DEM Parti’den yeniden Mardin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Ahmet Türk’ün seçim çalışmalarının bir gününü Mardin’de izledik. Tecrübeli siyasetçi güncel tartışmaları Serbestiyet’e değerlendirdi: “CHP’li Burcu Köksal’ın açıklaması Kürtleri CHP’ye karşı güvensiz hale getirdi. Özel ve İmamoğlu bu açıklamayı düzeltmek ve karşı çıkmak konusunda sorumlu hareket ettiler.” “Kayyumlar belediyeleri bir karakola döndürdü. Kapıda polis bekliyor, kimseyi içeri sokmuyor. Kayyum politikasının artık devam etmeyeceğini düşünüyorum çünkü AK Partili seçmenlerden bile büyük tepki var”, “Şu anki şartlar altında iktidardan Kürt sorununun çözümü adına bir adım beklemiyorum. Ama zaman içerisinde bence herkes bunun çözülmesi gerektiğini görecek.”
AK Parti Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Halis Bilden: “Kayyum sistemi benim çok benimsediğim bir sistem ve yöntem değil. Ben seçimde aday oldum ve bu yarışta birinci parti olarak çıkarak Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı olmak istiyorum”, “Ben şu anda Türkçe ve Kürtçe seçim kampanyası yapıyorum. AK Parti’den önce bunu yapsaydım bunun cezası bir yıl hapisti”, “25 yıldır bu kente hizmet gelmedi. Bu kent sahipsiz. Bu kenti kurtarmamız gerekir”
Siyer Vakfı Başkanı Muhammed Emin Yıldırım, Bülent Şahin Erdeğer'e anlatıyor: "Gazze meselesinde Ürdün'ün, Mısır'ın, Suudi Arabistan'ın sorumlulukları olduğu gibi bizim de çok ciddi sorumluluklarımız var. Ama genelde bu meselelerde insanlar muhatapsız konuşmayı tercih ediyorlar. Çünkü ister istemez muhataplar bundan rahatsız oluyor. "Zaten biz devletiz, biz idareciyiz, biz biliyoruz, yapılması gerekenleri yapıyoruz" gibi bir hal var. Ama böyle değil. Bu yüzden biz hakkı söylemeye mecburuz. Eğer bir haksızlık var ise sıradan bir insan kalbiyle buğz etmeli, eğer bir insan kamuoyunda sözü geçiyorsa o insan susamaz mecburen diliyle konuşarak bunu yerine getirmeli. Ama bir insanın elinde güç varsa bunu eliyle düzeltmeli, o da konuşursa sözü israf etmiş olur.” Şimdi Serbestiyet kanalında yayında.
İsrail ile ticaret yapan şirketlere karşı yaptıkları eylemlerle konuşulan Filistin İçin Bin Genç Hareketi’nden Ahmet Furkan Polatkan ve Bahar Ari, amaçlarını ve yapacaklarını Serbestiyet’e anlattı: “Filistin konusu kimsenin tekelinde değil. Suya sabuna dokunmak istedik. Bizim laik sermaye, Müslüman sermaye gibi bir ayrımımız yok. Kim İsrail ile ticareti sürdürüyorsa onunla kavga ediyoruz. İlk başladığımızda MÜSİAD'ın içinden, orada çalışan kişiler 'Burada kirli bir şeyler dönüyor' diyorlardı bize. MÜSİAD'ın kesinlikle İsrail ile ticareti var ve sürüyor. İçeride 'Biz Müslümanız, dua ederiz, yardım yollarız' derken dışarıda da 'Biz Filistin ile ticaret yapıyoruz' diyorlar.”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul seçimlerini kaybetmesi durumunda yeni bir parti kurabileceği iddialarına “Kazanmak ya da kaybetmek üzerinden gelecek planı yapmıyorum. Parti kuracağımı iddia eden, kendi ruh halini tarif ediyordur” sözleriyle tepki gösterdi. “İstanbul, tek adam rejiminden kurtulma umudunu büyütüyor” diyen İmamoğlu, CHP içindeki küskünlüklerle ilgili konuşmadı, “Kırgınlıklar zamanla çözülür” dedi, Kılıçdaroğlu ile arasındaki buzların eriyeceği mesajını verdi. İmamoğlu, kendisinin ikinci Erdoğan olarak tanımlanmasına “Ben hayatım boyunca demokrat olma iddiasını ortaya koydum ve uyguladım. Erdoğan’a tamamen zıt” dedi.