PKK’ya bağlı Lekolin sitesinde, Alişar Piran takma adıyla yayınlanan yazıda Selahattin Demirtaş’ın Mersin’deki polisevi saldırısını kınamasına ve 2012’deki “Apo’nun heykelini dikeceğiz” sözleriyle ilgili yaptığı “Hem bağlamından koparılmaya hem yanlış anlaşılmaya çok müsait bir ifadeydi” açıklamasına tepki gösterildi: “Selahattin Demirtaş kuşkusuz bir devrimci değildir, hiç bir zaman da olmamıştır. Demirtaş’ın direniş cephesinde gedikler açmaya, zayıflatmaya çalışan tutum ve anlayışları en hafif tabiriyle münafıklıktır. Demirtaş’ın pişmanlık belirtileri göstererek düşmana teslim olma yaklaşımı bakımından tarihe not düşürülmesi gereken önemli bir noktadır. (…) Demirtaş, Mersin Mezitli’deki iki kadın gerillanın gerçekleştirdiği eylemi de ilk kınayanlar listesine girmiş. Niye son hızla kınama açıklaması yapıyor; çünkü soykırımcı sömürgeci faşist rejime karşı içine girdiği pişmanlık tutumunda samimiyetini göstermeye çalışmaktadır.”
IŞİD’in Belçika'nın başkenti Brüksel'deki Zaventem Havalimanı'nda 22 Mart 2016'da gerçekleştirdiği saldırılara tanık olan ve yaşadığı travmayı atlatamayan 23 yaşındaki Shanti De Corte ötenaziyle yaşamına son verdi.
Ukrayna'nın farklı noktalarında füze saldırıları gerçekleşti. Aylar sonra ilk kez füze saldırılarının hedef aldığı başkent Kiev birden fazla yerden vuruldu, batı ve güney kentlerinden...
Fransa’nın ardından Mısır ve Yunanistan da Pazar günü yaptıkları açıklamada Türkiye ile Libya arasında imzalanan hidrokarbon anlaşmasına tepki gösterdi.
Mısır ve Yunanistan dışişleri bakanları Mısır’ın...
İtalya’nın müstakbel başbakanı Giorgia Meloni, “Yüzüklerin Efendisi”ni sadece bir roman olarak değil, aynı zamanda kutsal bir metin olarak görüyor. Gençliğinde Yüzüklerin Efendisi karakterleri gibi giyinip okulları ziyaret etti. “Hobbit Kampı”na katıldı. Bütün bunlar dışarıdan bakıldığında siyasi militanlıktan ziyade fantezi-kurgu türündeki bir esere dönük gençlik çağındaki bir hayranlık gibi görünebilir. Ancak eser İtalya'da farklı bir bağlama sahip. Yarım yüzyılı aşkın bir süredir Yüzüklerin Efendisi, post-Faşizmin torunlarının üzerine aşırı sağ bir kimliği yeniden inşa ettikleri bir omurga görevi görüyor.