Türkiye, devletiyle de toplumuyla da olgun bir ülke değil. Türkiye’yi kendi yapacağı tasniflerde Rusya ve benzeri ülkelerin kategorisine yerleştirecek olanlar bile, bu tasnif yabancı birinden gelince dikenlerini çıkartabiliyor. Oysa olgunluk, senin kendi kendinle başbaşa kaldığında hakkında verdiğin hükmü başkası verdiğinde küplere binmemektir, kendini düzeltmeye çalışmaktır.
Türkiye, zulmünü öç alma duygusu yaratmadan bitiremeyen iktidarların ‘nöbetleşe zorbalık’larının ülkesi… AK Parti de ne zamandır böyle bir iktidar ve böyle iktidarların hep yaptığı gibi önüne hangi çivi gelirse onu en derine çakmaya çalışmaktan başka çaresi yok. Epeydir belliydi bu, fakat Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) yönelik son seferberlik, ortada hiçbir ‘acaba’ bırakmadı.
Dün sabah evlerinden gözaltına alınarak Ankara’ya getirilen HDP’li siyasetçiler Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde (TEM) tutuluyor. Avukatlarıyla görüştürülen siyasetçilerin ifadelerinin alınmasına başlanmadı.
Etyen Mahçupyan, Oral Çalışlar ve Vahap Coşkun, bugünkü HDP operasyonunun en küçük bir hukuki yanının olmadığı hususunda hemfikir. Üç yazarın operasyonun siyasi nedenleri konusundaki düşünceleri ise farklılaşıyor.
Geçen hafta hayatını yitiren ABD Yüksek Mahkemesi Yargıcı Ruth Bader Ginsburg'ün cenazesi, ABD Yüksek Mahkemesi'nde iki gün tutulmasının ardından dün Kongre’ye getirildi. Ginsburg’ün naaşını birçok siyasetçi, hukukçu ve asker ziyaret etti. Antrenörü ise huzurunda üç kez şınav çekerek veda etti.