Pazartesi (20 Şubat) akşamı Hatay’ın Defne ve Samandağ ilçelerinde meydana gelen depremler, deprem bölgelerinde çadır yetersizliği olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Samandağ Belediye Başkanı Refik Eryılmaz, çadır bulamadığı için hasarlı binalara girmek zorunda kalan vatandaşlar olduğunu açıkladı.
Sosyal medyada da aynı nedenle hasarlı evlere girmek zorunda kalanların olduğunu duyuran birçok mesaj paylaşıldı. Bölgede bulunan birçok siyasetçi ve gazeteci de çadır yetersizliğinin yarattığı mağduriyetleri dile getirdi.
Hatay Samandağ.
Deprem sırasındaki çadır sayısı 150 bin miydi?
İsmini vermek istemeyen, İçişleri Bakanlığı’na yakın kaynakların Serbestiyet’e verdiği bilgilere göre deprem olduğu sırada AFAD’ın depolarında 90 bin, Kızılay’ın depolarında ise 60 bin olmak üzere toplam 150 bin çadır bulunuyordu.
Kurumların daha fazla çadırı hazırda tutmama sebebi de depo masraflarının çok olması.
Hatay Samandağ.
“Türkiye’nin kapasitesi fazlasıyla yeter, sorun plansızlık”
Deprem bölgelerindeki çadır yetersizliği tartışmalarını sorduğumuz çadır üreticisi firma sahipleri, sorunun temelinde dağıtımdaki organizasyon eksikliğinin olduğunu söyledi.
İstanbul İMÇ Çarşısı’nda faaliyet yürüten Çağdaş Branda’nın sahibi Erdoğan Bayar, kurumların önceden çadır imalatçılarına yeterli siparişi vermediğini ve bu nedenle deprem olunca elde yeterli çadır bulunmadığını söyledi.
Depremden sonraki günlerde Türkiye’deki yerli üreticinin günde ortalama 100 bin çadır üretmeye başladığını söyleyen Bayar, “Her gün binlerce çadır gidiyor ama orada dağıtım zafiyeti var, organizasyon bozukluğu var” diye konuştu:
Erdoğan Bayar.
“Türkiye’nin toplam üretimi şu an en az 100 bin”
“Yerli üretim olarak Türkiye’nin kapasitesi fazlasıyla yeter. Biz yurtdışına ihracat yapan firmalarız. Buradaki esas sorun plansızlık, basiretsizlik.
“Kızılay, AFAD gibi kurumlar önceden çadır depolamalı. Deprem olduğunda en az 1 milyon çadır kurumların depolarında hazır olmalıydı. Önceden yeterli stoklama ve depolama yapılmadığından şimdi çadır problemi ortaya çıktı. Normal zamanda onlar ihtiyaç doğrultusunda sipariş verecek ki biz de deprem çadırı yapalım.
“Deprem olunca biz hepimiz bütün firmalar; tente, branda, diğer üretim yaptığımız tüm kalemleri bırakarak tam kapasite çadır üretmeye başladık. Depremden sonraki birkaç günde tüm sektör buna geçebildi. Türkiye’nin toplam üretimi en az 100 bin adet şu an. 100 bin adet üretiliyor ve deprem bölgesine gidiyor. Buradan tırlarla çadır giriyor. Her tır 250 tane çadır alıyor. Pazartesi gecesi yine beş tır, yani 1250 tane sadece bizim firmamızın üretimi olan çadır çıkarttık. Her gün binlerce çadır gidiyor ama orada dağıtım zafiyeti var, organizasyon bozukluğu var.
“Türkiye’nin kapasitesi yeter. Irak savaşı sırasında oraya deprem çadırlarını, depo çadırlarını, mülteci çadırlarını hep biz gönderdik, Türkiye’deki üreticiler gönderdi.
Fotoğraf: AFAD
“Kızılay’ın görevi çadır yapmak mı?”
“Bir de işin şu tarafı var; Kızılay’ın Ankara’da Dikimevi var. Kızılay’ın görevi çadır yapmak mı? Kızılay yaptırır, denetler, yardıma koşar. Kızılay çadır yapmaz. Kızılay’ın başka bir işi kalmadı mı çadır üretimi yapıyor? Türkiye’de bir sürü çadır üreticisi firma iş bekliyor. Bu kadar firma iş beklerken sen devletin yardım kuruluşu olarak çadır üretiyorsun. Atatürk’ün zamanında olsa olur da 21’inci yüzyılda artık Kızılay’ın çadır üretmesi yanlış.”
