“Bu ziyareti değerlendirirken daha önceki açıklamaları ve adımları bir araya getirmek lazım. Bu geziyi anlamlı görmek ve en azından bu meselenin Türkiye’nin kilit meselesi olduğuna dair bir pozitif algının muhalefette oluşmaya başladığını ve karşılık bulduğunu söylemek mümkün.”
Türkiye, Montrö gereği Boğazları savaşan tarafın gemilerine kapattı, Rusya’yı bir kenara koyup devamlı NATO ve Batı’yı eleştiriyor. O zaman sorarlar; “Sen NATO’nun içerisindesin, acaba hangi önerileri getirdin? Getir, açıkla da bir inceleyelim” diye. Nitekim NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, “Türkiye de müeyyidelere katılsın” dedi. Türkiye’nin hassas bir konumu ve durumu var, bunu kabul etmek lazım. Ama hiçbir müeyyideye katılmamak da NATO’nun bir üyesi, Batı’nın bir parçası olarak mümkün mü?
İsrailli siyaset bilimci Dahlia Scheindlin Haaretz’de yazdı: Suçu Amerikan emperyalizmine atmak, ''peki ya şu mesele n'olacak'' minvalinde safsatalara başvurmak (whataboutism) ve olaylara tamamıyla kayıtsız kalmak arasında mekik dokuyan İsrail solu, bir türlü Ukrayna'dan taraf olmuyor. Yoksa özgürlüklere, ulusların kendi kaderini tayin hakkına, hukuka ve evrensel adalete olan bağlılığımız Filistin'le mi sınırlı?
Atlantic Council editörü Peter Dickinson yazdı: Rusya'nın Ukrayna’yı işgalinin yarattığı şokun ve dehşetin arasında, birçokları, yaşanan her şeyi yalnızca Vladimir Putin'in üzerine yıkmaya çalıştı. "Deli Vlad"ın varlığından bahsetmek, aslında çok daha karanlık bir hakikati gölgeleyen bir efsaneden ibaret. Ukrayna’nın işgali Rusların büyük bir çoğunluğu tarafından coşkuyla benimsenen dış politika hedefleriyle tamamen tutarlı. Bu savaş, Putin'in olduğu kadar onların da savaşı. Putin'in halk desteği, savaşın başladığı haftada yüzde altı oranında artarak %70'e ulaştı.
İsrail Cumhurbaşkanı Herzog’un Türkiye ziyareti, hükümete yakın muhafazakâr medyada ‘olaysız’ geçti. Görüşmeyi Diriliş Postası İsrail’e karşı, Türkiye Gazetesi ise Avrupa’ya karşı zafer olarak sundu. Yeni Şafak, ziyareti “Barış ve huzur elimizde” başlığıyla verdi. Yeni Akit, bir fotoğraf altı yorumunda da olsa “Filistin halkına zulmeden terör ülkesi İsrail” cümlesiyle birinci sayfadan tepkisini gösterdi. Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan: “Tarafım belli olsun, İsrail işgalci bir cinayet şebekesidir.”