CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz Serbest TV’de yayımlanan “Hilal Köylü ile Şimdiden Seçim 2023” programına meclisteki odasından konuk oldu.
Yavuzyılmaz, kamuda çift maaş alan bürokratları tespit etmeyi sürdürdüğünü anlatırken Türkiye’nin fakirleşmesinde, kamunun zarara uğramasında “liyakatsız atamaların” temel rol oynadığını örnekleriyle anlattı. AK Parti’nin uyguladığı “yap-işlet-devret” modelini “ucube-fiyasko” olarak nitelendiren Yavuzyılmaz’ın açıklamalarında öne çıkan başlıklar şöyle:
Hortumlamanın bilançosu
Bugün bu programda açıkladığım belgelerle birlikte yolsuzlukların toplam tutarı 1 trilyon liradır. Bu 1 trilyon lirayla ortalama yapım maliyeti 500 bin lira olan dairelerden 2 milyon konutu devlet üretebilir, vatandaşına ücretsiz dağıtabilirdi. 2 milyon konut demek; her konutta 4-5 kişi yaşasa 10 milyonluk bir metropol kurmak demek. Yeni bir Ankara’yı, neredeyse yeni bir İstanbul’u konut anlamında inşa etmek demektir. Vatandaşın hakkı olan bu para AK Parti döneminde hortumlanmış durumda.
İnternetteki kesintinin nedeni: Çift maaşlı bürokratlar
Bürokrasideki liyakatsizlik yüzünden kamu sürekli zarara uğratılıyor. İnternette yaşanan kesintilerin kaynağı bile bürokrasideki kötü atamalardır. Bakın bir örnek: Türk Telekom’un TT Mobil adında bir mobil internet şirketi var. Bu şirketin yönetim kurulu başkanı da burada part-time çalışıyor. Çünkü yönetim kurulu başkanı aynı zamanda Karayolları’nda genel müdür: Abdülkadir Uraloğlu. Yani bizim çift maaşlı, çok maaşlı dediğimiz sınıfa giren AK Partili bürokratlardan biri. Türkiye gibi geniş bir karayolu ağına sahip ülkede 24 saat ara vermeden karayollarıyla ilgili çalışma yapması gereken karayolları genel müdürü aynı zamanda TT Mobil’in yönetim kurulu başkanı. Hal böyle olunca da internet doğru düzgün çekmiyor, yatırımlar yapılmıyor. O ve benzeri bürokratlarla doldurulmuş olan Telekom’un internet hizmeti vermesi sıkıntılı. Sadece Türk Telekom’da da yaşanmıyor bu durum.
“Türkiye’deki ucube yap-işlet devret modeli”
Türkiye’de AK Parti tarzı yap-işlet-devret modeli uygulanıyor. Dünyada bu tarzın başka bir benzeri yok. Ucube bir model bu. Dünyada devlet projeyi çiziyor, sonra şirketleri ihaleye çağırıyor, “alın bu projeyi, bana fiyat verin. Projenin masrafını siz üstleneceksiniz. Ben size para vermeyeceğim. Ama, karşılığında işleteceksiniz. En kısa sürede köprüyü kim kamuya devredecekse ona işi veririm” diyor. Ama Türkiye’de AK Parti tarzında şirkete iş veriliyor, şirkete araç geçiş garantisi veriliyor, “arzu ettiğin kadar araç geçmezse köprüden ben sana onun farkını dolarla ödeyeceğim” deniyor. Tam bir ucube. Tam bir fiyasko.
Hazine’deki kara delik, Zafer Havalimanı: Hata payı yüzde 98
Zafer Havalimanı’nın 2022’deki zarar karnesini çıkardık. 2022’de bu havalimanında Hazine’nin şirkete garanti ettiği toplam yolcu sayısı 1 milyon 317 bin 733. Bu arada da bu rakam nerdeyse Kütahya, Afyon, Uşak’ın nüfusunun toplamı. Böyle bilimselliğe aykırı bir garanti rakamı var. Peki gerçekleşen yolcu sayısı kaç? 24 bin 851. AK Parti’nin hata payı yüzde 98. Şirkete nerdeyse yolcu uçmadığı halde ödenen para 6 milyon 847 bin 676 avro. Bugünkü kurla 138 milyon lira. Ve 2012-2022 yılları arasında bugüne kadar Zafer Havalimanı için ödenen para 59 milyon 676 bin avro. Ama havalimanının yapım maliyeti 50 milyon avro. Havalimanı ne zaman kamuya devredilecek? 2044 yılında. 22 yıl sonra yani. 22 yıl boyunca bu hata payıyla Zafer Havalimanı devam ederse, şirkete ödenecek para nerdeyse uçak inmediği-kalkmadığı halde, yolcusu bulunmadığı halde, bir terminal binası ve pistinde otlar bitmiş olan bir havalimanı için ödenecek para 208 milyon avro. Maliyeti 50 milyon avro. Yani bu parayla 4 tane Zafer Havalimanı yapılabilirdi. Hiç yolcusu olmayan bir havalimanından bahsediyorum. Böyle dehşet verici bir durumla karşı karşıyayız.
Yavuzyılmaz’ın konuk olduğu programın tamamı için: