Ana SayfaHaberlerÜmit Dikbayır: “Hani ben banka hesaplarını inceletmiştim, neden beni bundan ihraca sevk...

Ümit Dikbayır: “Hani ben banka hesaplarını inceletmiştim, neden beni bundan ihraca sevk etmediniz?”

İYİ Parti’den ihraç edilen Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır: “Hani ben banka hesaplarını inceletmiştim, neden beni bundan ihraca sevk etmediniz? Hani ben belediyelerle anlaşmıştım, beni neden bundan disipline sevk etmediniz?”, “Bir özel kalemin bu kadar etkili olmasını doğru bulmuyorum. Hepimizden bu partideki çok değerli kişilerden vazgeçti ama oradaki birkaç kişiden vazgeçemiyor”, “Üzerime atılan iftiraların sonuna kadar takipçisi olacağım. Bunlar FETÖ yöntemi.”

İYİ Parti’den ihraç edilen Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, hakkındaki iddialarla ilgili TBMM’de bir basın açıklaması düzenledi.

Dikbayır şu ifadeleri kullandı:

“Süreç buraya gelinceye kadar başka iddialar da atılmıştı. Benim başkanın banka hesaplarını incelettiğim gibi iddialar vardı. Bunların hepsi boşa çıktı. Sorma sırası bende. Hani ben banka hesaplarını inceletmiştim, neden beni bundan ihraca sevk etmediniz? Hani ben belediyelerle anlaşmıştım, beni neden bundan disipline sevk etmediniz? Bu iddiaların devlet yoluyla araştırılıp kamuoyuna açıklanmasını istedim. Bu taciz iddiasında bulunan vatandaşı ve şahitlik yapan 2 kişiyi daha şikayet edip sonuna kadar gideceğim. Kendisini hem Adalet Bakanlığına hem Ankara Barosu’na ayrı şikayet edeceğim.”

“Partide bir rahatsızlık olduğunu söyleyebilirim. Sadece ittifak değil, bu son süreçle ilgili. İstifalar çok. Teşkilatlara bunu yapmaya hakkımız yoktu. Bu teşkilatlar canla başla çalışıyor. Dilerim Genel Başkan kongreye götürür. Bağımsız milletvekili olarak yoluma devam edeceğim.”

“Aile bizim için önemli bir kavram. Daha akşam geldi, benim kızımın 18 yıl önceki ilkokul öğretmeni kızıma bir mesaj atmış. Biz sizi biliyoruz, sakın kendinizi üzmeyin. O kadar ağır ithamlar ki işlerin nereye gideceğini bilemezsiniz. Bunların hiçbirine gerek yoktu. Genel Başkan beni çağırsaydı Ümit biraz kenarda dur dinlen deseydi ben ikinci cümleyi kurdurmazdım kendisine.”

“Ben partideki yöntemlere karşı çıkmıştım. Biz genel başkanın özel kalemine karışamayız, istediğini özel kalem yapabilir. Ama parti içinde olan şeylere karşı çıktığım çok olmuştu. Zaten bu nefretin sebebi de oradan geliyor. Bir özel kalemin bu kadar etkili olmasını doğru bulmuyorum. Hepimizden bu partideki çok değerli kişilerden vazgeçti ama oradaki birkaç kişiden vazgeçemiyor.”

“Ben Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na bir dilekçe verdim banka hesapların inceletilmesi iftiralarına dair. Bu iftirayı atanların kulaklarının üstüne yattıklarını gördüm. Disipline verilmemin sebeplerinden biri de budur. Dokunulmazlığımın kaldırılmasını da talep ettim. Şu ana kadar gelen bir durum yok ama genel kurulda oylanması lazım. Savcılıktan Meclis divanına yazı geldiği zaman oylanacaktır.”

“Üzerime atılan iftiraların sonuna kadar takipçisi olacağım. Bunlar FETÖ yöntemi ama ben kimseye FETÖ’cü diyemem hakim değilim savcı değilim. Ama yöntemler FETÖ yöntemleri. Danışmanıma ajanlık teklif ettiler, işbirliği teklif ettiler. Kanıtlı ispatlı zamanı geldiğinde onları da açıklayacağım. Ben mahkemeye vermelerini bekliyorum beni. Kimin üzerine bir şey söylediysem. Esma Bekar, Sedat Aksakallı, Genel Başkan, oğlu, ailesi beni mahkemeye versinler. Ben bu ülkenin namuslu savcılarına güveniyorum.”

- Advertisment -