"Ali Bayramoğlu ile Bugünler"de bu hafta: “Bundan sonra barış ve otoriterleşme paralel olarak yürüyemez. Bu iki süreç bir yerde kesişecek. Barış sürecinde yol alındıkça, bu süreç ile CHP’ye operasyonları karıştırmama pozisyonu ortadan kalkmaya başladı. Muhalif partiler, komisyonda basit çoğunlukla alınacak kararların konu mankeni olmak istemiyor. CHP, mealen ‘Toplumun en az desteklediği Öcalan'ın koşulları, Karayılan'ın İsveç'e yerleştirilmesi gibi sorunları bize çözdüreceksiniz, demokratikleşme eksenini konuşturmayacaksınız. Bunu kabul etmeyiz’ diyor.”
İspanyol Başbakanı Pedro Sanchez, kayınpederinin işlettiği gay saunalardaki ses kayıtları sayesinde mi siyasette yükseldi? Yolsuzluk iddiaları Sanchez'i devirir mi? Sanchez’in güzel kızının gezilerinden şık pozlar paylaştığı Instagram hesabının neden az takipçisi var? İngiliz Başbakanı Keir Starmer çocuklarını neden kamuoyundan saklıyor? Nijeryalı kadın siyasetçi Kemi Badenoch, İngiliz Muhafazakar Parti’ye nasıl lider oldu? Badenoch, sağ kulvardaki yarışta çapkın aşırı sağcı Nigel Farage’ı sollayabilecek mi?
İZLEMEK İÇİN:
https://www.youtube.com/watch?v=1HVk-xzBSvw&feature=youtu.be
Suriye ile başlayalım. Suriye karıştı. Bekleniyordu. Çünkü kabileler var. Geçmişten kalan intikam hisleri var. Şu anlaşılıyor. Evet, İsrail dengeli bir Suriye istemiyor. Ama...
İnsan hakları savunucusu Av. Halim Yılmaz, Göç İdaresi’nin uygulamaları ve geri gönderme merkezlerindeki durumu Deniz Baran’ın sunduğu “Gereği Düşünüldü”nün yeni bölümünde anlattı: “Göç İdaresi, son 2 yılda idari gözetimi bir otomatik uygulama haline getirdi. Geri gönderme merkezlerinin bir cezalandırma merkezi gibi kullanıldığı hissine kapılıyoruz. Geri gönderme merkezlerinin şartları cezaevlerinden daha ağır. Gömleğin ilk düğmesini Göç İdaresi yanlış ilikliyor, idare mahkemeleri o yanlışı devam ettiriyor.”
“Ali Bayramoğlu ile Bugünler”de bu hafta: “ABD bugün bölgedeki Ukrayna'dan tutun Orta Doğu'ya kadar her adımını Türkiye ile birlikte atmak, Türkiye üzerinden atmak, Türkiye'ye danışarak atmak gibi bir tutum izliyor. Kürt meselesinde çatışma faktörünün devreden çıkması ve Kürtlerin siyaset yapabilme zemininin oluşması, hakim otoriter dalgaya rağmen Türkiye'yi daha demokratik istikamete taşıma, daha açık toplum unsurlarını devreye sokma işlevi görebilir. İsrail, Suriye'de güçlü bir hükümet olmasını istemiyor.”
“Ali Bayramoğlu ile Bugünler”de bu hafta: “Öcalan’ın ana eğilimi, örgütün sağlıklı bir şekilde silah bırakması ve siyasete geçiş bakımdan Türkiye kamuoyuna güven vermesi. Kürt siyasi varlığının sistem ve toplum tarafından kabulünün gerçekleştiğini, PKK’nın bu istikamette büyük bir başarı elde ettiğini ima ediyor. Kürt sorununun çözümü Türkiye açısından siyasetin normalleşmesi ve demokrasi üzerinden bir kapının açılmasına imkan verebilir.”
“Ali Bayramoğlu ile Bugünler”de bu hafta: “İktidar ve ana muhalefet arasında herhangi bir konuda siyasi farklı görüş beyan etme üzerinden giden yani tabiatıyla siyaset dediğimiz mekanizma üstünden giden bir tablo yok. Bir adli tiyatro şeklinde yaşananlar. Ana muhalefetin siyasi enerjini buralara hasrederek, gerçek siyasi alandan uzaklaşması amaçlanıyor."
