gibi gözüken ve pek de adı duyulmamış bir düşünce kuruluşunun Kremlin köklerini ortaya koyan bir rapor yayınladı.

Şüpheli Rus dezenformasyon ve propaganda unsurlarının çalışmaları

Türkiye’deki Rusya yanlısı propaganda ve dezenformasyon faaliyetlerine ortak kişi ve kurumları uluslararası ortaklarıyla bir araya getiren “United World International (UWI)” adında bir kuruluş DFR Lab tarafından detaylıca incelendi.

www.uwidata.com internet sitesi üzerinden erişilebilir olan think-tank’in görünürde bir yönetim kurulu bulunmamakla beraber düşünce kuruluşunun yazarlarını içeren bir “uzmanlar” sayfası bulunuyor. Ancak uzmanlar sayfasında adı yer almayan ve düzensiz olarak yazı yayınlayan Türkiye’den başkaca isimler de bulunuyor.

24 Eylül 2020 tarihinde Facebook, Kremlin ile organik bağını tespit ettiği, aralarında “United World International”ın da bulunduğu, farklı dillerde yayın yapan bağlantılı bir Facebook sayfası, beş kullanıcı profili ve üç Instagram hesabından oluşan küçük bir ağı erişime kapattı. Bu ağın kapatılma gerekçesi, Rus istihbaratıyla bağlantısı açığa çıkarılan St. Petersburg merkezli Rus İnternet Araştırma Ajansı’na (IRA – Агентство интернет-исследований) bağlı birkaç kişi tarafından yönetilmesiydi.

Facebook, yaptığı açıklamada şunları belirtti:

“Rusya kaynaklı bu küçük ağ Türkiye, Avrupa ve ayrıca ABD’ye odaklanmakta. Bir kısmı sistemlerimiz tarafından tespit edilerek silinen sahte hesaplarca yürütülen operasyon, Türkiye merkezli bağımsız bir düşünce kuruluşuymuş gibi hareket etmek suretiyle gizlenerek toplulukları propaganda sitelerine yönlendirmekteydi. Bu hesaplar Türkiye, Kanada ve ABD’de yaşayan insanlarmış gibi kendilerini tanıtmaktadır.

Bu aktivitenin arkasındaki kişiler, yerel seçimler de dâhil olmak üzere hedefledikleri ülkeler ile ilgili küresel haber ve güncel olaylar hakkında başta İngilizce ve Türkçe olmak üzere Hong Kong, İspanya, Birleşik Krallık ve ABD’de başkanlık ve parlamento seçimleri uluslararası komplo teorileri, yalan haberler yaydıklarını tespit ettik.

Bu soruşturmaya söz konusu grubun platform dışı aktiviteleri hakkında FBI’dan alınan bilgiler doğrultusunda başladık. Yaptığımız dâhili soruşturma bu organizasyonun Facebook’taki aktivitelerinin tamamını tespit etmemize olanak sağladı. Bahsi geçen kişiler her ne kadar kimliklerini koordineli bir şekilde gizlemeye çalışmış olsa da yaptığımız dâhili soruşturmada Rusya Merkezli İnternet Araştırmaları Ajansı ile bağlantılı şahısların bu ağın bir parçası olduğunu tespit ettik.

İnternet Araştırmaları Ajansı ile bağlantılı şahıslar tarafından oluşturulan bu ağın ifşası troll fabrikalarının adapte olma yeteneklerini ortaya koymakta olup özellikle United World International daha çok Rusya’nın jeopolitik çıkarlarını savunabilecekleri bir alana, özellikle Türkiye ve Orta Doğu’ya odaklanmıştır.”

Araştırmacılar, gazeteciler ve teknoloji platformları yıllarca İnternet Araştırmaları Ajansı’nın faaliyetlerini ve kamuoyunun fikirlerini etkilemek için kullandığı taktikleri tespit etmek için çeşitli çalışmalar ortaya koydu. Her ne kadar adını 2016 ABD Başkanlık Seçimlerinde duyurmuş olsa da İnternet Araştırmaları Ajansı’nın faaliyetleri en az 2013 yılına kadar uzanıyor, bu tarihlerdeki faaliyetlerin büyük bir kısmı Rus kamuoyunu etkilemek adına gerçekleştiriliyor.

İnternet Araştırmaları Ajansı’nın 2016 ABD seçimlerine müdahalesi, oldukça kapsamlı beş ciltlik bir ABD Senatosu İstihbarat Komitesi soruşturmasının konusu oldu ve kurum ile bağlantılı kişilere mali yaptırımlarla sonuçlandı.

