Muhalefet partileri arasında ziyaret turları devam ediyor. Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu ziyaret etti. Görüşmelerin ardından yapılan ikili basın açıklamalarında gündem yeni anayasa ve Boğaziçi eylemleriydi.
Kılıçdaroğlu: “Mevcut anayasaya uymayan bir kişinin davetine nasıl güveneceğiz?”
“Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Belli konularda farklı düşünebiliriz ama ortak çabalarımız var. Türkiye’nin gerçek gündemi aslında pahalılık. Türkiye’nin bu kutuplaşmadan çıkması lazım. Bu tartışmayı başlatabilmeniz için öncelikle var olan anayasaya uymanız gerekir. Biz mevcut anayasaya uymayan bir kişinin davetine nasıl güveneceğiz? AYM’nin kararlarının uygulanmadığı bir ülkeyiz biz.
“Hak arama ve adalet kavramı üzerinden yeni bir düşünceyi, zihniyet değişikliğini gerçekleştirmek zorundayız. Erdoğan bunu kabul eder mi? Edeceğini sanmıyorum.
“Rektör akıllı bir adamsa istifa eder”
“Bütün evlatlar bizim evlatlarımız. Çok iyi koşullarda yetişmelerini isteriz. Atama doğru değildir. Orada hocalar, öğrenciler, mezunlar karşı çıkıyor. Kimse rektörle çalışmak istemiyor. Olmuyorsa ayrılırsınız, gerginliğe ortam hazırlamazsınız. O görevde olmak ne katacak size? Herkesin reddettiği bir görevde olmak size ne katacak? Hepimizin oturup sağduyu ile düşünmesi lazım. Öğrenciler ne yaptılar Allah aşkına? Toplantı ve gösteri yaptılar. Anayasal hak. Bir büyüklük yap, ayrıl. Yarın çocukların yüzüne nasıl bakacak? Bu çocuklara ben memleketimizin evlatları dedim. Terörist diyorlar, suç. Bir kişinin terörist sayılabilmesi için mahkeme kararı lazım. Dava açılırsa tazminat ödemek zorundalar. Gençler bazen bizim düşündüğümüzden aşırı hareketler de yapabilirler. Bizim bunu anlayışla karşılamamız lazım. Rektör akıllı bir adamsa istifa eder. Hırslı bir adam değilse görevi bırakır. Çoluk çocuğuna hesap vermek için ayrılır.”
Akşener: “Gençlerimize aramıza hoş geldiniz diyorum”
“31 Mart’a giderken Erdoğan, çiftçiye, esnafa, kendine oy vermeyenlere bize zaten terörist diyor. En son genç arkadaşlarıma da terörist dedi. Ben gençlerimize aramıza hoş geldiniz diyorum.”
“Türkiye’de ilginç bir şey oluyor. Boğaziçi rektör ataması. Kim bu adam aday adayı. AK Parti bu arkadaşı vasıflı bulmamış aday yapmamış, seçtirmemiş. Yıllanmış köklü bir üniversiteye bu arkadaşı rektör atadılar. O üniversitede hiç mi AK Parti’ye destek veren hoca yok. Boğaziçi Üniversitesi’ni kazanmış çocuklar orada okuyor. Hocasıyla, öğrencisiyle kimse istemiyor. Fikirlerini söylediler. Dün itibariyle o gençler terörist oldu.
“Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, ‘terörist’ ilan edildi. Kimin tarafından terörist ilan edildi? Bu ülkenin Cumhurbaşkanı tarafından. Bunu çok yanlış, çok sakıncalı bulduğumu ifade etmek isterim. İçlerinde provokatör varsa yakalayın. Ne işiniz var sizin? Dedikodu yapmanın dışında. Böyle bir şey olabilir mi? Devlet yönetmek ciddiyet ister, cıvıklıktan kaçınılması gerekir.
“Umutsuz olmayın bu günler de bitecek. Bu arkadaşlar gidecek. Bu dille bu davranış biçimiyle ülke yönetmek de mümkün değil. Gencecik çocukları siz terörist ilan edemezsiniz bu cıvıklıktır.
“Ben 80 öncesi dönemde öğrenciydim. Sayın Erdoğan’ın da yaşı var ama o top oynadığı için o dönemi bilmez. Ben içinden geldim. Gençlerin sinirleriyle oynamak doğru değildir. Kaos çıkarmayı marifet bilenlere sesleniyorum, bu kaosu yönetemezsiniz.
“Yeni anayasayla ilgili Erdoğan’dan sonra takip ettim herkes başka bir şey söyledi. Meclis Başkanı başka söyledi, Bahçeli başka söyledi, en minik ortak Perinçek çok başka bir şey söyledi. Burada yeni Anayasa gibi bir anlatım var. Bugün Sayın Cumhurbaşkanının yaptığı işler eski sisteme göre hukuk dışı. Sıfırdan Anayasa yapmak gibi bir iddia ise bu ikinci cumhuriyetin kuruluşudur ki bununla ilgili bir bilgi almamız gerek. Sayın Erdoğan bunu söyleyip ortada bir hazırlık yok, bir yün yumağı attılar, milleti birbirine dolaştırıp; çiftçinin, esnafın, annenin derdinin konuşulmadığı bir süreç olarak yorumluyorum.”
Babacan: “Zaten uymadığınız bir metni değiştirmenin ne anlamı var?”
“AYM diyor ki kararlara uyulmalıdır. Bu ne demek, şu anda AYM’nin kararlarına uyulmuyor demek. Geçenlerde yaşadık, AYM bir karar aldı alt mahkeme uymam dedi. Erdoğan da hak verdi. Bunlar bu gücü nereden alıyor onu da görmüş olduk. Zaten uymadığınız bir metni değiştirmenin ne anlamı var?
“Türkiye’de şu an derin bir işsizlik sorunu var. Ev gençleri diye bir sorun var. Yoksulluk intiharları var, gelir dağılımı iyice bozuldu. Hükümetin yapması gereken bunlara çözüm üretmek. Biz yapıyoruz bunu. Uymayacakları bir anayasa yapmanın ne anlamı var. Şu iktidar ortakları bir kendi aralarında anlaşsınlar ne isteyip istemediklerine bir karar versinler.
“Hükümetin haftanın düşmanları panosu var. Çözüm üretemedikçe haftanın düşmanını ilan ediyorlar.”
Karamollaoğlu: “Sayın Erdoğan o sözlerine bir daha baksa iyi olur”
“Sayın Erdoğan’ın geçmişte söylediği sözler var. Gençlere ‘her türlü baskıya direnin’ diyor. O sözlere bir daha baksa iyi olur.”