Van Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianameye göre; Van’ın Saray ilçesinde 2 Ocak günü 8 kişilik göçmen grubun yasal olmayan yollardan İran’dan Türkiye’ye girdiği tespit edildi. Bu kişiler yakalanarak sınırda görevli kolluk görevlileri tarafından hudut karakoluna getirildi. Ardından deport işlemlerinin yapılması için göçmen grup, askerler Oğuzhan K. ve Ahmet Can D.’ye teslim edildi. Askerler, göçmen grubu sınırdışı işlemlerini yapmak üzere İran – Türkiye sınırına götürdü. Burada göçmen grubunun üst aramasının daha önce yapılmış olmasına rağmen şüpheli Oğuzhan K. tekrar üst araması yaptı ve arama sırası mağdur kadın Leyla M’ye geldiğinde elini iç çamaşırının içerisine soktu. Bu esnada diğer şüpheli Ahmet Can D. ise havanın karanlık olması nedeniyle aydınlatma için ışık tuttu. Leyla M. yaşadığı duruma itiraz edince askerler tarafından darp edildi ve diğer göçmenlerden ayırıldı. Ardından şüpheli Oğuzhan K. tarafından boğazından ve saçından tutularak hudut taşı çevresine doğru sürüklendi ve mülteci kadının bağırmaması için elleriyle ağzını kapatarak zorla cinsel ilişkiye girdi. Ardından diğer şüpheli Ahmet Can D. de olay yerine gelerek mülteci kadınla ilişkiye girdikten sonra 2 asker birlikte karakola geri döndüler.
Mülteci kadın çığlık atarak karakola koştu
Şüpheli askerler tarafından İran topraklarına itilen mülteci kadın, bir süre sonra Türkiye tarafına doğru çığlık atarak koşmaya başladı. Dinlenme alanında bulunan diğer askeri personelin çığlık seslerini duymasıyla karakola getirilen kadın, burada karakol komutanı teğmen B.B.’ye başına gelenleri anlattı ve askerler tarafından tecavüze uğradığını söyledi. Teğmen B.B. deport işlemlerinden sorumlu şüpheli Oğuzhan K. ve Ahmet Can D.’yi teşhis için karakola çağırdı. Kadının şüphelileri teşhis etmesi üzerine soruşturma başlatıldı. Yapılan soruşturmada ifade veren askerler suçlarını kabul etti ve tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Şüphelilerden Oğuzhan K. savcılıkta verdiği ifadede; “mülteci kadın, İran’a deport edilmek istemediği için benimle birlikte olmayı teklif etti” diyerek kendisini savundu. Sanıklardan Ahmet Can D. ise, “göçmenlerin gittiğini kontrol etmek için gece görüş dürbünüyle bakarken Leyla M’nin pantolonu ve iç çamaşırının dizine kadar sıyrılmış olduğunu gördüğüm için nefsime ve şeytana uydum, pişmanım” dedi.