“Şu ya da bu nedenle çadırlar kurulamıyor”
İstanbul’da bir başka çadır üreticisi firma Yağmur Branda’nın sahibi Mehmet Adıgüzel de sorunun koordinasyonda olduğunu belirterek, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) için ürettiği ve 17 Şubat’ta sevkiyatını yaptığı çadırların halen kurulamamış olduğunu söyledi.
Mehmet Adıgüzel.
Deprem bölgesine çadır gönderen müşterilerinin anlattığı sıkıntıları aktaran Adıgüzel, müşterilerinin “televizyonlarda hep Kızılay ve AFAD çadırları görülüyor. Bizim yaptırdıklarımız nerelerde” diye sorduğunu söyledi.
Adıgüzel, şu ana kadar üretim alanında bir sıkıntı olmadığını ancak Kızılay’ın malzeme üreticilerinden yalnızca kendisine malzeme tedariki yapılmasını istemesi nedeniyle önümüzdeki günlerde üretici firmaların malzeme tedariki sıkıntısı yaşayabileceğini söyledi.
“Sorun üretimde değil koordinasyonda”
Adıgüzel, şunları anlattı:
“Çadır imalatıyla ilgili bir sorun yok. Ama yapmış olduğumuz çadırlar iletilmesi gereken yere iletilmiyor. Örnek veriyorum, biz en son İBB’ye 500 tane çadır yaptık. İBB’nin tırlarıyla da bunlar deprem bölgesine gitti ama bu 500 çadır henüz kurulamadı. Bir kısmı 17 Şubat’ta, bir kısmı da 20 Şubat gecesi buradan gitti. 17’sinde yolladıklarımız bile halen kurulamadı.
“Artık nasıl bir politika izleniyor bilmiyorum. Nedenleri bilmiyoruz. Farklı şeyler mi var bilmiyoruz.
“Quick Sigorta’ya geçen hafta 650 tane çadır teslim ettik. Onlar iki bine yakın da başka farklı firmalardan yaptırmışlardı. Onların da koordinasyonla ilgili sitemleri vardı.
“’TV’lerde Kızılay ve AFAD çadırları var, bizim yolladıklarımız nerede’ diyorlar”
“Yine müşterilerimizden ‘Biz çadır gönderiyoruz ama televizyonlarda hep AFAD’ın ya da Kızılay’ın çadırlarını görüyoruz. Bizim yolladığımız çadırlar nerede’ gibi şeyler duyuyoruz.
“Bazı müşterilerimizin ‘Çadırlara AFAD el koyar mı’ diye tedirginliği olabiliyor. Çadırlar, tırdan indirilmeyip bekletilebiliyormuş. Yer gösterilmesiyle ilgili problemler olabiliyormuş. Şu ya da bu nedenle çadırlar maalesef kurulmuyor işte orada.
“Yani kesinlikle koordinasyonla ilgili bir sıkıntı var. Koordinasyon yapanlar bunu tam yürütemiyorlar şu an. Üretimle ilgili hiçbir problem yok ama maalesef çadırlar yerine ulaşmıyor.
“Türkiye’de ne kadar çadır imalatçısı varsa herkes elinden geleni yapmaya çalışıyor. Fiyatlar da gayet makul. Kimse fiyat da yükseltmedi. Kendi firmam için söyleyeyim otuz personel ile şu ana kadar depremden sonra üretip sevkiyatını yaptığımız çadır sayısı 2 bin 500. Bu sevkiyatını yaptıklarımızın sayısı, tabii ki devam da ediyoruz. Şu anda üretim Türkiye genelinde 100 bini bulmuş, hatta üzerine de çıkmıştır.
“Kızılay, malzeme üreticilerine ‘sadece bize tedarik yapın’ demiş”
“Üretimle ilgili önümüzdeki günlerde şöyle bir problem çıkabilir. Biz üretici firmalar malzeme tedariki yapamayabiliriz. Çünkü Kızılay, malzeme üretimi yapan firmalara sadece kendilerine malzeme verilmesiyle ilgili bir talep iletmiş. ‘Sadece Kızılay’a malzeme tedariği yapın’ demişler.
“Çadır üretimi yapabilecek gerçekten çok büyük firmalar var. Çadır üreticileri olarak günlük 150 bin adete kadar çadır üretebiliriz. Yeter ki devlet destek versin.”