"Türkiye'ye vize almak, ABD vizesi almaktan daha zor."
Irak'ta son zamanlarda Türkiye'ye seyahat etmek isteyenler arasında bu ifade yaygın.
"Teşekkürler Türkiye" başlığı ile geçtiğimiz hafta düzenlenen etkinlik için Orta Doğu'nun birçok yerinden gelen Arap siyasetçi ve kanaat önderleri İstanbul'da toplandı geçtiğimiz hafta.
Ancak Arapların Türkiye'ye teşekkür ederken bir şikâyetleri de var.
Malum son iki yılda hem turizm sektöründe hem de gayrimenkul sektöründe ciddi bir artış yaşandı ve bu artışın arkasındaki önemli faktörlerden biri Orta Doğu ve İslam âleminden gelen ilgiydi.
Bu artışın nedeni doğru politikalardı. Türkiye'yi Arap turist ve yatırımcı için cazip hâle getiren politikalar. Yani turizm konusunda vize kolaylığı ve gayrimenkul açısından mütekabiliyet yasası.
Özellikle gayrimenkul alana oturma izni verilmesinin, çok önemli bir teşvik unsuru olarak rol oynadığı söyleniyor.
Ancak bu pozitif trend yerini başka bir duruma bırakmış durumda.
Filistinli araştırmacı yazar Moin Naim önemli bir soruna işaret ediyor. Son dönemde vize konusunda ciddi bir zorluk yaşanması ile gelen turist ve yatırımcı sayısında ciddi azalma yaşandı. Üstüne oturma izni alanlar izinleri yenilemeye geldiklerinde Türkiye dışında 120 günden fazla kaldıklarından dolayı vizeleri iptal edildi.
Vize alma sürecinde yaşanan sıkıntılar Arap turistleri Türkiye dışında alternatif aramaya itiyor.
Özellikle Rusya ile gerilen ilişkiler ve terör nedeniyle zor zamanlardan geçen Türkiye turizm sektörüne bir darbe buradan geliyor.
Naim, Arap yatırımcının da bu olumsuz havadan dolayı elleri titremeye başladığını ve yatırım yapmadan önce daha çok tereddüt gösterdiğini belirtiyor.
Geri kabul anlaşmasının yan etkilerinden biri Arap turist ve yatırımcının yolunda çıkan engeller oluyor.
Konu hakkında görüştüğüm bir hükümet yetkilisi, bu sorunun farkında olduklarını ve çözmek için istişarelerin yapıldığını belirtti.
Özellikle turizm sezonu başlamışken bu yönde teşvik edici politikaların uygulanması konusunda zaman kaybetmemek gerekiyor…