United World International (UWI) sosyal medya sayfalarının analizi

United World International web sitesi kendisini “entelektüellerin bir araya gelebilecekleri bir yer” olarak tanımlamakta. Amacı ise “Tek kutuplu dünya düzenine karşı çıkmak” olarak belirtilmiş. Düşünce kuruluşu kendisini dünyanın dört bir yanındaki yazarlarının katkısı sayesinde bağımsız haber ve analiz platformu olarak tanımlıyor.

UWI web sitesi Orta Doğu ve Türkiye’yi ilgilendiren konular hakkında konular hakkındaki yayınlarını sitede paylaşılan makaleler Facebook, Twitter ve Instagram gibi sosyal medya platformlarında paylaşılarak okuyucularına ulaştırılmaktaydı.

UWI’nin her ne kadar Türkçe dil seçeneği olsa dahi genellikle içerikleri İngilizce olarak yayınlamaktaydı ve sosyal medya aktiviteleri de genellikle İngilizce idi. Bu durum ana hedeflerinin İngilizce konuşan insanlar olduğunu, Türklerin ise olası ikincil odak noktası olarak belirlendiğini gösteriyor.

Türkiye merkezli bir düşünce kuruluşu gibi gözükse de Facebook sayfasını kullanan kişiler, Rusya, İspanya ve Belçika’dan birer kişi olmak üzere tamamen Türkiye dışındaki kullanıcılar olduğu tespit ediliyor.

UWI’nin YouTube kanalındaki metinlerde yapılan lengüistik analiz doğrultusunda kanalın yazarlarının Rus kökenli olduğu anlaşılıyor. Kanalın ve bir videonun açıklamasındaki “politilogist” kelimesi genellikle Rusçada “siyaset bilimci” anlamında kullanılan “политолог” nedeniyle yaptığı bir hata. Bu hata, içeriklerin anadili Rusça olan kişiler tarafından hazırlandığına dair güçlü bir şüphe uyandırıyor.

Facebook’a göre UWI sayfası Daria Platonova ve Dari Dashjbh Dashjbhtp adlı hesaplar tarafından yönetiliyor ve yine Facebook’a göre iki hesap da @daridashjbh adlı Instagram hesabının sahibine ait.

Bu hesaplar incelendiğinde, Dari Dashjbh Dashjbhtp ve @daridashjbh’nin kişisel hesaplar olduğunu, Daria Platonova’nın ise halka açık hesap olduğunu görülüyor. Daria Platonova hesabı kendisini “Geopolitika.ru portalının siyasi gözlemcisi” olarak konumlandırıyor ve Fransa’da Marine Le Pen’in seçim kampanyasını yerinde takip edip güncel bilgiler paylaşıyor.

Aleksandr Dugin, 2012’den beri Dari Dashjbh Dashjbhtp’nin birçok gönderisinde de yer alıyor. Örneğin, Moldova Cumhurbaşkanı Igor Dodon ile bir toplantıda birlikteydiler. Dodon’un Dugin ile el sıkıştığını ve Dodon’un Daria’nın yanında durduğunu gösteren gönderilerin tarihi aynı gün yayınlandı. (27 Mayıs 2017)

UWI Web sitesi

UWI’nin internet sitesi hakkında Whois kayıtlarında bunun dışında bir bilgiye ulaşmak mümkün değil. Ancak UWI’den alıntı yapan web sayfalarının bir listesini sağlayan bir bağlantı analiz aracı, UWI’nin Rusya yanlısı başka bir Fransız düşünce kuruluşu Strategika’dan sık sık atıf aldığı görülüyor.

Strategika’nın internet sitesi ise bizlere bambaşka bir alemin kapısını açıyor. Strategika’nın internet sitesinde “partnerlerimiz” başlıklı bölümde Geopolitica, Katehon ve Uwidata isimleri yer alıyor. Yani bu bölüm açıkla Rusya bağlantılı düşünce kuruluşları ağını ortaya koyuyor. Öyle ki; Katehon ve Geopolitica doğrudan doğruya ideolojik açıdan Aleksandr Dugin’e bağlı olarak faaliyet gösteren Rus Milliyetçisi, Ortodoks Hıristiyan düşüncesine bağlı düşünce kuruluşları.

Geopolitica, Strategika, Uwidata ve Katehon Ağı: Milyarder oligark Konstantin Malofeev Fonu

Katehon Düşünce Kuruluşu web sitesinin İngilizce sayısında kendisini jeopolitik ve küresel ilişkiler odaklı bir think tank olarak tanıtıyor. Buna karşın, Rusça sayfasında ise kendini “Geleceğin Rusya’sının ideolojik, politik, diplomatik, ekonomik ve askeri stratejilerini” geliştirmek için çalışan bir kurum olarak tanımlıyor ve bunu da dini bir gereklilik olarak tanımlıyor. Katehon’un yönetim kurulu başkanı ise aynı zamanda Katehon Ağının mali finansmanını sağlayan Rus milyarder Konstantin Malofeev.

