Erdoğan, New York'ta BM Genel Kurulu'nun 79’uncu oturumunda konuştu: “70 sene önce nasıl Hitler insanlığın ittifakıyla durdurulduysa, Netanyahu da insanlığın ittifakıyla durdurulmalıdır”, “Ayşenur Ezgi Eygi kızımızın kanının yerde kalmaması için her türlü hukuki mücadeleyi veriyoruz, vereceğiz.” Erdoğan, BM oturumu sonrası Türkevi’nde Ermenistan Başbakanı Paşinyan’la basına kapalı görüştü. Paşinyan, sosyal medyadan video paylaştı.
Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa’dan BM Genel Kurulu’nda konuştu:
Biz Güney Afrikalılar apartheidin ne olduğunu biliyoruz. Apartheid altında yaşadık. Apartheid altında acı çektik ve öldük. Başkalarına apartheid uygulanırken sessiz kalmayacağız ve seyirci kalmayacağız.”
CHP kurmayları, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na olası “siyasi yasak” kararına karşı izlenecek yol haritasını belirlemek için İstanbul’da 3 buçuk saatlik olağanüstü bir toplantı yaptı. Giriş bölümüne İmamoğlu’nun da katıldığı toplantı sonrasında resmi açıklama yapan isim CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi oldu. Çiftçi, olası bir yasak kararının hukuksuzluğu ve Türkiye’ye maliyeti üzerinde durduklarını söylerken, toplantıları sürdüreceklerini söyledi. Toplantıya katılan CHP kurmayları “Yasak kararı çıkmadan CHP’nin adayının İmamoğlu olduğu söylemini doğru bulmuyoruz” diyor. İmamoğlu, davayı “tam bir sefillik”, Özgür Özel “kumpas” olarak niteledi. İmamoğlu’nu telefonla arayan Kılıçdaroğlu “desteğim sonsuz” mesajı verdi.
Bir kısım Arnavutluk eliti uzunca bir süredir “Arnavutluk-İslâm” ilişkisinin ülkenin (ve dahi topyekûn Arnavut havzasının) Avrupa’yla entegrasyonunun önünde bir engel oluşturduğu görüşünde. Dahası, İtalya’nın Arnavutluk üzerinde gitgide büyüyen nüfuzunun söz konusu görüşün kristalize olmasına (edilmesine) yaradığı da kayda geçmeli. Elbette bu eliti halkla eşitlemek mümkün değil. Fakat hâlihazırda Bektâşîliğin temsil ettiği tarihsel Arnavut ulusal semboliğinin ardında saklanarak bir “küresel manevra”yı gerçekleştirmeye hazırlananın da yine siyâseti icrâ eden bu elit olduğu açık.