Ana SayfaGÜNÜN YAZILARIİsrail saldırganlığına Alman freni

İsrail saldırganlığına Alman freni

Alman Solu, başından beri İsrail’in uyguladığı saldırganlığa karşı olduğu için, Şansölye Merz’in çıkışını olumlu karşılıyor. Asıl gürültü, ana akım Alman medyasında kopuyor. Merz’i karalayan çok fazla manşet ve köşe yazısı var. Örneğin ünlü Alman gazetesi Die Welt, sert tutumuyla dikkat çekiyor. İsrail’e açıktan destek veren Die Welt, son manşetlerinde Merz’i “yalnız kalmış bir adam” olarak tanımlıyor. Hatta Merz’i Almanların değil Müslümanların çıkarlarını öncelemekle suçluyor.

“Gazze’yi toptan sileceğim” diyen İsrail’e sert bir tepki de Almanya’dan geldi. Başbakan Friedrich Merz, İsrail’e silah desteğini sınırlandıracağını, saldırı amaçlı silah vermeyeceğini açıkladı. İkinci Dünya Savaşı’ndaki Alman günahlarının bedeli olarak İsrail’in her türlü saldırganlığına destek veren Almanya ilginç bir şekilde tavır değiştiriyor. Üstelik bu “açılım”ı sağcı Başbakan yapıyor. Yani Şansölye Merz… Alman sağı uzun zamandan beri ilk kez kendi geleneklerini aşan bir tavır geliştiriyor. Almanya’nın pozisyonu İsrail konusunda bütün Avrupa’yı etkileyebilecek ölçüde önemli. İngiltere ve Fransa’da da bu konuda kısmen bir tavır değişimi söz konusu. Ama Merz’in aldığı tavır, İngiltere ve Fransa’dan daha etkileyici ve şaşırtıcı.

Bu gelişme, İsrail’in bölgedeki egemenliğini sarsıcı sonuçlar doğurabilir. Alman Solu, başından beri İsrail’in uyguladığı saldırganlığa karşı olduğu için, Şansölye Merz’in çıkışını olumlu karşılıyor. Asıl gürültü, ana akım Alman medyasında kopuyor. Merz’i karalayan çok fazla manşet ve köşe yazısı var. Örneğin ünlü Alman gazetesi Die Welt, sert tutumuyla dikkat çekiyor. İsrail’e açıktan destek veren Die Welt, son manşetlerinde Merz’i “yalnız kalmış bir adam” olarak tanımlıyor. Hatta Merz’i Almanların değil Müslümanların çıkarlarını öncelemekle suçluyor. Başka gazetelerde ise Merz’in bu konudan çok Almanya’nın iç meselelerinden, özellikle ekonomiden ötürü hedef alındığını görmek mümkün… Welt Gazetesi’ndeki köşe yazılarında, Merz’e dair ciddi bir hayal kırıklığı hissediliyor. Welt, Merz’ten önceki sosyal demokrat Başbakan Olaf Scholz’dan da birçok nedenle rahatsızdı. Ancak Merz de onların kafasındaki siyasi kalıplara uymadı, beklentilerini karşılamadı.

Friedrich Merz, bir koalisyon hükümetinin başbakanı. Alman Sosyal Demokrat Partisi’yle (SDP) koalisyon içinde olan Merz’e, İsrail konusunda, koalisyondaki sol ortaktan tam destek var. İtirazsa, Merz’in kendi partisinin yani ‘Hıristiyan Birlik’in (CDU-CSU) Bavyera kolu olan CSU’dan geliyor. CSU lideri Söder, İsrail konusunda Merz’e zıt bir tutumda. İngiltere, Fransa ve ardından Almanya yani Avrupa’nın üç temel ülkesi… Dördüncü olarak bunlara İspanya da eklenebilir… Bu ülkelerdeki değişim, İsrail’i durdurmaya yeter mi? ABD, tek başına dünyaya meydan okuyan vahşeti ayakta tutmaya devam edebilir mi? Almanya bu meselede gerçekten de kilit rol oynayabilir.

Öte yandan, ABD’nin kültürel geçmişinden gelen demokratik ve eleştirel birikimi de dikkate almak gerek. Yani ABD de şu anki Trump yönetiminden ibaret bir ülke değil. Ki bu yılın yaz aylarında ABD’deki eleştirel tepkiler güç kazanmış durumda. ABD’den yükselen eleştirel seslerin önemli bir kısmını da Amerikan Yahudileri oluşturuyor. Son olarak, geçen hafta, New York’taki Trump Oteli’nin önünde Gazze savaşına karşı düzenlenen protestoda 40’tan fazla kişi tutuklandı.

Böyle giderse Almanya batı dünyasının başka ülkelerini de peşinden sürükleyerek bir dalga yaratabilir.

- Advertisment -