Konstantin Malofeev, Doğu Ukrayna’daki Rus destekli ayrılıkçılara mali destekten 2016 Karadağ darbe teşebbüsüne kadar birçok Rusya yanlısı hamlenin yanı sıra dünya çapında tüm Rusya yanlısı faaliyetlerin finansörü konumunda. Malofeev, 2014’te ABD Hazine Bakanlığı ve Avrupa Birliği tarafından yaptırıma tabi tutuldu.

Katehon’da bazı Türk yazarların da yazıları bulunuyor. Örneği Sinan Baykent tarafından, 2016 tarihinde “NATO’cu Milliyetçiliğin Sonu” başlığıyla kaleme alınan yazıda, MHP’nin Cumhur ittifakına katılarak NATO çizgisinden çıktığı, Tuğrul Türkeş’in ise “Rus dostu” olduğunu iddia eden bir yazı kaleme alındı.

(Kaynak: https://katehon.com/en/article/turkey-end-nato-sponsored-nationalism)

Rus bağımsız medya kuruluşu The Insider’a göre hem Malofeev hem de Dugin, “Kremlin’e sadık yabancılarla bağlantılıların organize edilmesi ve fonlanması” faaliyetlerini paravan olarak yürütüyor.

Konstantin Malofeev’in başkanlığını yürüttüğü Katehon Düşünce Kuruluşunun logosu ise Bizans İmparatorluğu’nun bayrağından esinlenerek tasarlandı. Sahibi olduğu şirketin adına da Tsargrad Medya Grubu (Tsargrad, Rusçada İstanbul’a verilen “Çar Şehri” anlamına gelen emperyalist bir isim) adını veren Malofeev’in Bizans sembolleri içeren bu tarz bir logo seçimi oldukça ilginç.

DFRLab’ın araştırmaları, dünya çapındaki Rus yanlısı düşünce kuruluşlarının Konstantin Malofeev tarafından fonlandığına dair ciddi deliller ortaya koydu. Peki Konstantin Malofeev’in Türkiye’de fonladığı düşünce kuruluşunda kimler yazıyor? Vaziyet olarak United World International’ın internet sitesi olan www.uwidata.com’u  inceledik.

United World International incelemesi

Kendini Türkiye merkezli bir düşünce kuruluşu olarak lanse eden UWI’nin yayınları incelendiğinde dünya düzeni eleştirisi, komplo teorilerinin ön kabulüyle yapılan uluslararası ilişkiler analizleri dikkat çekiyor. İnternet sitesinde bu kuruluşun nasıl yönetildiğine ya da nasıl finanse edildiğine dair hiçbir bilgi yer almamakla beraber oldukça geniş ve nitelikli bir yazar kadrosu mevcut. Ancak yazar kadrosu güncel değil. Sitede çokça yazıları bulunan Ceyhun Bozkurt ve Hasan Ünal gibi isimler yazar kadrosunda yer almıyor.

UWI’nin Türk yazarları arasında Kemal Üçüncü, Cem Gürdeniz, Mehmet Perinçek, Mustafa Özbey, Yusuf Alabarda, Deniz Berktay, Sinan Baykent, İsmail Hakkı Pekin gibi isimler yer alıyor. Bu isimlerin her biri farklı siyasi arka plandan gelmelerine rağmen ortak özellikleri bakımından Rusya’nın Ukrayna işgalinde takındıkları tutum benzeşiyor. Başka bir ortak özellikleri ise işgal öncesindeki dönemde Rusya’nın politikalarını desteklemeleri.

Sitenin yazar kadrosundaki yabancılar da oldukça dikkat çekici. O listeden bazı isimler:

– ABD vatandaşı olup Rusya lehine casusluk yaptığı iddiaları üzerine İstanbul’a kaçan ve şüpheli şekilde ölü bulunan Andre Vltchek

– Polonya’nın Rus Yanlısı Neo-Nazi Partisinden siyasetçisi Bartosz Bekier

– AB Mülteci Geri Kabul Anlaşmasının Mimarlarından SYRIZA Hükûmeti’nin Dış Politika Danışmanı Dimitris Konstantakopoulos 

– Rusya-Avusturya Dostluk Derneği Başkanı ve Neo-Nazi Avusturya Identitar Hareketi Başkanı Alexander Markovics 

– İran Rejimi’nin Molla kanadının uluslararası yayın organı Tasnimnews yazarlarından Abbas Aslani, Masoud Sadrmohammadi ve Alexander Azadgan

– Rus yanlısı ve Neo- Nazi İsveç Ulusal Demokrat Partisi siyasetçisi Vavra Suk

– ABD Komünist Partisi Yöneticisi Caleb Maupin

Yukarıda sayılan isimlere ek olarak yabancı isimlerin arasında tüm dünyadan Sputnik, Russia Today gibi Rus Devleti iltisaklı haber sitelerinin yanı sıra Geopolitics.ru gibi site Aleksandr Dugin’e bağlı internet sitelerinden isimler bulunuyor.

