Ana SayfaANALİZLERANALİZ | Türkiye siyasetinde ‘Sayın Erdoğan’ dönemi

ANALİZ | Türkiye siyasetinde ‘Sayın Erdoğan’ dönemi

31 Mart yerel seçimlerinde CHP’nin birinci, AK Parti’nin de ikinci parti çıkmasının ardından muhalefette Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı üslup değişikliğine gidildi. Özgür Özel: “Bayramda Sayın Erdoğan’ı arayacağım”, Ekrem İmamoğlu: “Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, sizinle konuşmaya hazırım." Van’daki mazbata krizinde de Selahattin Demirtaş ve Leyla Zana mazbatanın Abdullah Zeydan’a verilmesi için “Sayın Erdoğan” diyerek iktidara çağrı yaptı. Abdullah Zeydan: “Demirtaş Sayın Erdoğan’ı muhatap alarak bu olaya müdahil oldu ve Sayın Erdoğan üzerinde etkisi olduğuna inanıyorum.”

31 Mart’taki yerel seçimlerden CHP tarihi bir başarıya imza atarak birinci parti olurken, AK Parti ise kurulduğu günden bu yana ilk kez bir sandıktan ikinci parti olarak çıktı.

CHP’nin elde ettiği bu seçim başarısının ardından gözler, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile başta CHP lideri Özgür Özel olmak üzere muhalefetteki aktörlerin nasıl bir tutum alacağı ve nasıl bir üslup benimseyeceğine çevrildi.

Erdoğan’dan balkonda ‘yumuşama’ sinyali: “Milli iradenin üzerinde güç tanımıyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim gecesi Ankara’da AK Parti binasındaki klasikleşen ‘balkon konuşması’nda milli iradeye ve sandıktan çıkan sonuçlara vurgu yapan kapsayıcı bir konuşma yaptı.

Erdoğan’ın o konuşmasından öne çıkan bazı ifadeler şöyleydi:

“Milletin iradesi sandıkta tecelli eder, millet sözünü sandık yoluyla söyler, siyasetçilere mesajını sandık vasıtasıyla iletir.”

“Millet sandığı vesile kılarak mesajlarını siyasetçilere ulaştırmıştır. Sonuçlardan bağımsız olarak bu seçimin galibi demokrasimizdir, milli iradedir.”

“Her zaman demokrasinin, sandığın tarafında yer aldık. Bugün de aynı sorumluluk duygusuyla hareket ediyor, milletin iradesinin üzerinde güç tanımıyoruz.”

“Milletimizin kararına hürmetsizlik etmeyecek, milletle inatlaşmaktan, milli iradeye rağmen hareket etmekten, milletin takdirini sorgulamaktan uzak duracağız.”

Erdoğan bunu daha sonraki günlerde yaptığı konuşmalarda da sürdürdü. O konuşmalardan bazı satır araları şöyle:

“Çok partili demokrasimiz 31 Mart Pazar günü yapılan Mahalli İdareler seçimlerinden de başarıyla çıktı.”

“Sandık sonuçlarının davamız, hareketimiz, mücadelemiz açısından Allah’ın izniyle hayra tebdil olacağına yürekten inanıyoruz.”

“Bizden önceki aksiyon, fikir ve gönül adamlarının namusumuza emanet ettiği, bizim de canımız pahasına sahip çıktığımız davamızı inşallah yakında siz gençler omuzlayacaksınız. Bu emaneti sizler taşıyacak, sizler yükseltecek ve yücelteceksiniz.”

Erdoğan’ın seçim gecesi yaptığı konuşmadan sadece bir gün sonra, Van’da mazbata krizi yaşandı. DEM Parti’den büyükşehir belediye başkanı seçilen Abdullah Zeydan’ın seçilme hakkının elinden alınması için, seçimden hemen önce Adalet Bakanlığı tarafından İl Seçim Kurulu’na başvuru yapıldığı ortaya çıktı ve bu başvuru kabul edilip mazbata ikinci olan AK Partili adaya verildi.

Başta Van olmak üzere Kürt illerinde büyük protestolara sebep olan bu kararın ardından muhalif siyasetçilerin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaptıkları atıf ve çağrılar dikkat çekti.

