IŞİD, Suriye ve Irak'ta büyük bir yenilgi içinde, toprak kaybediyor.
Atatürk Havaalanında gerçekleşen saldırıdan önce, IŞİD ile mücadele konusunda çalışan üst düzey bir yetkiliye bunun Türkiye'yi nasıl etkileyeceğini sordum.
Cevabı olacaklara dair bir öngörü içeriyordu.
"IŞİD toprak kaybediyor, evet. Ancak bu IŞİD'i daha az tehlikeli bir hale mi getiriyor? Hayır. Aksine, IŞİD kaybettikçe daha ciddi bir güvenlik riski oluşturuyor."
Sahada kaybeden IŞİD daha da vahşileşiyor ve bu durumun müsebbibi olarak gördüğü ülkelerden biri olan Türkiye'yi cezalandırmak istiyor.
Atatürk Havaalanında gerçekleşen saldırının motivasyonunu açıklayacak en makul senaryo şu anda bu gibi görünüyor.
Türkiye'nin İsrail ve Rusya ile ilişkilerini geliştirmesinden hemen sonra gerçekleşen bu saldırı, ilk olarak akla bu saldırı son dönemin dış politika hamlelerine bir cevap mı sorusunu akla getirdi.
Ancak bu kadar profesyonel ve büyük bir saldırının planlanması ve uygulanması bir gün içinde gerçekleşebilecek bir durum değil. O yüzden cevabı son hafta içinde olanlarda değil, son bir ay içinde olanlarda aramak lazım.
Medyaya yansıyan iddialara göre MİT'in bundan 2 hafta önce IŞİD saldırılarının artabileceği yönünde uyarıları olmuş.
IŞİD'in üst düzey liderlerinden birinin de bu tarihlerde Türkiye'de tutuklandığını hatırlatalım.
Türkiye geçtiğimiz sene içinde terörle mücadelenin bedelini daha fazla terör ile ödüyor.
PKK bölgede sıkıştıkça, metropollerde eylemlerini arttırıyor. IŞİD, Suriye ve Irak'ta kaybettikçe, Türkiye'ye daha fazla saldırıyor.