Yaşam

Ahmet Altan, Süddeutsche Zeitung gazetesi için Cumhuriyet’in 100’üncü yılını yazdı: “Bir cumhuriyetin başarılı olması için aynı zamanda demokratik olması gerekir. Türkiye cumhuriyet ama “demokrasisi” yok. Demokrasisi olmayan cumhuriyet “hasta” demektir. Ama bu yeni bir hastalık değil. Türkiye’de cumhuriyet kurulduğundan beri gerçek bir demokrasi olmadı. Demokrasi olmadığı için hukuk da hep sakattı. Benim babam da elli yıl önce yazdığı yazılardan ötürü tutuklanıp hapis yattı. Bugünkü yönetim Türkiye’yi hastalandırmadı, “eski ve kronik” bir hastalığı akut hale getirdi. Hastalık bir anlamda metastaz yapıp bütün bünyeyi sardı. Onun için Türkiye’de sancı ve çekilen acılar arttı.”

1933 yılında Cumhuriyeti’nin 10. Yıl kutlamalarında Ankara’da çekilmiş ve daha önce hiçbir yerde yayınlanmamış fotoğraflar Ankara’da açılan “Meçhul Seyyahların Ankara Fotoğrafları, 1933 Ankara’sı, Törenler...

Milyonlarca Suriyelinin savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınmasının üzerinden tam 11 yıl geçti. Siyasetin ve toplumsal tartışmaların en sıcak konusu olmayı sürdüren Suriyeliler bugün hükümet için halen “misafir”, siyasi muhalefet içinse “acilen gönderilmesi gerekenler” sınıfında. Suriyelilerle birlikte yaşamanın ne zaman ve nasıl mümkün olacağına dair endişe de, şüphe de yaygınlaşsa da, birlikte yaşam için uğraşanlar da var. Türkiye’de Suriyeli nüfusun en çok yaşadığı üçüncü il olan Şanlıurfa’da o uğraşın içinde “AB bize daha çok yardım etsin” diyen de var, “Entegrasyon zihinlerde oluşmadı ama biraz vicdan” diyen de.

Futbolculuk yıllarında Roma’nın ve İtalya Milli Takımı’nın golcüsüydü. Lakabı “aereoplanino” yani ‘küçük uçak’tı. Teknik direktörlük kariyerinde Roma, Fiorentina, Milan ve Sevilla gibi takımları çalıştırsa da hedeflediği başarıyı Adana Demirspor’da buldu. Başına geçtiği kulübü ilk sezonda lig 9.’su, ikinci sezonda ise lig 4.’sü yaptı ve Adana Demirspor kulüp tarihinde ilk kez Avrupa Kupaları’na katılma hakkı kazandı. 21 Eylül’de Alman teknik adam Stefan Kuntz’dan boşalan koltuğa gelen Vincenzo Montella; A Milli Takım’ın başına geçip 2’de 2 yaparak Türkiye’nin EURO 2024’e katılmasını garantiledi.

Anadolu Üniversitesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Resul Alan, 14 Ekim’i 15 Ekim’e bağlayan gece kendini üniversite yemekhanesine asarak intihar etmişti. Resul Alan’ın bir arkadaşı, Resul’ün intihara neden sürüklendiğini şöyle anlattı: "Evde kalıyordu, sürekli çalıştığı için derslere gelemiyordu. Borçları vardı, onun için bankadan yüklü bir meblağ kredi çekmişti, onu ödeyemedi. Cebinden çıkan 3 sayfalık mektubunda borçları yüzünden intihar ettiğini anlatmış." Resul Alan, intihar etmeden önce sosyal medya hesabından bir not bıraktı: "Her şey baştan beri berbattı. Yaşamak ağır geldi. (...) Benim hikayem de böyle olsun. Siz de kendinize iyi bakın."