Kuşadası Belediyesi’nin 28-30 Temmuz tarihlerinde düzenlediği sokak festivalinde yöresel lezzetler kapsamında misafirlere salyangoz ikram edildi. Şef Zeynep Tankaş’ın salyangoz yemeği yaparken çekilen videosu sosyal medyada yayıldıkça çok fazla tepki aldı. Birçok sosyal medya kullanıcısı yemeği “iğrenç”, “mide bulandırıcı” bulurken, kimileri de salyangozun haram olduğunu, belediyenin Müslüman mahallesinde salyangoz sattığını söyledi. Takvim Gazetesi videoyu “Festivalde Mide Bulandıran Görüntüler” başlığıyla paylaşırken, Yeni Şafak Kuşadası Belediyesi’nin CHP’li olmasına vurgu yaptı.
https://www.ensonhaber.com/medya/soke-eden-goruntuler-kusadasinda-salyangoz-satildi-cini-aratmadi
Salyangoz yemeğine verilen tepkilere Giritliler tepkili.
Giritliler Kültür Dostluk ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Yunus Çengel açıklama yaptı. Kuşadası Haber’e yaptığı açıklamada Çengel “Salyangoz Yahnisi“ üzerinden yapılan ayrıştırıcı haberleri hakaret olarak kabul ettiklerini söyledi:
“Türkiye kültürel renkleri ile dünyada eşi benzeri olmayan bir ülke. Böylesine kültürel ve tarihsel zenginliğe sahip bir ülkede bu tarz haberler yapmak öncelikle insanlık suçudur. Bu haberleri yapanların TCK 216 / 1 maddesi uyarınca halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçu işledikleri de aşikardır. Adli mercilerimizi bu konuda göreve davet ediyoruz. Toplumu ayrıştıran bu tür haberler, yaptığının karşılığını almak zorundadır.”
Peki, Kuşadası Sokak Festivali’nde salyangoz yemeğini yapan Şef Zeynep Kırıtak Tankaş tepkilere ne diyor?
Kuşadası Sokak Festivali’nde yaptığınız salyangoz yemeği çok fazla tepki aldı. Siz konuyla ilgili neler söylemek istersiniz?
Bizler Kuşadası Aşçılar Derneği olarak İzmir’in ve hatta Türkiye’nin çeşitli yerlerinde zaman zaman yöresel yemekler yapıyoruz. Belediyeler festival düzenleyecekleri zaman il veya ilçelerde anket yaparlar. Halk Girit, Arnavut, göçmen mutfağı gibi mutfaklardan hangi yemeğin yapımını görmek, hangi yemeği tatmak isterse ankete ona göre oy verir. Bu yıl da Kuşadası Belediyesi’nin anketinde şevketi bostan, ege ot kavurması ve salyangoz yemekleri en çok oy alanlardı. Şevketi bostanın mevsimi değil diye yapmadık. Diğer ikisini yaptık. Salyangoz yemeği domates, biber ve soğanlı bir güveç şeklindeydi. Videolarda 30 kilo yaptığımız söylenmiş ama 50 kilo yaptık ve hepsi 10 dakika içerisinde bitti. Çok fazla talep vardı. Hatta seneye 100 kilodan yapmayı düşünüyoruz.
Bize biraz salyangoz yemeğinin tarihinden ve yapılışından bahseder misiniz?
Ben Giritli’yim. Anne ve baba tarafım yani tüm ailem Girit’ten gelmiş mübadele zamanında gemilerle. Giritliler genelde Konya, Çanakkale, Balıkesir, Bursa gibi şehirlere yerleşmişler. Benim ailem de İzmir Şirince’ye yerleşmişler. Ben yemek yapmayı ailemden öğrendim, alaylıyım yani. 65 yaşındayım, salyangoz yemeğini de 100 yaşındayken vefat eden babaannemden öğrenmiştim. Dolayısıyla mübadele öncesinde de Girit’te yapılan bir yemekti bu. Hala da bizim en özel misafire çıkardığımız yöresel yemeğimizdir. Giritliler bu yemeğe hohlus derler.
İnsanlar bu salyangozları sokaktan topladığımızı sanıyorlar. Biz sadece 1 Haziran – 15 Ağustos tarihleri arasında doğadan topladıklarımızı yiyoruz. Ağustos’un 16’sında salyangozlara elimizi bile sürmeyiz. Çünkü o günden itibaren ağaçların yosunlu kısımlarına, sulu bitkilere larva bırakırlar ve ölürler. O bıraktıkları larvalar bir dahaki Haziran ayına kadar bitkilerin özüyle büyür. Ağızlarında deri şeklinde bir mühür olur ve normalde onu açamazsınız. Bu sebeple bir buçuk saat civarında haşlanırlar ilk önce. Dolayısıyla çok da temiz bir yemektir. Çok faydalıdır. Zaten salyangoz dünyada kozmetik ürünlerinin en pahalılarının içeriğinde vardır. Egzamaya, mantara, hemoroide iyi gelir. Tadını gerçekten etten, ciğerden ayırt edemezsiniz.
Peki salyangoz haram mı?
Biz bu konuyu çok araştırdık. Ben hatta en son toplantıda “Açalım Kuran-ı Kerim’i, gerçekten haram diyorsa ben her cezaya razıyım” dedim. Böyle bir şey söz konusu değil. Kuran’ı açıp baksanız böyle bir şeyin olmadığını görebilirsiniz. Nereden çıkardıklarını anlamıyorum. Bu biraz geri kafalı insanların bakış açısı.
Ben kendi kültürümü ve Girit yemeklerini çok seviyorum, yaşatmaya çalışıyorum. 25 yıldır bu mesleğin içindeyim. Tabi ki yemek istemeyenler oluyor, onlara da saygı duyarım fakat insanlar çok acımasız ve cahilce eleştirilerde bulunuyorlar. Ben bu eleştirileri dikkate almıyorum. Kültürümüzü yaşatmaya devam edeceğim.