Ana SayfaYazarlarSiyaset militarize oluyor...

Siyaset militarize oluyor…

 

Güne Türk Tabipler Birliği yöneticilerinin gözaltı haberiyle başladık. Afrin operasyonları nedeniyle sosyal medyada yazan 311 kişinin gözaltına alındığını, İçişleri Bakanı açıkladı. (Resmi rakamlara göre, operasyonda 600 civarında YPG/PKK'lı öldürüldü.)

 

Afrin operasyonunun, bir yıl önce yapılan (asıl olarak DEAŞ'ı hedef alan) Fırat Kalkanı harekatına göre daha sıkıntılı olacağı tahmin ediliyordu.

 

Batı, DEAŞ'la PKK/YPG'yi aynı düzeyde görmüyor. Hatta, PKK/YPG, DEAŞ'a karşı olumlu bir seçenek olarak kabul ediyor. Türkiye'de bu operasyonu onaylamayan bir iç birikimin var olduğu da açık.

 

Zor zamanlarda, demokrasiyi korumak kolay değildir. Hele bizdeki gibi özürlü bir demokrasi söz konusuysa, işler içinden çıkılmaz hal alabiliyor.

 

Bu ortam, siyasetin dilini, militarist bir dile, şiddet diline dönüştürebiliyor. Bunun başını iktidar sözcülerinin çekmesi, yargıyı, emniyeti ve bürokrasiyi etkiliyor. Siyaset meydanlarında damgalanan isimler, kurumlar; polisin, yargının hedefi haline geliyor.

 

Furkan Vakfı'na operasyon başlayınca, kafalarda şüpheler beliriyor. 16 Nisan'daki anayasa referandumuna "hayır" diyen, son operasyonu eleştiren bir İslami vakıftan söz ediyoruz. "Yine bir siyasi operasyon mu?" diye soranlar çoğalıyor.

 

Bu tırmanışın birkaç temel sebebi var. Sebeplerden biri Kürt meselesi. Bu sorun, PKK'nın silah bırakmasıyla, kimlik haklarının kabulüyle, demokrasiyle çözülmesi mümkünken, bu yol, çözüm istemeyen güçler tarafından dinamitlendi.

 

İçerdeki çözümsüzlük dışarı sıçradı. Suriye ve Irak'taki Kürtlerle olan ilişkiler de olumsuz etkilendi. Afrin operasyonu, bir anlamda sorunun askerileşmesinin yansıması olarak gündeme geldi.

 

Başkanlık Sistemi’ne geçiş süreci de gerginliği artırıyor. Bütün yetkilerin tek elde toplandığı bir sisteme geçtik. Ancak yüzde 50 artı 1 oya gerek bulunuyor. Ülkenin yaklaşık yarısı ise parlamenter rejime dönmekten yana.

 

2019'a gidilirken, her şey bıçak sırtında. Afrin operasyonunun, ilçe kongrelerinde bile muhalefetle polemik alanına dönüşmesi, yaklaşan 2019 kriziyle de ilgili.

 

Siyasetin dilinin militarize olması; sorunların diyalogla, kurumların harekete geçirilmesiyle çözülme olanağını ortadan kaldırıyor. Siyaset alanını savaş alanına çeviren yaklaşımlar, siyaseti yok ediyor.

 

Militarize olmuş bir siyasetle sorunların üstesinden gelemeyiz Konuşabilen, tartışabilen, birbirine tahammül edebilen aktörlerle çözüm üretebiliriz.

- Advertisment -