Vahap Coşkun
Herkes kendine yakışanı yapar
Akiller, suçluyu tespit etmek için toplanmadılar. Bu tür bir çaba, çatışmaları ortadan kaldırmaz, aksine daha da büyütebilir. Acil olan ihtiyaç, akmakta olan kanın durmasıdır.
Feryatlar gökyüzüne yükselirken…
Saldırılar, çatışmalar ve operasyonların sayısı hızla arttı. Yine birbiri ardına gençler toprağa düştü. Çocuklar yetim, eşler dul kaldı. Sevdiklerinin ölüm haberlerini alanlar fenalaştı. Cenaze başlarındaki ağıtlar arş-ı alaya yükseldi.
“We didn’t do it, some independent units did”
First, Selâhattin Demirtaş has come up with a conspiracy theory. A “Gladio” connected to the “Palace” has been pursuing a dirty war, he has declared. (...) Then, KCK Foreign Relations chief Demhat Agit has claimed that the murders were undertaken by “local forces who had got organized among themselves.”
‘Biz yapmadık, bağımsız birimler yaptı’
İlk önce Selahattin Demirtaş bir komplo teorisiyle ortaya çıktı. Saray’a bağlı bir Gladyo’nun kirli bir savaş yürüttüğünü belirtti. (...) Sonra KCK Dış İlişkiler Sorumlusu Demhat Agit, eylemin “kendi içlerinde örgütlenmiş yerel güçler”ce yapıldığını söyledi.
‘Size savaş yaptırmayacağız’
Eğer yüzünüzü PKK’ye çevirip “Senin şiddet kullanmana karşı duracağız” diyemiyorsanız, bu kullandığınız sloganların hiçbir hükmü kalmaz.
Akıl tutulması
PKK’nin böyle bir eylem yapması ve eylemi bağıra çağıra üstlenmesi, ateşkesin veya çatışmasızlığa son verildiğinin işareti olabilir. Eğer öyleyse, bu bir akıl tutulması.
Çıkış kapısı
Duyguların ayağa kalktığı bir ortamda serinkanlı kalmak zor, akl-ı selimle davranmak güç. Ancak Türkiye bunu başarmalı, sakin ve kararlı davranmalı.
A fare long grown stale
The PKK sees itself as exercising all rights and powers over the Solution Process, and it keeps emitting signals that it might renege on this act of grace at any moment. Hence it is, that whenever the Solution Process encounters any sort of problem, the first thing that the PKK can think of is resorting to arms.
Kabak tadı
PKK sürecin üzerinde her türlü tasarruf hakkını kendinde görüyor ve her an bu bağıştan vazgeçebilirmiş gibi görüntü sergiliyor. Bu nedenle süreç içinde bir problemle karşılaşıldığında PKK’nin aklına ilk olarak silah geliyor.
İktidar korkusu
Tuhaflık iki yönlü: İlki, muhalefet partilerinin adeta iktidardan kaçan bir görüntü sergilemeleridir. (...) İkincisi ve daha tuhafı, her bir muhalefet partisinin iktidar için bir diğerini işaret etmesi ve onunla kurulacak bir iktidarın ülke için daha hayırlı olacağını belirtmesidir.
Gerçeğe dönüş
Gezi Olayları sırasında Erdoğan, aldığı oya atıf yaparak “% 50’yi içeride zor tutuyoruz” demişti. O vakit, haklı olarak eleştirilmişti. Ancak Erdoğan’ı eleştirenlerin önemli bir bölümü, Kılıçdaroğlu’nun % 60’lık Blok ifadesinde herhangi bir sorun bulmadılar.
Faili meçhul değil faili malum
Faili meçhuller aslında faili meçhul değildi. “Faili meçhul cinayetlerin devletin bilgisinde olduğunu yazdım. Terörle mücadele adı altındaki faili meçhul cinayetler, devletin bilgisi dâhilinde yapılmış faaliyetler var. İsimleri bile bilinmektedir. Neden faili meçhul deniliyor anlamıyorum.”
Serhat Tuğan: Hukukun katlettiği bir hayat
Serhat, şu anda Diyarbakır D Tipi Cezaevinde yatıyor. 22 Temmuz’da hapishanedeki 25. yılını dolduracak. Dile kolay; 43 yıllık bir ömrün 25 yılını zindanlarda geçirmek.
Türkiye’nin bitmeyen Kürt fobisi
Devletin derinlerinde bir Kürt fobisi var. İktidarlar gelip geçse de bu fobi her daim varlığını koruyor ve Kürtlerle ilgili herhangi bir gelişme olduğunda hemen yüzeye çıkıyor.
7 Haziran sonrası Kandil ve HDP
HDP seçim beyannamesinde her şart ve koşul altında demokratik siyaseti savunacağına dair halka bir teminat vermişti. Seçim demokrasiyi ve siyaseti tahkim eden bir netice verdi. HDP bu durumu da gözeterek PKK’ye Türkiye’ye karşı silahlı mücadeleden vazgeçmesi çağrısında bulunmalı.