Onlardan bazıları şöyleydi:

CHP lideri Özgür Özel:

“Sayın Cumhurbaşkanı seçim sonuçları hakkında yaptığı balkon konuşmasında, gerçi birinci parti olan partimizi kutlamadı ama, seçim sonuçlarına saygılı davranacağını ifade eden bir konuşma yapmıştı. Ben bu konuşmayı önemsedim. Orada öyle konuşup da sonra rakibinin üç katı kadar oy alan bir büyükşehir belediye başkanı varken ona tuzak kurup ikinci olana mazbatayı vermeye rezaletine kalkışırlarsa söylediği bütün sözler hükümsüz hale gelmiş olur.”

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş:

“Buradan sizler aracılığıyla Sayın Cumhurbaşkanı’na seslenmek istiyorum. Seçim gecesi halkın iradesine saygı duyacağınızı ve mesajı aldığınızı belirtmiştiniz. Van’da yaşananlar sizin bu mesajlarınızla uyumlu değil maalesef. Halkın iradesine saygı duymak bu şekilde olmaz. Bunu halk da Hak da kabul etmez. Bu gidişata daha en başından dur demenizi bekliyoruz. Tüm sorunların diyalog ve karşılıklı güven çerçevesinde çözümüne dönük iradeyi boşa çıkaran bu hukuksuz girişime, ülkenin Cumhurbaşkanı olarak dur demenizi bekliyoruz.”

Leyla Zana:

“Bu zulmü kabul etmiyoruz. Hiç kimse Kürt halkının iradesine basit yaklaşamaz. Hukuk size de lazım olacak. Yarın öbür gün siz de hukuka ihtiyaç duyacaksınız. Cumhurbaşkanına sesleniyorum; Kürt halkına saygı duyun ve bu karardan dönün.”

Erdoğan’a yapılan bu çağrılar ve Van’daki protestoların ardından Yüksek Seçim Kurulu, Abdullah Zeydan’ın itirazını gündeme aldı ve seçilme hakkının geri alınmasıyla ilgili Van İl Seçim Kurulu kararını kaldırdı. Böylece Abdullah Zeydan mazbatasını almaya hak kazandı.

Abdullah Zeydan

Abdullah Zeydan, mazbatasını aldıktan sonra yaptığı bir açıklamada, “Demirtaş büyük bir liderdir. Sayın Erdoğan’ı muhatap alarak bu olaya müdahil oldu ve Sayın Erdoğan üzerinde etkisi olduğuna inanıyorum” dedi.

Özgür Özel: “Bundan sonraki diyalog kanallarına katkı sağlamasını düşünerek bayramda Sayın Erdoğan’ı arayacağım”

Van’daki gerilimin ardından bu sabah (4 Nisan) Halk TV canlı yayınına katılan CHP lideri Özgür Özel, Ramazan Bayramı’nda “Sayın Cumhurbaşkanı’nı arayacağını” söyledi.

Özel şu ifadeleri kullandı:

“Şimdi yeniden bayram geliyor ama biz artık birinci partiyiz, eskiden ikinci partiydik. Bu bayramda Sayın Cumhurbaşkanı’nı aramak bana düşer, ben arayacağım. Sayın Erdoğan bize oy vermedi belki ama bizden hizmet bekleyen bir seçmen. Yenimahalle’yi biz yönetiyoruz, Kısıklı Üsküdar’ı biz yönetiyoruz, doğup büyüdüğü Kasımpaşa’yı biz yönetiyoruz, Beyoğlu’nu aldık. Eskiden evinin olduğu Keçiören’i aldık. Her yerde ev sahibiyiz, o yüzden bize düşer bayramını tebrik etmek. Bundan sonraki diyalog kanallarına katkı sağlamasını düşünerek Sayın Erdoğan’ı arayacağım.”

Ekrem İmamoğlu: “Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan randevu istiyorum”

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da yaptığı bir konuşmada Erdoğan ile görüşmek istediğini söyledi:

“Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, sizinle konuşmaya hazır bir Ekrem İmamoğlu var, sonra randevu istemedi derler hayır istiyorum bak! Aldım mazbatayı… Sandalye kırık olmasın yeter…”

- Advertisment -