İsrail’de yaşayan gazeteci Rafael Sadi, Halk Tv’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aynı üniversiteden, sıra arkadaşı olduklarını söyledi: "Diploması var mı yok mu tartışılan üniversitede 4 sene beraber okuduk aynı sırada. O zaman çok sessiz sakin, efendi bir çocuktu; fazla kimseye bulaşmazdı."
Birleşik Krallık Başbakanı Liz Truss hükümetinin Hazine Şansölyesi Kwasi Kwarteng, yükselen enflasyonla mücadele için yeni ekonomik programını açıkladı ve radikal vergi indirimlerinin uygulanacağını duyurdu. Açıklanan “mini bütçe”ye göre, yüksek gelirlilerden alınan %45 oranındaki yüksek gelir vergisi kaldırılacak, 2023’te uygulanması planlanan vergi artışları iptal edilecek, gelir vergisi ise %20’den %19’a indirilecek. Birleşik Krallık hükümeti, dış borçlanma yoluyla bütçesini dengelemeyi ve 45 milyar poundluk bir vergi indirimini uygulamayı planlıyor. Muhalefet partisi İşçi Partisi, açıklanan paketi “kumar ekonomisi” olarak nitelendirdi, IMF ise vergi indirimlerinin ülkedeki gelir eşitsizliğini arttıracağını söyledi, Liz Truss’ı uyardı. 1972’den beri en büyük vergi indirimi niteliğindeki plan karşısında sterlinin değeri düştü.
“Yahudi Taliban” olarak bilinen Lev Tahor tarikatı insan kaçakçılığı, çocuk istismarı ve tecavüzle suçlanıyor. İsrail Dışişleri Bakanlığı dün (27 Eylül) geçen hafta tarikatın Meksika’daki bir ormanda bulunan gizli yerleşkesine operasyon düzenlendiğini açıkladı. Operasyonda gözaltına alınan 26 kişiden 2’si insan kaçakçılığı ve tecavüz suçlamasıyla tutuklanırken aranan 2 kişinin önceden kaçtığı belirlendi. Farklı ülke vatandaşları olan tarikat üyelerinin ülkelerine iade edilmesi bekleniyor. Tarikatın kaçırdığı çocuklar ise ailelerine teslim edildi.
Erdoğan, PKK'lı Dilşah Ercan'ın, CHP'nin 2013 yılında hazırladığı tutuklu gazeteciler raporunda yer alması hakkında konuştu:
"'Bunların yaptığı hükümet eleştirisi değil, devlet düşmanlığı' derken bunu kastediyordum. CHP bir milli güvenlik sorunudur."
Bugün siyaset kulislerinde dolaşanlar ya da Altılı Masa’daki partilerin temsilcileriyle konuşanlar anladı ki dün gece (27 Eylül) Akşener’i televizyonda herkes dikkatle izlemiş, hatta not almış. Herkes masada bir gerilim olduğunu kabulleniyor ancak bunu uyumsuzluk olarak tanımlamıyor. Herkes, Akşener’in gerilimi artırdığında hemfikir ama bu gerilimin siyasi taktikle içiçe olduğunun görülmesi gerektiğinde ısrar ediyor.