RÖPORTAJ

“Kendini geliştiren kızlar ve gözü dışarıda hödükler.” Muhafazakar camianın gündemi, kızlar ve erkekler arasında artan denksizlik problemi

Yeni Şafak yazarı Taha Kılınç, “Çok sayıda kendini yetiştirmiş, eş adayı hanımefendi var. Ama onların karşısına çıkarabileceğimiz bu kızları hak etmiş insan çok az. Müslüman erkekler seküler kızlara daha fazla düşkünleştiler. Bir tarafta kendini geliştiren kızlar, öbür tarafta gözü dışarıda hödükler. Bu da müthiş bir denksizlik oluşturuyor” dedi. Hafta boyu tartışmaları tetikleyen bu sözleri Hafsa, Ali, Hasan, Nisa ve Hasan ile konuştuk.

RÖPORTAJ | Caner Taslaman: Dindarlar, Evrim’le Ateizm’i özdeşleştirerek kendilerine kazık atıyorlar

Caner Taslaman: “Evrene veya insan fıtratına baktığımızda Allah'ın varlığıyla ilgili elimizde güçlü argümanlar var. Bunları bir kenara bırakmak bir Müslüman'ın kendine atabileceği en büyük kazıktır. ‘Taşlayarak öldürme dinde var mı? Dinden dönenin öldürülmesi İslam'da var mı? Müzik haram mı?’ gibi birçok soru geliyor. Şimdi bu sorulara Kur'an'ı merkeze alırsak vereceğimiz cevaplarla, Kur'an dışında geri kalan kaynakları Kur'an gibi kabul edersek verilecek cevaplar arasında büyük bir fark var. Kur'an'da olmayan haram, haram değildir. Kur'an'da olmayan farz, farz değildir.”

RÖPORTAJ | Sinan Baykent: “Aşırı Sağ, Avrupa’daki yerli proletaryanın ekmek dâvâsını kültürel bir temelde siyasallaştırmayı başardı”

Sağ hareketler üzerine çalışan siyaset bilimci Sinan Baykent: “Kitlesel göçün yarattığı bir takım sosyolojik kültürel rahatsızlıklar, Brüksel'in Avrupa uluslarının ulusal egemenlik pratiğini çiğnemesi, pandemi sonrası yükselen enflasyon, düşen alım gücü ve İklim Yasaları’nın Brüksel bürokrasisi eliyle dayatılması, Ukrayna savaşı çok ciddi rahatsızlıklar yarattı. Aşırı sağ Avrupa'daki yerli emekçi sınıfının ekmek davasını kültürel bir temelde siyasallaştırmayı başardı. Ulusalcılar Avrupa sosyolojisindeki orta sınıfın güvenlik kaygılarını ve yaşam tarzı kaygılarını kültürel bir düzlemde siyasallaştırdı. Bu iki dinamiğin harmanı olarak bugün gördüğümüz makro konsept ortaya çıktı.”

RÖPORTAJ | Kayhan Karaca: “Aşırı sağ artık marjinal değil, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en kuvvetli konumunda”

NTV’nin deneyimli Strasbourg Temsilcisi Kayhan Karaca Avrupa Parlamentosu (AP) seçim sonuçları ve Fransa’nın erken seçime gitmesini Serbestiyet’e değerlendirdi: “Batı Avrupa'da ana akım medya bilinçli olarak aşırı sağ dedi. Amaç elbette seçmeni korkutmaktı. Bu partiler esasen 19’uncu yüzyıldan bu yana var. 1945'ten sonra Soğuk Savaş döneminde büyük ölçüde bastırıldılar. Popülist hareketlerin artık Avrupa siyasetinde küçümsenmeyecek bir gerçeğe dönüşmesinin yarattığı psikolojik etki, kazandıkları koltuk sayısından çok daha önemli. Fransa’da milliyetçi-muhafazakar blok, II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en kuvvetli konumunda seçime giriyor; seçimlerin galibinin aşırı sağcılar olduğunu şimdiden söyleyebiliriz”
- Advertisement -

ÖZEL HABER | AYM, 1988’de belediyeye kayyum başkanı atanmasını Anayasa’ya aykırı bulmuştu: “Merkezî yönetimin müdahalesine açık çağırıdır”

CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 1988’de Özal hükümetinin, bugün uygulanan kayyum düzenlemesinin bir benzerini düzenleyen KHK’sının iptal edildiği AYM kararını hatırlattı: “Belediye Meclisi’nin çoğunluğu dışında herhangi bir üyesinin siyasal nedenlerle hukukla bağdaşmayan amaçlarla başkan olabilmesine yol açan düzenleme, merkezî yönetimin vesayet dışı müdahalesine açık çağırıdır. Bu belirlemeyi merkezî yönetimin siyasal kimlikli organlarına yaptırmak Anayasa'ya aykırıdır.”

En Son Çıkanlar