Bu isimlerden özellikle Alexander Markovics, Dimitris Konstantakopoulos ve Bartosz Bekier’in belirgin Türk düşmanlığı içeren yazıları yer alıyor.

Düşünce kuruluşunun yabancı yazarları ele alındığında; Komünist, ırkçı, İslamcı ve sol popülist çizgiden gelen birçok isim bulunuyor. Normal şartlarda ortak noktası bulunmayan tüm bu isimleri birleştiren ortak özelliklerin en önemisinin, Rusya’nın her türlü politikasının taraftarlığı olduğu anlaşılıyor.

Sitede Türkiye aleyhine yazılan makalelerin bir kısmını sizin için derledik:

1. Fabrizio Verde, L’Antidiplomatico adlı internet haberciliği yapan internet sitesinin sahibi olan Verde, United World International’ın yabancı yazarlarından olup bu sitede yazılar yayınlıyor. Ancak L’Antidiplomatico internet sitesinin paylaşımlarını incelediğinizde (İnternet Sitesi Google Translate ile İngilizceye çevrilerek incelenmiştir) terör örgütü PKK yanlısı ve PKK propagandası içeren paylaşımlara rastlanıyor. Bunun yanı sıra, Türkiye’den bahsederken sıklıkla “Ankara’daki NATO rejimi” ifadesini sıkça kullanması oldukça dikkat çekici.

Yukarıdaki görsellerde de görülebileceği gibi; sitede doğrudan doğruya terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan savunuluyor ve Türkiye’nin çıkarlarıyla kesin olarak çelişen yalan haberler yapılıyor.

2. Dimitris Konstantakopoulos, Yunan SYRIZA Partisinin Başbakanı Alexander Çipras’ın Dış Politika Başdanışmanı. Kendi blogunda sık sık Türkiye’yi Kıbrıs’ta “işgalci”, Mavi Vatan Doktrini ile emperyal amaçları olan bir devlet olarak tanımlayıp, Avrupa Birliği ve NATO’yu Türkiye’ye yeterince baskı yapmamakla suçluyor.

(http://www.konstantakopoulos.gr)

Aynı yazar, Katehon’da yazdığı yazılarda ise Türkiye’yi “Neo-Osmanlıcı”, “yayılmacı” olarak tanımlıyor ve Türkiye’nin terörle mücadelesini “Kürtlerle iç savaş” olarak ifade ediyor.

(Bkz. https://katehon.com/en/article/bitter-taste-turkish-delight)

Türkiye üzerinden Avrupa’ya gelen sığınmacı/mültecilerin Türkiye’ye iadesini ön gören geri kabul anlaşmasının imzalanmasında büyük emeği geçen SYRIZA Partisi Dış Politika Danışmanı buna dair fikirlerini de Geopolitics.ru adlı Aleksandr Dugin’e bağlı blog sitesinde beyan etti.

(https://www.geopolitica.ru/en/article/turning-greece-giant-concentration-camp-middle-east-visits-eu)

3. Alexander Markovics ise Avusturyalı bir Neo-Nazi aktivist olup Avusturya’da bu akımın lideri konumunda. Markovics, Türkiye’nin 1921 sınırlarına dönmesi gerektiğini söyleyip Mavi Vatan ideolojisiyle Avrupa’ya yönelik emperyalist bir saldırı içinde olduğunu iddia ediyor.

Türkiye merkezli faaliyet gösterdiği iddia edilen Untied World International’ın yabancı yazarların fikirlerinden sadece üçü hakkında yaptığımız çalışma, platformun ve yazarlarının Türkiye’ye dair düşmanlığını gözler önüne seriyor. Her birinin kendi ülkesinde çok farklı ideolojilerde olmasına rağmen onları aynı platformlarda buluşturan şeyin “Katehon Ağı” ve “Konstantin Malofeev Fonu” olduğu çok açık.

Açık olmayan konu, yazarları arasında yer alan ve Türkiye’den saydığımız, çoğu her gün ekranlarda ve sosyal medyada “Türkiye’nin çıkarına” politikalar önerdiğini iddia eden isimlerin buradaki varlığı.

- Advertisment -