Bugün (24 Ekim) BBC Newshour’a konuk olan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İlnur Çevik, “Büyükelçiler sınırdışı edilecek mi?” sorusuna “Doğrusu bilmiyorum, Erdoğan çok kararlı ve Türkiye’nin hakarete uğradığı düşüncesinde” yanıtını verdi, Türkiye dışında başka Avrupa ülkelerinin de AİHM kararlarına uymadığını ileri sürdü.
Yaşananların “Görülmemiş bir durum” olduğunu defalarca vurgulayan Çevik’e sunucu “Peki Avrupa Konseyi kurucu üyesinin AİHM kararını yok saymak görülmüş şey mi” sorusuna, diğer ülkelerin de AİHM kararlarını yok saydığını ileri sürerek cevap verdi.
Röportajdan bir bölüm şöyle:
Çevik: “Bu meseleye karışmış ülkelerden bu büyükelçiler, ülkelerine danışmayıp kendi başlarına hareket etmişlerse… bu çok garip olur. Dahli olan ülkeler çıkıp konuşmalı.”
Sunucu: Yani 10 büyükelçinin kendi başlarına hükümetlerine danışmadan böyle bir şey yapmayacağını rahatlıkla varsayabiliriz. İki yıl önce Osman Kavala’nın makul bir şüphenin olmaması gerekçesiyle derhal serbest bırakılmasına dair AİHM’de alınan karara dikkat çekiyorlar. Basitçe Türkiye’nin bu karara uymasını söylüyorlar”
Çevik: Bu daha önce başka bir yerde karşılaşılmış bir şey mi? Hiç NATO ülkesinde böyle bir şey yaşandığını duydunuz mu?
Sunucu: Peki Avrupa Konseyi’nin kurucu üyesi, AİHM kararlarının uygulanmasını öngören bir ülkenin böyle bir kararı görmezden gelmesi görülmüş bir şey mi?
Çevik : Daha önce böyle ülkelerin kesin kararları yok saydığı hiç olmadı mı geçmişte? Yani, bu meşrudur ya da bizim yaptığımız budur demiyorum ama, diğer ülkeler de benzer şeyler yaptı?
Prof Dr. Ayşe Buğra: 10 büyükelçinin mektubundan önceden haberdar değildim, iyi niyetli bir girişim olarak yorumluyorum
Osman Kavala’nın eşi olan Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden Prof. Dr. Ayşe Buğra, “Eşinizin Gülen ve örgütüyle teması var mıydı” sorusunu “Hayır, hayır. Aslında bürokrasi ve yargı içindeki artan güçlerini açıkça eleştiren bir tavırdaydı” sözleriyle yanıtladı.
Röportajda Prof. Dr. Buğra’nın 10 büyükelçi mektubuna dair görüşleri de soruldu:
Sunucu: Önceden haberdar mıydınız (bu mektubun) gönderileceğinden?
Buğra: Hayır, hayır, hayır haberdar değildim.”
Sunucu: Olumlu karşılıyor musunuz?
Buğra: Yani… bunu çok iyi niyetli bir girişim olarak yorumlamaya meyilliyim, Türkiye’ye karşı hak ihlali sürecinin başlatılmasını önlemek adına.”
Sunucu: Sizce tüm bu olanlar eşinizin serbest bırakılmasına yardımcı olacak mı?
Buğra: Bilmiyorum. Bu noktaya kadar çok garip, çok uzun ve çok karmaşık bir yargı süreci geçirdik.
Ve şimdi, bunun adil bir sonuca varacağına dair inancım çok az. Bilemiyorum, neyin durumun değişmesine yardımcı olacağını veya neyin zararlı olacağını. Hiçbir fikrim yok şimdi ne olacağına dair, 4 sene boyunca böyle bir sürece maruz bırakılmışken.