Rusya ve Çin BM Güvenlik Konseyi’nin Halep’e insani yardım ulaştırılması için yedi günlük ateşkes öneren karar tasarısını reddetti. Hem de “yiyeceksiz kent” ilan edilmesine rağmen. Çin’e de ne oluyor ki demenin anlamı yok, 2011’de iç savaş patlak verdiğinden beri Şam’ın alim evladı Cevdet Said’in yaklaşımına yakın hissetmiştim kendimi. Esed zalimdi ama bütün dünyanın buraya toplanıp saldıracağı çok açık olduğundan, emperyalistlerin müdahil olmasına fırsat verilmemeliydi. Müminler ve ülkedeki halklar, can kayıpları, zulümler de olsa kendi aralarında müzakereyi bırakmadan, köprüleri atmadan hala bir çözüm üretebilirdi.
Suriye’yi defalarca baştan sona dolaşmış, buradaki etnik ve mezhebi farklılıkları bütün oranlarıyla müşahede etmiş biri olarak ne kadar destek verilirse verilsin halkın kendi mücadelesine izin verilmeyeceğini fark edebiliyorduk. Irak’tan sonra ikinci hedef olarak tanımlanan Suriye’nin yönetimine şimdi neden bu kadar sahip çıkılıyor, paylaşım denklemleri yüzünden.