Adli bilişim uzmanları Koray Peksayar ve Levent Mazılıgüney, Narin Davası'yla gündeme gelen HTS daraltılmış baz çalışması hakkındaki çalışmalarını Serbestiyet kanalında anlattı: "ABD, konum tespitinde 50 metrelik hata payını hedefliyor. Narin Davası'na raporu hazırlayan bilirkişiler, geriye dönük olarak yaptıkları çalışmada 'yalnızca 2 metrelik hata payı var' diyor."
“Ali Bayramoğlu ile Bugünler”de bu hafta: “Öcalan, Kürt varoluşunu ayağa kaldırdık ama Kürtleri özgürleştiremedik diyor. Kürtlerin devlet karşısında dönüştürücü bir güç olarak hareket ettikleri takdirde özgürlüğün gelebileceğini söylüyor. Öcalan anlaşılan hapishanede okuyan, dünyayı ve bölgeyi edebildiği kadar takip ediyor. Kürt hareketinin intibak etmesinin bir varoluş aracı olduğunu görmüş ve örgütünü bu istikamette yönlendiriyor. Başarılı olur, olmaz, bu ayrı bir mesele. Buradaki teorik önerileri akıllıdır, değildir, saçmadır, tutarlıdır, o da ayrı bir mesele. Ama burada çok önemli iki şey var. Silahla özgürleşememek bir veri. Demokratik toplum yoluyla ve ittifak ve entegrasyon yoluyla özgürleşmek ikinci veri.”
“Kısa sürede nükleer silah üretebilirler” diyerek İran’a saldırıları başlatan İsrail Başbakanı Netanyahu, 1995 yılından bu yana aynı söylemi tekrarlıyor. Netanyahu, eski Irak Başbakanı Saddam için de aynı suçlamaları yapmış, “Saddam'ın rejimini ortadan kaldırırsanız, bunun bölgede muazzam olumlu yankıları olacağını garanti ederim” demişti.
Ali Bayramoğlu ile Bugünler’de bu hafta: “Panorama anketinde ‘Kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?’ sorusuna en yüksek yanıt Atatürkçülük. Onu, milliyetçilik takip ediyor. Takip sorularına verilen yanıtlara bakınca; dün Atatürkçülük, laiklik vurgusuyla karşımıza çıkarken bu kez milli duygulara yakın, daha ortada bir tutumu tanımladığını görüyoruz. Milliyetçiliğe baktığımız zaman da benzer bir şey görüyoruz. Tanımlarda, ülkücülük, etnik vurgulardan kimliğine sahip çıkma ön plana çıkıyor. Bu biraz sivil bir milliyetçilik tanımı ve siyasi milliyetçilik bu sivil milliyetçilik karşısında bir miktar geriliyor.”
Reşat Çalışlar, İtalya’daki tartışmaları Serbestiyet kanalında anlattı: İtalya'da solcu muhalefet Genova Belediyesi'ni Giorgia Meloni'nin merkez sağcı ittifakının elinden alarak ciddi bir sıçrama yakaladı. Peki Genova'nın yeni belediye başkanının yönetmen eşi Fausto Brizzi'nin bu olaylardaki rolü ne? İtalya'da gelir düzeyinin yükselme nedeni nedir? 2007’den beri çözülemeyen kadın cinayeti neden yeniden gündeme geldi?
Avrupa’daki aktivistlerin başlattığı ve Türkiye’den de doktorların, sivil aktivistlerin katıldığı Global March To Gaza (Gazze’ye Küresel Yürüyüş) Tunus’tan harekete geçen kara konvoyu ve Akdeniz sularında ilerleyen Madleen ile koordineli olarak Mısır üzerinden Gazze’ye ulaşmayı hedefliyor. İsrail’in düzenlediği ablukayı kırmayı, açlık stratejisini kamuoyu baskısı ile geriletmeyi amaçlıyor. Küresel Gazze Yürüyüşü’nün yapısını rotasını ve takvimini Türkiye temsilcisi Dr. Hüseyin Durmaz ile konuştuk.
Gazeteci ve tarih araştırmacısı Murat Bardakçı, Habertürk’te Faruk Aksoy’un programına konuk oldu.
