Manşet

‘Ezik’ kitlelerin plasebosu: Popülist liderler

Popülist liderlere oy veren kitlelerin ‘çağdaş-modern’ ölçülere uymayan ‘ilkel’ davranışları ve duyguları var, evet: Irkçılık yapıyorlar, militaristler, şiddeti savunuyorlar… Fakat bunlar onların içinde doğal olarak bulunan kötülükten değil, eziklik ve korku gibi gerçek ve insani duygulardan kaynaklanıyor. Popülist liderleri tercih eden geniş halk kitlelerini aşağılayarak gidilecek yer yok.

Nefes borusunu tıkamak (*)

Mevcut Meclis aritmetiği, iktidarın AYM’nin yapısının yeniden düzenlemesine müsait değil. İktidar AYM’nin yapısını değiştiremez ama AYM üzerinde basınç uygulamaya devam eder. AYM, ne yazık ki ülkenin sayıları giderek azalan nefes borularından biri; tıkanmaması için herkese önemli sorumluluklar düşüyor.

Devrimcilerin de sesiydi…

Timur Selçuk, yerine talihsiz bir şekilde Lüttfü Kırdar kongre merkezinin yapıldığı Spor ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşen 1970’lerin Dev-Genç gecelerinin vazgeçilmez sesiydi. Piyanosuyla “Ey dev gençli” diye başladığı marşı sokaklardan sahneye, anonim miting sesinden profesyonel sahne sesine taşırdı.

“Kamala, bir koşunun son adımı…”

Kamala’nın böyle bir göreve gelmesinin arkasında uzun bir insan hakları, ırkçılıkla mücadele, kadın hakları kavgası yatıyor. Seçim öncesinde Kamala’ya destek amacıyla hazırlanan afişlerden birinde üç resim ve bir slogan yer alıyordu: “Rosa oturdu, Ruby yürüdü, Kamala koştu...” Bir uzun yolculuğun üç kadın öncüsü…
- Advertisement -

Mualla Kavuncu: ‘Damarlardaki delilik dinle akmıyor, çünkü din artık resmî ideoloji’*

“Z kuşağı tamamen dinle iç içe geçmiş bir iktidar ortamına doğdu ve bu ortamda büyüdü. Damarlardaki delilik, iktidar olan, egemen olan değerlerle, dayatılan bir şeyle akamaz ki. Tersine ona karşı akması gerekir. Dayatmalar gençliğe her zaman itici gelmiştir, yasaklar, dışlanan, ötelenen değerler ise cazip. En açık örnek, otuz-kırk yıl öncesinin ‘şanlı başörtüsü mücadelelerinin’, yasağın kalkmasıyla birlikte yerini başını açma furyasına bırakması.”

En Son Çıkanlar