“Her şeyi anlamaya çalışıyorum ama bizim gençlerin K-Pop sevdasını hiç anlayamıyorum. Bu kadar yakışıklı, güzel, sesleri bomba starlarımız varken hepsi birbirine benzeyen Uzakdoğu starlarında ne buluyorsunuz bana anlatın lütfen…”
Sanatçı Ferhat Göçer’in bu sitemini Türkiye’de birçok endişeli ebeveyn paylaşıyor. 1991’den beri dünyada yükselen K-Pop, Z kuşağının en çok dinlediği müzik türlerinden biri.
Sayısız hayran forumları, dergiler, Korece dil kursları, yarışmalar Türkiye’de de büyük rağbet görüyor.
Fakat uyandırdığı hayranlık kadar, Türk medyasında “toplumu cinsiyetsizleştirme, ahlaksızlaştırma” gibi misyonlara sahip olduğu da iddia ediliyor.
K-Pop furyasını pek çok gencin gidip “idol” olma hayalini kurduğu Güney Kore’yi bırakıp, geldiği Türkiye’de popüler bir Youtuber haline gelmiş Chaby Han ve K-Pop dinleyicisi olan ve Kore kültürünü yakından takip eden Neslihan Dalga ile konuştuk.
Chaby Han: Güney Kore de muhafazakar bir ülke
Chaby, babasının işinden dolayı 15 yaşında Kore’den Türkiye’ye gelmiş. Lisede Türkçe öğrenmiş. Üniversite yıllarından barmenlik yaparken yolu Youtube’a düşmüş. İlk videosu “Türkiye’de Yabancı olmak”. Şöhretin kapılarını açan da bu video olmuş.
EA: Ne vardı videoda?
CH: Herkesin “nerelisin, nereden geldin, niye bu kadar iyi Türkçe konuşuyorsun” gibi sorularını, habire garipsenme halini bir video halinde aktarayım diye düşündüm o zaman.
EA: Dünya’ya nazaran K-Pop hayranlığı ne seviyede? Türkiye “ortalama”nın üstünde mi?
CH: Daha fazla olduğunu düşünmüyorum. K-Pop genelde genç bir kitleye hitap eden bir kültür. Bu hani Kore’de de öyledir, yurt dışında da böyledir. Pop nasıl bir kültürse K-Pop da öyle. Şimdi Türkiye dünyaya nazaran genç nüfusun çok fazla olduğu bir ülke. Oranları yüksek olabilir belki ama bu dünyanın her yerinde böyle. Latin Amerika’da da K-Pop hayranlığı var, Avrupa’da da. Ünlü Wembley stadyumunda düzenlenecek konser biletleri sadece birkaç dakikada tükenen bir grup var BTS diye, dünyada en popüleri de onlar. İngiltere’de, Amerika’da stat kapatıyor bu adamlar.
Ama şunu söylemek gerekir, K-Pop müzik türü değil, kültürün ismi. K-Pop yapmak diye bir eylem yok aslında, İçinde rock da var rap de… solo yapanlar, gruplar vesaireyi kapsayan çok büyük bir şey.
EA: Nasıl yani mesela bizim burada Çin yemeği dediğimiz şeye Çin’de sadece yemek denmesi gibi bir şey mi?
CH: Hayır biz de K-Pop diyoruz, artık o Korean Pop değil K-Pop.
EA: K-Pop’un, hatta genel Kore kültürünün toplumu “ahlaksızlaştırmaya” “eşcinselleştirmeye” hatta “cinsiyetsizleştirmeye” çalıştığı bir görüş var Türkiye’de…
CH: Evet. Ben de videoların altında bu tür saçmasapan yorumlara rastlıyorum neden bilmiyorum. “K-Pop’un eşcinselliği özendirdiğinin farkında mısın” gibi Twitter yorumları da alıyorum.
Anlamıyorum. Kore de muhafazakar bir ülke. Kore halkı da muhafazakar kültüre sahip ama çok farklı, din kavramıyla pek içli dışlılığı yok. Oradaki, bir yarımadada kalan ve durmadan binlerce sene boyunca Çin, Japonya gibi güçlü ülkelerin arasında kalan ufacık bir ülkenin yaşayacağı bir muhafazakârlık diyeyim.
Bizim milliyetçilerimiz de buradaki milliyetçilerine benzemiyor. Türkiye’deki gibi Vatan Millet Sakarya hali var mıdır orası tartışılır. Bizimkisi daha çok yurtdışında Kore kültürü ile ilgili bir şey mi gördün mü havalara uçuran türden. Öyle şeyler gerçekten var biz gurur duyuyoruz aşırı mutlu oluyoruz yurtdışında bizim hakkımızda olumlu bir şey olduğunda. Ama bundan fazlası değil. Parasite’ın Oscar kazandığı gece mesela. Herkes sabaha karşı Oscar törenini izlemek için televizyonun başına geçti Kore’de.
Gençler hala 21 ay askerliğe gidiyor
EA: Yani K-Pop’u ayıplayacak bir kesim yok mu orada?