Merkezin dönüşümü
Sistemin Kürt kimliğine tepkisi, İslamcı kimliğe olan tepkiden çok daha fazla kıyıcıydı. Kürdi olanı hazmetmek, İslami olanı hazmetmekten daha zordu
The virtue of democracy
The country's democratic institutions proved capable of pulling it in despite its most ardent critics. In light of the above, Turkish democracy and parliamentary politics were the true victors on June 7.
Kalkınma ve özgürlük kıskacında Demirel
Önce Özal çıktı gitti hayatımızdan, sonra sırayla Türkeş, Ecevit ve Erbakan. Halkayı Demirel tamamladı. Bir devir gerçekten sonra erdi.
Koalisyon kurmanın güçlüğü ve unutkanlık
Bir genç kızın “azınlık hükümeti” tanımı muazzam: “Hani Kürtler, Ermeniler, Yahudiler var ya, onlar azınlık. İşte onlar hükümet kurarsa, bu da azınlık hükümeti olur.” Olmasa da seviyorum bu tanımı. Fena fikir değil!
A coalition for a solution
It was wrong for the HDP to announce immediately after the elections that it would absolutely not be supporting the AKP, neither from the inside nor the outside. Clearly, the HDP intended thereby to reassure its anti-Erdoğan allies. But arguably, the HDP’s reason of existence in politics should not be to offer comfort and consolation to those obsessed with Erdoğan and the AKP.
Çözüm koalisyonu
HDP’nin seçimden hemen sonra AKP’ye ne içeriden ne de dışarıdan hiçbir destek vermeyeceğini duyurması yanlıştı. HDP’nin bununla Erdoğan karşıtı müttefiklerinin içini rahatlatmak istediği aşikar. Ama HDP’nin siyasetteki varlık nedeni, herhalde kafasını AKP ve Erdoğan ile bozanların gönlünü soğutmak olmasa gerek.
Bir parça huzura hasret kalmak
Seçimlerden sonraki gün sabah fakülteye doğru yol alırken iki ay öncesine gider gibi oldum. Diyarbekir seçim öncesi endişeleri üzerinden atmış, rahatlamıştı. Tansiyon düşmüştü.
Kazanan siyaset ve demokrasi oldu
AKP’nin bir miktar oy kaybedeceğini ama tek başına iktidarını devam ettirebilecek bir orana ulaşabileceğini tahmin ediyordum. Ancak seçmenin tepkisi beklediğimin üzerinde oldu. AKP % 10 gibi dramatik bir oy kaybına uğradı.
Seçim ve siyasi rüşt
Erdoğan’ın seçime bu derece müdahil olmasının iki muhtemel sonucu olabilir: Biri, Erdoğan’ın alandaki varlığının AKP’ye fayda sağlamasıdır. (...) Diğer ihtimal ise, Erdoğan’ın AKP’ye zarar vermesidir. Bu ihtimalin de göz ardı edilmemesi lazım.
Seçim ve tarafsızlık
Muhalefet partileri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AKP adına bir seçim kampanyası yürüttüğünden şikâyetçiler. Onun, Cumhurbaşkanının tarafsızlığını öngören anayasal hükümleri ihlal ettiğini iddia ediyorlar.
Seçim ve bombalar
AKP ve HDP cenahında bazı önemli yanlışlar da vardı. HDP, olayın hemen ertesinde adres olarak AKP’yi gösterdi. Demirtaş miting meydanında “Bize Adana ve Mersin saldırıları üzerinden mesaj gönderene sesleniyorum. Aldık mesajını. Seni halen başkan yaptırmayacağız, halen başkan yaptırmayacağız” diyerek bombaların arkasında Erdoğan’ın olduğunu ima etti. Diğer taraftan AKP’den bazı isimler de (mesela Şamil Tayyar) bombalamanın bizzat PKK tarafından yapıldığını söyledi.
Seçim ve normalleşme
Seçime dair haberlerde dikkat çeken ortak bir yön var: Hemen her gazeteci gittiği şehirde bir seçim atmosferinin hissedilmediğini ve son derece dingin bir ortamda seçimlere gidildiğini belirtiyor.
Seçimler gelir gider, kalıcı olan barıştır!
Ahern, çok deneyimli bir siyasetçi. Seçimlerin çözüm süreçlerine etkisi üzerinde sohbet ederken çok önemli bir noktaya dikkat çekti: “Seçimlerin en güzel tarafı şudur: Seçimler gelirler ve giderler. Dolayısıyla seçimler gelirken hazırlıklı olmalı ama seçimler giderken de onları arkada bırakmayı bilmeliyiz.”
Sinn Fein ile bir gün
Hayırlı Cuma Anlaşması imzalandığı sırada hapishanelerde olan 400 IRA mensubu birkaç yıl içinde tatmin edici şekilde serbest bırakılmış. Hapishanelerden çıkanların bir kısmı Sinn Féin çatısı altında siyaset atılmış, bir kısmı da sivil toplum alanına yönelmiş. Hemen herkes sivil toplumun çok önemli bir işlev gördüğü konusunda hemfikir.