Jack Straw (2001-2006 yılları arasında Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı) yazdı: 2004’deki referandumda Kıbrıslı Türkler ezici bir çoğunlukla lehte oy kullanırken, Kıbrıslı Rumlar daha da büyük bir farkla aleyhte oy kullandılar. Bu sürece tanıklık eden birçoğumuz, Kıbrıslı Rum müzakerecilerin ciddi bir ikiyüzlülük içinde olduğunu gördük. Geriye dönüp baktığımızda, Kıbrıs'ın üyeliğini bu aşamada askıya alabilirdik ve almalıydık da! Her iki tarafa da sadece birleşik bir adanın AB'ye katılmasına izin verileceğini açıkça belirtmeliydik. Kıbrıs Rum Cumhuriyeti'nin nüfusu yaklaşık 800,000, yani Avrupa Birliği'nin toplam nüfusunun sadece yüzde 0.002'si. Fakat yine de o küçük küçük Kıbrıs, son on yıl içinde Rusya’ya yatırım yapan en büyük üçüncü doğrudan yabancı yatırımcı. Bu para çoğunlukla vergi ve denetimden kaçınmak için Kıbrıs'ta offshore olarak saklanan, daha sonra tekrar Rusya'ya yatırılan Rus sermayesinden oluşuyor.
ABD Başkanı Joe Biden dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin ekonomisini "saatli bomba" olarak nitelendirirken, Çin lideri Xi Jinping ise ekonominin "güçlü direncini, muazzam potansiyelini ve tükenmek bilmez zindeliğini" savunarak bu eleştirilere yanıt verdi. Peki kim haklı? BBC Asya Ekonomi Muhabiri Nick Marsh, bu sorunun cevabını aradı.
İçinde yaşadığımız şu günlerde, hem Rusya'da hem de İsrail olmak üzere toplumsal anlaşmalar, tarihin ağırlığı ve temel ilkeler ile ulusal kimlik konusundaki anlaşmazlıklar altında çatır çatır çatırdıyor. İnsanların en derin kaygı ve korkularına hitap eden bu koşullar, giderek daha absürt ve radikal söylemlere zemin hazırlamakta. Putin’in eski danışmanlarından Sergei Markov, Ukrayna'nın Rusya’ya karşı savaşmak üzere "gey süper askerler" yarattığı uyarısında bulundu. Spartaları örnek vererek! Rusya'nın Pskov bölgesindeki Velikiye Luki'de düzenlenen bir törende "Peder Anthony" olarak bilinen bir rahip, 26 metrelik Stalin heykeline kutsal su döktü. İsrail devleti tarafından finanse edilen Bnei David askeri hazırlık okulunda ise geleceğin İsrail ordusu subaylarına hahamlar tarafından şunlar öğretiliyor: “Hümanizm ve seküler kültür, işte asıl Holokost budur. Gerçek Holokost çoğulculuk yani plüralizmdir.”
Burkina Faso, Mali, Nijer ve son olarak Gabon. Eski Fransız sömürgesi Afrika ülkelerinde üst üste darbelerle Fransa’ya yakın yönetimler devrildi. Darbecilerin ana mesajlarından biri anti-emperyalizm yani Fransız kolonyalizmi karşıtlığı. Halbuki Fransa son 25 yılda ve özellikle Macron, son dönemde Fransa’nın sömürgeci tarihi için defelarca özür dilemiş, o günlerin geride kaldığı mesajlarını vermişti. BBC’nin Paris muhabiri Hugh Schofield “Eğer Afrika'da Fransız etkisi azalıyorsa, nasıl oluyor da şimdi Fransız kolonyalizmine karşı darbeler görüyoruz?” sorusuna cevap aradı: "Her şey geçer, geçmiş hariç."
Lübnan’da ortaya çıkan radikal Hristiyan örgüt Rabbin Askerleri (Cunud er-Rab) Şii Allah’ın Partisi (Hizbullah) ile Ugandalı ‘Rabbin Direniş Ordusu’na (LRA) benzetiliyor.