Programın tamamını Serbest TV’de izlemek için:
Zamlar dolayısıyla ciddi bir ekonomik sıkışıklık var. Tam bu sırada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan’a gideceği açıklandı. Biliyorsunuz Suudi Arabistan ile gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi olayından sonra ilişkilerimiz iyice bozulmuştu. Bu tür ziyaretler mali sıkışıklık sırasında yapılırsa ister istemez dünyada ve Türkiye’nin önemli bir kısmında Türkiye’nin para dilenmeye gideceği imajı oluşacaktır.
Aslında borç almak normaldir. Ben olsam borçları uluslararası kurumlardan; Dünya Bankası, Avrupa Bankası gibi kurumlardan almaya çalışırım.
Zamlar dolayısıyla ortaya çıkan durum bana Hindistan’da görev yaparken başımdan geçen bir olayı hatırlattı. Hindistan’da büyükelçiyken hükümet elektriğe %25 oranında bir zam yapmıştı. Tabii bu büyük sıkıntı yarattı, büyük tepki topladı. Kızgınlık yarattı. Hindistan’da bir Gandi geleneği olarak ‘sivil itaatsizlik’ geleneği vardır. Ben oğlumla bir yere giderken belki bir milyon Hintli yere oturmuş zammı protesto ediyordu. Arabayla onların ortasında kaldım. Yürüyerek eve dönmek durumunda kalmıştım. Birkaç gün sonra Hint hükümeti zammı %10’a indirdi.
Aslında Türkiye’de pek farkında değiliz ama etrafa saldırmadan, camları kırmadan, şiddete başvurmadan sivil itaatsizlik ile bir hükümeti, bir kararı protesto etmenin en iyi yol olduğunu düşünüyorum. Bu tabii her yerde böyle yapılamıyor. En medeni ülkelerde bile camlar kırılıyor, şiddete başvuruluyor. Ama sivil itaatsizlik, barışçıl ve makul ölçüde olmak kaydıyla, bence bir halkın görüşlerini ve tepkilerini göstermesinin en iyi yoludur.