ANALİZLER

Kemalist Kültür Devrimi: Neydi, ne yapmaya çalıştı, ne oldu?

Kemalist Kültür Devrimi’nin amacı kısaca modern bir millet yaratmak ve yeni iktidarın meşruiyetini o modern millet üzerinden sağlamaktı. Modernist Türk milliyetçiliğinin bir programıydı, Kemalist Kültür Devrimi. Milli Mücadele’ye önderlik etmiş ve gene o mücadele sırasında Mecliste Birinci Grubu oluşturmuş; akabinde Cumhuriyeti kurmuş; sırasıyla Halk Fırkası, Cumhuriyet Halk Fırkası ve nihayet Cumhuriyet Halk Partisi adlarını almış olan modernist milliyetçilerin kendi suretlerinde bir halk, bir millet yaratma tasavvuruydu.

SANAL HAFIZA SERGİSİ | “Allah’a ben bunun hesabını veremem”

“Zulüm kokan Mısır yönetimiyle dost olmamız mümkün değildir. Bunu hislerimle konuşmuyorum; düşünerek, inceleyerek, istişare ederek ve kanım donarak söylüyorum. Bunu söylemezsem, Allah’a ben bunun hesabını veremem.”

Levent Göktaş, Hablemitoğlu adını cinayetle öğrendiğini söylemişti, şimdi cinayeti de yıllar sonra öğrendiğini söylüyor

18 Aralık 2002’de işlenen Prof. Necip Hablemitoğlu cinayetinin emrini vermekle suçlanan Levent Göktaş Bulgaristan’da yakalanmadan önce yazdığı mektupta “Necip Hablemitoğlu ismini bile bu hadise ile öğrendim" demişti. Göktaş, şimdi avukatı aracılığıyla Evrensel gazetesine gönderdiği mektupta, cinayeti de yıllar sonra “bir akşam oturmasında” öğrendiğini söylüyor.

“Türkiye şahsileşmiş bir iktidardan çok çekti, muhalefetin de bir şahıs üstünden dirilmesini sağlamak yanlış olur”

“İmamoğlu’nun adaylığına bakışım negatif. Türkiye, muhalif kesim, şahsileşmiş bir iktidar deneyimine son vermek istiyor. Tayyip Erdoğan bunun en önemli simgelerinden biri. Yeniden bir şahıs üstünden muhalefetin dirilmesini sağlamak ve bir şahıs ve onun popülaritesi üzerinden yol almak benim siyaset anlayışıma biraz aykırı. Ben siyasetin daha örgün, daha toplumla ilişkili olmasının; toplum siyaset ilişkilerinin imaja değil, içeriğe dayanan istikamette şekillenmesinin Türkiye için daha hayırlı olduğu kanaatindeyim.”
- Advertisement -

ANALİZ | Soylu’nun Sarallar sessizliğinin arkasında ne var?

İstanbul İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’ın Soylu’ya Sarallar soruşturması için “size her söylediğimizde sızıntı oluyor” dediği iddiası, kamuoyunda operasyonun başından itibaren oluşan şüpheleri arttırdı. Emniyet, iddiaları yalanladı. İddianamede “elebaşı” olarak suçlanan İlyas Saral’ın firarı “köstebek” şüphesini gündeme getirmişti. Saralların kanlı çatışmalara girdiği Sedat Şahin liderliğindeki grubun mensupları arasındaki telefon konuşmalarında Soylu ile İlyas Saral arasında yakın ilişkiler olduğunu ima eden ifadeler yer almıştı.

En Son Çıkanlar