Yalım Eralp ile Dünya Dönüyor'da bu hafta: "ABD’nin izni olmadan bu harp başlamazdı. Zaten harbin başlamasının nedeni de 2015’teki uranyum zenginleştirilmesini kısıtlayan anlaşmadan Trump'ın çekilmiş olması. Amerikanların B-2 uçaklarının atacağı zemini iyice delen bombalar olmadıkça İran'ın nükleer faaliyetlerini yok etmek mümkün değil. Bunun bitişi bence Trump'ın İsrail'e yeter artık demesine bağlı."
Ali Bayramoğlu ile Bugünler’de bu hafta: “Panorama anketinde ‘Kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?’ sorusuna en yüksek yanıt Atatürkçülük. Onu, milliyetçilik takip ediyor. Takip sorularına verilen yanıtlara bakınca; dün Atatürkçülük, laiklik vurgusuyla karşımıza çıkarken bu kez milli duygulara yakın, daha ortada bir tutumu tanımladığını görüyoruz. Milliyetçiliğe baktığımız zaman da benzer bir şey görüyoruz. Tanımlarda, ülkücülük, etnik vurgulardan kimliğine sahip çıkma ön plana çıkıyor. Bu biraz sivil bir milliyetçilik tanımı ve siyasi milliyetçilik bu sivil milliyetçilik karşısında bir miktar geriliyor.”
“Trump'ın derdi şu: Musk’a ‘sakın demokratları fonlama’ diyor. Cumhuriyetçiler Senato’da çoğunluğu kaybederlerse Trump adeta topal ördek olacak. Uluslararası planda Trump'ın bir başarısı yok. İran'la nükleer görüşmelerde bir ilerleme yok. Ukrayna’da da ufukta harbin sona ermesi görünmüyor. Trump'ın kredisi her geçen gün bitiyor ve ciddi Amerikan akademisyenleri, Amerikan yüzyılının son bulacağını söylüyor.”
Yunus Emre Erdölen, Musk-Trump savaşını yorumladı: “Bu sadece iki egolu erkeğin mücadelesi değil, Trumpçılar arasındaki Ulusalcı-Küreselci çekişmesinin en büyük cephesi. Bir diğer cephe de İsrail ve İran müzakereleri.”
Ali Bayramoğlu ile Bugünler’de bu hafta: “Erdoğan’a rasyonel gelen topluma öyle gelmese de sahnedeki oyun devam ediyor, kervan da yürüyor. Nedir bu kervan? Milleti hapse atıyor, kayyımlar atıyor, başkanları tutukluyor, gözaltına alıyor ve bir otoriter hamle kanunları kullandığı oranda da banalleşmeye, sıradanlaşmaya başlıyor. Bu ortamda Erdoğan’ın elini güçlendiren, otoriterleşmeyi maskeleyebilecek bir gelişmede dış politik sahada yaşanıyor. Türkiye’nin global güç olması, bu global güç olma halini Erdoğan'ın şahıs olarak taşıması kanaatiyle kuşatılıyor.”