MHP “cezalardan indirim yapılması”nı öngören bir af taslağını Meclis’e sundu. Bu girişimin içeriğinin, “adli tutuklu ve hükümlülere” yönelik olduğu açık. Kapsam dışında bırakılan maddeler arasında “terör suçları” başta sayılıyor.
Ancak, “terör suçu” tanımı, Terörle Mücadele Kanunundaki hükümler nedeniyle düşünce ve ifade özgürlüğünü de hedef alabiliyor.
1993’te Abdullah Öcalan'la yaptığım söyleşi nedeniyle, “Terörle Mücadele Kanununu ihlal etmek”ten yargılandım. Teröristlikle suçlanan bir kişiyle sırf gazetecilik mesleğim gereği söyleşi yaptığım için “terör suçu”ndan mahkum oldum. Kanun nezdinde “terörist” sayılıyordum. Cezamı çekmeye hazırlanırken dönemin Başbakanı 12 Eylül darbesinde birlikte hapis yattığımız Bülent Ecevit geçmiş olsun demek amacıyla aradı. Üzüntülerini belirtti. Ben de “Üzülmenize gerek yok sayın Ecevit, bir küçük kanun değişikliğiyle, hapse girmekten kurtulurum” dedim.
Gazeteciler Cemiyeti yönetimindeydim. “Yazı İşleri Müdürlerinin Cezalarının Ertelenmesine İlişkin Kanun”a yazarlar ve çizerleri de ekleyerek Ecevit'e gönderdik. O zaman DSP-MHP-ANAP koalisyonu vardı. Ecevit, Bahçeli'nin onayını almıştı. Biz de Mesut Yılmaz ile görüştük. Söz konusu kanun Meclis'ten çıktı, benim durumumda olan gazetecilerin cezaları ertelendi. Hapse girmekten kurtuldum.
Aynı dönemde konuşmaları nedeniyle ceza alan Necmettin Erbakan ve Tayyip Erdoğan kanun kapsamı dışında bırakıldı. Haksızlığa uğradılar. Anayasa Mahkemesi “eşitsizlik” gerekçesiyle onları da kanun kapsamı içine aldı.
Sonuçta, bir anlamda “af” sayılan bu değişiklik, şüphesiz siyasi nitelikteydi.
1974’te CHP-MSP koalisyonu tarafından çıkarılan genel affın esas amacı da 12 Mart 1971 darbesinin yol açtığı yaraları sarmaktı.
Af ve devlete karşı suçlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, "Af ancak devlete karşı suçlar için çıkarılabilir” yaklaşımını, bu arka planı düşünerek değerlendirmekte yarar var. Eğer siyasi irade bir dönemi geride bırakmak istiyorsa toplumda da geçmişin yaralarını sarıp yeni bir sayfa açılmasına yönelik istek varsa, af anlamlı hale gelebilir.
MHP'nin girişimi, bu hedefi içermemekle birlikte, af meselesini gündeme getirmesi nedeniyle bir başlangıç olabilir. Bir vesile olabilir. Türkiye, bir askeri darbe girişimini püskürttü. Güneydoğu’daki terör ve şiddet ortamı, yıllardır, ülkenin barışa ulaşabilmesine engel oluyor.
Şimdi, af ya da cezaların hafifletilmesi yoluyla, bir beyaz sayfa açmayı gündemimize alabiliriz. Olabildiğince çok yönlü ve sakin şekilde düşünerek bir çözüm aramak gerek.