Bardakçı, tek parti dönemiyle ilgili şunları söyledi:
https://twitter.com/serbestiyetweb/status/1931677510661550583
"Tek parti döneminde hac ibadeti gayriresmi olarak...
Trump ile yakın zamanda danışmanlığından ayrılan Elon Musk birbirine girdi. Trump, "Elon Musk beni hayal kırıklığına uğrattı. Elektrikli araç zorunluluğunu kaldıracağımız için değişmiş olabilir. Musk, NASA’nın başına geçmesi için birini önerdi, Demokrat’tı, kabul etmedim” dedi. Musk, Trump’a cevaben şunları yazdı: “Büyük bombayı patlatmanın zamanı geldi: Trump, Epstein dosyalarındadır. Kamuya açıklamamalarının gerçek nedeni budur. İyi günler!”
Yunus Emre Erdölen, Musk-Trump savaşını yorumladı: “Bu sadece iki egolu erkeğin mücadelesi değil, Trumpçılar arasındaki Ulusalcı-Küreselci çekişmesinin en büyük cephesi. Bir diğer cephe de İsrail ve İran müzakereleri.”
Doğan Gürpınar, Türkiye’de liberalizmin serencamını incelediği yeni kitabı “Zincirli Hürriyet Diyarında”yı Serbestiyet kanalında Onur Erkan'a anlattı: “Fransız Devrimi’nden sonra ‘liberte’ kelimesi, ilk olarak ‘serbestiyet’ diye çevrildi. İnsanların ‘serbestiyet’ istemesi geleneksel bir düzende tehdit algılandı. Yıkıcı, nifak sokucu, fesat bir kavram olarak görüldü. Namık Kemal’ler muhtemelen bundan dolayı hürriyet kelimesini tercih ediyor. ‘Serbestiyet’in negatif algısı olmasa belki de o duygu yoğun kelime ‘serbestiyet’le karşılanacaktı.”
Siyaset bilimci ve yazar Mümtazer Türköne, “Cemaat”in de PKK gibi kendini feshetmesi tartışmaları ve barış sürecini Serbestiyet kanalında değerlendirdi: “’Cemaat’ kendini feshetmeli. Hiyerarşisi ve tepesinde emir komuta eden bir heyetin olduğu bir yapı her şeye açık hale geliyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin perspektifinden bakarsanız, böyle bir yapı yabancı servislerin operasyonlarına da açık bir malzeme oluşturur. (Barış süreci) İnfaz düzenlemesindeki yalpalama, sürecin nasıl yürüdüğüyle ilgili fotoğraf veriyor. Sürecin yürümesi için hukuka dönüş gerekli. İktidarın araçlarını kaybedecekleri için ayak diriyorlar.”
Yalım Eralp ile Dünya Dönüyor'da bu hafta: Soytarı Musk ayrıldı. O bir iyi gelişme. Trump'ın özel temsilcisi emlakçı Witkoff, Gazze için bir ateşkes anlaşması sundu. Hamas tadilat istedi. Çünkü daha önceki benzer bir ateşkesi devam ettirmeyip kesiverdi ve bombardımana başlamıştır.
"Sykes Picot eleştiren ABD Büyükelçisi gördük. ABD, Şam yönetimine destek verdikçe, yaptırımlar kalkıp, elektrik sorunu çözüldükçe, Şam-SDG anlaşması ilerliyor. SDG meselesi hal yoluna girdikçe Türkiye’deki çözüm süreci ivme kazanıyor… Hala PKK’nın silah bırakmadığına inananlar, müttefiki MLKP’nin PKK’yı eleştiren açıklamasına bakabilir… PJAK, İsveç merkezli kanala konuştu, PKK sitelerinde haber bile olamadı. Bese Hozat, 'Öcalan, İsrail’in değil Türkiye’nin tarafını seçti' dedi… Muhalifler, DEM Parti’yi muhalefete ihanetle suçladıkça Kürtleri kaybediyor… ‘İmamoğlu hapisteyken gündem süreç olamaz’ diyenler, süreç başladığında Demirtaş’ın 8 yıldır hapiste olduğunu unutuyor… Anayasa tartışması açıldıkça AK Parti ve CHP ideolojik bir yüzleşme yaşamak zorunda kalacak."