CH: Yok asla. O muhafazakârlık bu muhafazakârlık değil abi. TV’de görüp “neden makyaj yapan erkek var orada ya” diye sorulan dönemleri geçtik. Eşcinsellik hala Kore’de garipsenilen bir durum olabilir ama eşcinsel ünlüler az değil. 90’lılar eşcinselleri garipsemiyor
Kore aşırı derecede özgürlükçü tarafı olan bir ülke, insan haklarından taviz vermiyor kimse. “Burası benim sınırlarım dokunamazsın” diyerek çizgiyi çekebiliyorsun, Anayasa da bu güvenceyi veriyor ama hala genç Koreliler zorunlu askerliğe gidiyor 21 ay boyunca, bu insan haklarını ayaklar altına alan bir şey. Bedelli gibisinden bir seçeneğin de yok. Sağlıklı ve genç isen 21 ay gitmek zorundasın
K-Pop 91 den beri sektörel olarak var olan bir şey ama 2000’lerin başlarında devlet buna kültür unsuru olarak destek vermeye başladı. bu sadece K-Pop olarak değil film, dizi veya kültür-sanatla ilgili herhangi bir şey hükümet tarafından destek görmeye başladı. K-Pop da öyle.
EA: Anladığım kadarıyla müthiş bir özgürlük alanı var orada öyle mi? Devlet destekli ise hiç sınırlaması da yok mu?
CH: Hayır buna daha çok ekonomik ve kar odaklı bakıyorlar aslında. Bu müthiş bir para kaynağı Bir sene boyunca K-Pop’un Kore’ye getirdiği para, 4 kere olimpiyat düzenleyip kazanacağın paraya eşdeğer.
O kadar özgür müyüz? Bilemiyorum. 2015’te bir cumhurbaşkanımız vardı azledilip hapse girdi yolsuzluktan. Onun bir kara listesi ortaya çıktı. “Şu yönetmene şunu çektirmeyin buna 1000 kişiye yakın sanatçı bu listeye girmiş destek almasınlar diye hala da böyle şeylerle uğraşan bir ülkeyiz aslında biraz hep muazzam gibi görünüyor olabilir ama daha birkaç sene önce böyle bir şey yaşadık
EA: Yanlış hatırlamıyorsam Bong Joon Ho da o listedeydi.
CH: Evet evet o da o kara listedeydi! Muhafazakarların iktidarında öyleydi. artık değil. Ama söylemek gerekir ki K-Pop.bu siyaset sarmalının dışında tamamen.
Erkek sanatçı makyaj yaptığı için eşcinselliği özendiriyor deniyor da, Kore’de böyle bir algı olduğunu düşünmüyorum. Yapımızda yok belki de. Televizyon dünyasının dışında öyle makyaj yapan erkek çok yok açıkçası. Ama yapanlar da çok garipsenmiyor.
EA: Türkiye’de birçok Kore hayranı, oranın yemekleriyle, dizisiyle, kıyafetleriyle, müziğiyle haşır neşir oluyor. Orada bir hayat kurmak istiyor. Sen ise bunun tam tersini yapıyorsun.
CH: Ben Akdeniz insanı olduğumu düşünüyorum. Kore çok bunaltıcı bir yer benim için. İki sene önce bir kasım ayında Kore’ye gittik kız arkadaşımla, Gülce bayıldı oraya. Ama ben çok sıkılmıştım. Kurallara bağlı olma tutkusu beni sahiden geriyor. Bir Türk’ün oraya alışması cidden zaman alır.
EA: Orada idol olmak isteyenler olamaz mı? Türkiyeden gitmek isteyen biri ne kadar başarılı olabilir Kore’de?
CH: Pek mümkün değil. K-Pop hala Korelilerin işi. Çok ırkçı bir yaklaşım var bu konuda. Çinliler, Taylandlılar da var ama Korelilerin işi gibi gözüküyor. Tabii ileride kırılabilecek bir şey bence.
Kore zaten kendi içine kapalı bir kültür. Amerikan dizileri belki biraz. Ama Türkiye’deki gibi Netflix’e rağbet yok. Çünkü Kore’de kendi ürettiğimiz kültürü tüketiyoruz biraz. Kore filmleri kore dizileri izleniyor. Batı kültürüne karşıtlık ben çocukken çok belirgindi, böyle bir atmosfer vardı.
EA: Peki bu kadar içine kapalı bir kültür nasıl bir kültür imparatorluğu kurabildi?
CH: Kore kültürünün bu denli yayılmasına katkıda bulunan en büyük etken internet hızı. 98’de ADSL’e geçtik biz. Kore’de oturduğun yerden belediye internetine bağlanarak 200 gb bir dosyayı 2 saniyede indirebiliyorsun. Bugün Türkiye’de kullandığım interneti biz 15 sene önce Kore’de yetersiz buluyorduk.
Neslihan Dalga: Kore dizilerini ilk TRT’de izledim.
Neslihan dalga 22 yaşında, Boğaziçi Üniversitesi’nde Edebiyat okuyor. Birçoğu gibi o da Kore kültürüyle lise yıllarında, TRT’nin Kore dizileriyle dolu gündüz kuşağında tanışmış. Son zamanlarda ebeveynlerin K-Pop konusunda endişeye sürüklenmesinin sebebi olarak medyada kötüleyen yazı ve haberleri işaret ediyor.
ND: Lisedeyken Amerikan dizilerinin kaoslu karmaşık havasından ziyade Kore dizilerinin kargaşadan uzaklaştıran sakinleştiren dizilerini seviyordum. 16 Bölümlük dizileri izleyip mutlu oluyordum onlar biraz romantik oluyorlardı zaten. İlk karşılaşmam şöyle oldu; çok ünlü bir Kore dizisi vardır ismi “Boys Over Flowers” diye. Bu diziyi TRT Çocuk dublajla “Yaban Çiçeği” ismiyle yayınlıyordu, onlara denk gelmiştim. Konusu da şuydu: okuldaki bir grup tarafından zorbalığa uğrayan bir kız o grup içinden birine aşık oluyor.
Tabii sonra internetten izlemeye başladık. Diziyi izlerken yanlarda da ona benzer diziler çıkıyor da onları izlemeye başlıyorsun. Hayran sayfalarında, lisede ortam oluşuyor.
Ama lisede hiç K-Pop’la ilgilendigimi hatırlamıyorum.
EA: K-Pop’la nasıl tanıştın peki?
ND: Yine bir dizi izliyordum ben aynı zamanda bu arada genelde kar şarkıcıların çoğu oyunculukta yapıyorlar yani şimdi şarkıcılar çok sevildiği için muhtemelen dizinin tutulması için de böyle şarkıcıları eğitip oyuncu da yapıyorlar
Derken Twitter’da o da aynı benim gibi Kore dizileri izleyen biriyle tanıştım. O dizilerden birinde oynayan bir sanatçının şarkılarını kliplerini attı, çok hoşuma gitti ve dinlemeye başladım. Müzikleri akılda kalıcıydı.
“Dünyanın en apolitik görünümlü grupları zorunlu askerlik yasası yüzünden dağılıyor.”
Bu ekipler albüm çıkardıklarında o şarkılarla bitmiyor olay. 2-3 hafta boyunca genelde her gün performans yayınlıyorlar fanların izlediği YouTube üzerinden. Kareografisi şusu busu paket halinde geliyor. Hayranlar çılgınca bugün hangi kıyafetleri gidecekler nasıl bir performans sergileyecekler diye bekliyor.
Türkiye’de ve dünyada uzunca bir süredir ilk üçte BTS, Blackpink ve EXO var
EA: Heh EXO’yu biliyorum!
ND: Onlar bitiyor artık ama. Grup dağılmak üzere çünkü üyelerinden 3 kişi askerliğe çağrıldı. İki sene askerliğe gidecekler pek bir şey beklenilmez artık o gruptan.
Aralarından biri evlendi çocuk yaptı falan… askerlik başladıktan sonra bu grubun bir araya gelmesi tekrardan imkansız oluyor; yaşları yakın olsa da hepsi aynı yaşta değil bir de. falan artık kariyerleri çok devam etmez gibi. Dünyanın en apolitik görünümlü grupları zorunlu askerlik yüzünden dağılıyor. Hiçbir istisna da uygulanmıyor.
“İslamcı yazarların K-Pop hakkında yazdıkları yüzünden bu karşıtlık arttı.
EA: Hayran Kitlesi Türkiye ortalamasının üzerinde mi sence?
ND: Olabilir, Asya ülkelerinde özellikle çok rağbet görüyor. Malezya’da mesela. Tabii onlarda kültürel benzerlik de vardır ama asıl önemlisi öpüşme sahnelerinin vs bulunmadığı “masum” diziler olması. İmam-Hatip Lisesi öğrencilerinin çok hayranı olduğu söylenir ya, bence bununla alakalı biraz.
EA: Ülkede neden belirli bir kesim tarafından bu kadar tepki görüyor?
Eleştirilerin bu kadar patlama yapmasında İslamcı yazarların konu hakkında yazdıkları, yayınlanan haberler çok etkili oldu. Yoksa ebeveynler bu kadar hassaslaşmazdı. Ama ben akıllarına islamcı köşe yazarları giriyor diye düşünüyorum. Çok haber çıktı bu konuda. Ben Google Alert oluşturduğum için habire geliyordu telefonuma. K-Popun cinsiyetsizleştirme projesi falan.Televizyon izlemiyorum pek ama kimbilir orada ne haberler döndü. Bu karşıtlık medya kaynaklı yani.
EA: Nasıl gelişti bu süreç?
ND: Türkiye’de son zamanlarda cinsiyet eşitliği konusunda büyük tartışmalar dönüyor. Endişe duyulan birçok konu var adeta bir savaş veriliyor. K-Pop da o açılan cephelerden biri. Şu an gündemde İstanbul Sözleşmesi var mesela. O konuyu neden tartışıyorlarsa bunu da o yüzden tartışıyorlar.