HDP deyince, “çözüm” deyince, bazı çevrelerin tepki katsayısının yükseldiğini biliyorum. Ne kadar kızarsak kızalım, sorun ortada duruyor ve çözüm bekliyor. Dünkü HDP Kongresi, önyargıların ağır bastığı bir ortamda gerçekleşti. Önde gelen birçok ismi hapiste olan, 6 milyon civarında seçmenin oyunu alan partinin kongresinden çıkan mesajlar, ülkemizin siyasi geleceği açısından nasıl yorumlanabilir? Yeni Eşgenel Başkan Prof. Mithat Sancar, kamuoyunun epeyce yakından tanıdığı bir siyasetçi.
Mardinli bir Arap ailenin çocuğu (ve Aziz Sancar’ın kuzeni) olan Mithat Sancar, 2000’li yılların başında ABD’nin Irak’ı işgaline karşı Ortadoğu ülkelerinin aydınlarıyla buluşmak ve dayanışmak amacıyla oluşturduğumuz “Doğu Konferansı” ekibinin içindeydi. Birlikte Mısır’a, Suriye’ye, İran’a, Lübnan’a, Ürdün’e gittik.
Sancar, Taraf gazetesinden Gülen Cemaati’nin “komplo”suna birlikte tepki göstererek ayrıldığımız ekibin de içindeydi. Akil İnsanlar Heyeti’nde de görev aldı. İnsan hakları ve çatışma çözümleri konusunda uzmanlaşmış bir akademisyen olan Sancar, şiddetin yanında durmadı ve silahı çözüm olarak görmedi.
Dört ülkeye yayılmış olan Kürtler içinde; Türkiye Kürtleri, gelişmişlik düzeyleri, örgütlenme ve siyaset yetenekleri, ekonomik ve entelektüel güçleriyle, her şeye rağmen etkili ve ilginç bir konumdalar. HDP, işte bu konumu temsil edebildiği ve savunabildiği oranda başarılı olabilir.
Silahların susması
Mithat Sancar’ın etkin bir pozisyona gelmesiyle, HDP yeni bir döneme geçebilir, geçebilmelidir. Bu yeni dönemdeki temel beklenti, ilk adımda, Türkiye’de silahın susması olacak. PKK’nın Türkiye’ye yönelttiği silaha son vermesi ve silahlı güçlerini bu topraklardan çekmesi tayin edici olacak.
Türkiye’de bir adım atılması, Suriye’de tırmanan gerilimin çözüme kavuşmasına da katkı sağlayabilir. PYD/YPG’nin Türkiye’ye yönelik bir tehdit olmaktan çıkması, dengeleri değiştirebilir. Çözüm Süreci’nin kırılmasından bu yana yalnız Türkiye değil, bölge bütünüyle bir kaosa sürükleniyor…
Bölgedeki ülke ve topluluklar birbirine girdikçe, ABD’nin ve Rusya’nın hareket yeteneği ve inisiyatifi artıyor. Mithat Sancar, birikimli bir isim. Umarız silahın ve şiddetin son bulması konusunda etkin bir tutum sergileyebilir. Tabii, silahlar konuşurken sivil siyasetin pek yönlendirici bir etkisi olamıyor.
HDP’nin siyaset yollarının tıkanmaması için, başta HDP olmak üzere bütün tarafların özenli, gerçekçi, mantıklı ve sakin bir yol izlemesinde yarar var. Mithat Sancar ve Pervin Buldan’a iyi şanslar diliyorum.