Yalım Eralp: “Gelelim Trump’ın Ortadoğu seferine… Savaş uçakları dahil milyarlarca dolar askeri malzeme sattı. Benim hayret ettiğim, Arap ülkeleri bu kadar para sarf ederken akıllarına Gazze'de ateşkesi şart koşmak gelmedi mi? Öyle görülüyor ki İsrail, ABD baskısıyla harbi sonlandıracak, Gazze’ye gıda yardımına izin verecek. Avrupa Birliği ülkeleri İsrail’le ilgili beyanatlar veriyor. İçlerinden bir İspanya cesur çıktı ve Gazze’de olanlar soykırımdır dedi. Diğer ülkeler yalnızca bağırıyor, çağırıyor. AB bu konuda çok geri kaldı.”
Yoldaki İşaretler’in bu bölümde konuğu sosyolog Müfid Yüksel oldu. Milliyetçilikle İslamcılığın arasındaki yer yer gerilimli, yer yer de dirsek temasına ve hatta ittifaklara dönüşen irtibatı değerlendiren Müfit Yüksel, Kürt Meselesine de değindi. Erbakan’ın arkasındaki organik Kürt desteğini ve elindeki Kürt kartını göremediğini söyleyen Yüksel, ilk Çözüm Sürecindeki hatanın PKK’nın tek muhatap olarak kabul edilmesi olduğunu vurguladı.
Ali Bayramoğlu ile Bugünler’de bu hafta: “Lozan Anlaşması’yla birlikte, Kürtler, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından Irak, Suriye ve Türkiye olmak üzere üç ulus devlet arasında bölündüler ve kendilerine ait bir devlet kurma imkânı elde edemediler. Kürt siyasi belleğinde Lozan bir bölünme anıdır, iyi anılmaz. Dolayısıyla biz Lozan Anlaşması’nı nasıl kutsuyorsak, bir Kürt milliyetçisinin de Lozan’a bakışının bu çerçevede şekillendiğini bilmek gerekir. Ancak Kürtlterin Lozan öncesine geri dönme talebi de yok. Lozan sınırlarını “ortak vatan” olarak tanımlıyorlar bugün. Esas olan silahtan siyasete geçilmesidir.
İspanyol parlamentosunda Gazze’ye rağmen İsrail ile ticari bağlarını sürdürmekle suçlanan İspanya Başbakanı Pedro Sacnhez: “Soykırımcı bir devletle iş yapmayız”
“Son 50 yılın en büyük haberi geldi, PKK kendini fesh etti ama hala olan değil, olma ihtimali olanlar, evhamlar konuşuluyor. Türkiye’deki çözüm sürecine Suudi Arabistan’dan 150 milyar dolarlık destek geldi. MBS parayı bastı ve Trump’a Suriye yaptırımlarını kaldırttı, Şam güçlendi, SDG’nin Şam’la entegrasyon artacak. Silahlı olarak Lozan’ı yıkamayan PKK, silahsız olarak mı yıkacak? Kongre bildirisinde PKK “Yaşasın tam bağımsız Türkiye” bile dedi. Kürtler, Sevr’i reddedip İstiklal Harbi’ne destek vermişti. Lozan, Kürtleri üç ülke arasında böldü. KCK yöneticileri, PKK kongresinde delegeydi. Bu, Erdoğan-Bahçeli-Öcalan arasında bir pazarlık, bize ne diyenler son 50 yılı başka bir ülkede yaşamış olmalı."
Yalım Eralp ile Dünya Dönüyor’da bu hafta: Anlaşılan, Trump’ın Netanyahu’ya güveni biraz azalmış vaziyette. Nitekim Amerikalılar, Hamas’la doğrudan görüşmelere başladılar. Görüşüyorlar. Biraz da ilerleme olduğu anlaşılıyor; hem Amerikan tarafından, hem de Hamas tarafından. Bu arada, Hamas, tarafsız bir Filistin hükümetine uyacağını söyledi. Yine bu arada, başka bir söylenti daha var: Orta Doğu gezisinde Trump’ın Filistin devletini tanıyacağı söyleniyor. Böyle bir şey olursa, bu Netanyahu için çok büyük bir darbe olur.