Başbakan Binali Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde medya temsilcileriyle bir araya geldi. Olağanüstü hal uygulamasının süresinin ayın 19'unda dolduğunu hatırlatan Yıldırım, "Prensip olarak bizim hükümet olarak kararımız, MGK'ya uzatılması yönünde teklif götürmek" dedi.
Yıldırım, OHAL uygulamasının ne zaman biteceğine yönelik herhangi bir takvim ise olmadığının altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişimi sanığı eski astsubay Gökhan Güçlü'nün "kahraman" anlamına gelen İngilizce "hero" yazılı tişörtle duruşmaya gelmesine değinen Yıldırım, şunları söyledi:
"Aslında göğsünde kahraman değil alnında hain yazıyor. Ben katilim, alçağım diyor aslında. Bu, bir anlamıyla suçun itirafıdır, bir anlamıyla meydan okumadır. Neresinden bakarsanız bakın bu, sadece müşteki olanların değil milletin tamamının öfkesini kabartan bir tutumdur. Bunun özellikle yapıldığı kanaatindeyim. Maalesef yine o akıl, yeni bir arayış içerisinde, bu davaları tartışılır hale getirmek ve bu şekilde bu canileri kurtarabilmeyi ümit etmektedir."
"TALİMAT VERDİM, ARAŞTIRILACAK"
Benzer olayların yaşanmaması için sanıklara tek tip kıyafet giydirilmesine yönelik tartışmalara da değinen Yıldırım, tek tip giysinin adil yargılamayı etkilediği konusunda dünyada bazı tartışmalar olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti:
"Adalet Bakanı'na gerekli talimatı verdim, bütün detaylarıyla konu araştırılacak ve bunun failleri ortaya çıkarılacaktır."
"ALINGANLIK GÖSTERMEYE GEREK YOK"
Toplantıda üzerlerindeki asker fotoğrafları nedeniyle tepki çeken 15 Temmuz afişleri de gündeme geldi.
Konuyla ilgili "Burada kimsenin rahatsız olacağı bir şey yok" diyen Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bizim ilk günden dediğimiz şey bellidir, 'asker kılığına girmiş teröristler', bunlar Türk Silahlı Kuvvetlerini temsil etmiyor, bunlar Türk Silahlı Kuvvetlerinin, askerin tankını, topunu, helikopterini, uçağını çalan ve bunlarla millete bombalar, mermiler yağdıran, akıllarını kiraya vermiş katillerdir. Bu kadar basit. Onun için alınganlık göstermeye gerek yok. Bu, kaldı ki çok belirli, emekli olmuş TSK mensuplarının, küçük bir grubun köpürtmeye çalıştığı bir konudur. Burada hiçbir zaman TSK falan, kimseyi hedef alma düşüncesi yoktur."
Afişlerin, o gece yaşananların unutulmaması için hazırlandığını belirten Yıldırım, eleştirilere "Vatan savunmasına karşı zaafiyet yaratmaya kalkışmasınlar. TSK'yı yıpratmaya kalkışmasınlar" sözleriyle tepki gösterdi.
"DAVET ZORUNLU DEĞİL"
Yıldırım'a 15 Temmuz gecesi Meclis'te düzenlenecek özel anma programı nedeniyle AK Parti ile CHP arasında yaşanan "davet" polemiği de soruldu.
CHP'nin alınganlık göstermesine gerek olmadığını söyleyen Yıldırım, "Oradaki toplantı, etkinlik herkese açık bir etkinlik. Bir davet zorunlu değil. Bize de böyle bir davet gelmedi ama koşa koşa gideceğiz" şeklinde konuştu.
"CHP'NİN FETÖ KARŞISINDAKİ DURUŞU SIR DEĞİL"
Darbe Komisyonu'nun "CHP'nin, FETÖ ile amaç birliği içinde olduğu" ifadesinin yer aldığı raporuna yönelik eleştirilere de yanıt veren Yıldırım, "Darbe komisyonu geniş bir rapor. CHP'nin yanı sıra MHP'nin de muhalefet şerhleri oldu. CHP'nin FETÖ karşısındaki duruşu artık bir sır değil. Geçmişte de FETÖ karşısında bir duruş sergilemediler. Bugün de öyle. Kontrollü darbe söylemi dolaylı yoldan FETÖ'yü desteklemektedir. CHP'nin FETÖ konusunda kafası sürekli karışık" diye konuştu.
"KABUL ETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL"
Yıldırım, Batlı ülkelerin 15 Temmuz darbe girişimine yönelik tavrına da tepki gösterdi. "ABD veya kimi Avrupa ülkelerinde 15 Temmuz'un anılmasına yönelik çeşitli etkinliklerde takınılan tavrı hiçbir şekilde kabul etmemiz mümkün değil" ifadelerini kullanan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Bir yandan 'özgürlükler ülkesi' diyeceksiniz, bir yandan Türkiye'ye insan hakları, özgürlükler konusunda sürekli eleştirilerde bulunacaksınız, diğer taraftan da bir ülkenin geleceğini yok etmeye çalışan alçak bir kalkışmanın, darbenin arkasında olanları eleştiren, bunu uluslararası kamuoyunda bilinir hale getirmeyi hedefleyen bu çalışmaları engelleyeceksiniz. Bu, tamamıyla samimiyetsizliktir."
"103 BİN 844 KİŞİ KAMUDAN ATILDI"
Başbakan Yıldırım, kamudaki FETÖ soruşturmalarına yönelik şu bilgileri verdi:
"Bugün itibarıyla memuriyetten uzaklaştırma alan 38 bin 202, memuriyetten çıkarma 103 bin 844, toplam 142 bin 46. Bu arada 34 bin 320 kişi de iade edilmiş, ayrıca hakkında işlem yapılan şüpheli sayısı 168 bin 796, (OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonuna) itiraz başvuru sayısı 296 bin 350. Burada mükerrerlik olabilir, valiliğe de itiraz etmiş olabilir, Bakanlığa da Başbakanlığa da itiraz etmiş olabilir. Bunlar tasnif edilecek."
"DARBE BAŞARILI OLABİLİRDİ"
Yıldırım, 15 Temmuz gecesini kastederek, "Biz o gün, 'Ölmek var dönmek yok, ya bizi alırlar ya da biz onları alırız' dedik" dedi ve şöyle devam etti:
"Bu kararı Cumhurbaşkanımızla verdik. Bu darbe başarılı olabilirdi, ne zaman başarılı olabilirdi? Cumhurbaşkanını da bizi de ortadan kaldırırlarsa başarılı olabilirdi. Bu kadar açık söylüyorum. Bizde bu kararlılık vardı."
Kaynak: NTV