Depremin üçüncü günü yeniden Maraş’tayız. Maraş’ta kentte her yerde ateş yakıyorlar çünkü hava çok soğuk. Dolayısıyla kentte duman kokusu, inşaat tozu kokusu ve enkazların yanından geçerken ceset kokusu yükseliyor.
Kahramanmaraş’taki enkazlardaki AFAD çalışmalarında izlenen yöntem şöyle:
Önce enkazların olduğu bölgeye termal kameralar gönderiliyor. Termal kamerada yaşam belirtisi alabiliyorlarsa, kamera kırmızı gösteriyorsa bu kez ses aşamasına geçiyorlar.
AFAD ekipleri yaşam belirtisi aldığı enkazın başına gidiyor ve ‘sesimi duyan var mı?’ diyor bu kez. Eğer bu soruya cevap gelmiyorsa termal kameradaki yaşam belirtisine rağmen müdahale etmiyor ve bir yan binaya gidip aynı işlemi tekrarlıyor, ta ki hem termal kameradan yaşam belirtisi hem de ses alana kadar. O zaman çalışmalara başlıyorlar.
Enkazların başında akrabalarıı bekleyen depremzedeler bu yöntemi şiddetli bir şekilde eleştiriyor: “50 saat geride kaldı, enkazın altında yaşıyor olsa bile sesini çıkartacak mecali mi var bu saatten sonra.”
Ama enkaz sayısı çok ve müdahale edecek ekip sayısı az.